Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/87 E. 2023/502 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/87 Esas
KARAR NO : 2023/502

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 17/01/ 2018
KARAR TARİHİ : 25/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili 17/01/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle : “….Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/02/2015 tarihinde …’in sevk ve idare ettiği kendi adına kayıtlı … plakalı aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucu dava dışı …’ın malul kaldığını, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın kaza tarihini kapsar trafik sigortasının bulunmamasından bahisle, …’ın maluliyet tazminatı talebi ile ilgili müvekkili nezdinde açılan … sayılı hasar dosyasına iletilen evraklar çerçevesinde aktüeryal hesaplama yaptırıldığını, 04/03/2016 tarihinde …’a 63.732,00 TL maluliyet tazminatının müvekkili kurum tarafından ödendiğini, müvekkili sigorta şirketi tarafından …’a ödenmiş olan maluliyet tazminatının rücusu için sorumlu … hakkında icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe … tarafından itiraz edildiğini, itiraz üzerine dosyanın tramer kayıtları incelendiğinde … Sigorta A.Ş tarafından tanzim edilmiş olan … numaralı poliçe ile 16/12/2014-16/12/2015 tarihleri kapsar şekilde trafik sigortasının olduğunun tespit edildiğini, tramer kayıtlarında da görüleceği üzere bahse konu poliçede yapılan satıştan ötürü 04/02/2015 tarihinde itibaren ek başlangıç tarihi öngörüldüğünü ve poliçenin 04/02/2015 tarihinde satıştan dolayı feshedildiğini, Karayolları Trafik Kanunu’nun 94. maddesi uyarınca dava dışı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen poliçenin geçerliliğinin 15 gün daha devam ettiğini ve 06/02/2015 tarihinde gerçekleşen kazada geçerli poliçenin olduğunu, bu nedenle müvekkili tarafından dava dışı …’a yapılan ödeme ile davalının sebepsiz olarak zenginleştiğini, davalıya davadan önce yapılan başvurunun reddedildiğini beyanla 63.732,00 TL’nin sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini….” talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “…Dava dilekçesinde bahsi geçen 06/02/2015 tarihli kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili şirkete 16/12/2014-04/02/2015 tarihleri arasında geçreli olmak üzere … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, dosyada öncelikle kusur tespiti yapılması ve kusur tespitinin yapılabilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi, davacının trafik kazası sebebi ile meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının ve varsa oranının belirlenmesi ve bu amaçla davacının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine veya üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümlerine sevkine karar verilmesi gerektiğini beyanla davanın reddine, aksi halde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini…” talep etmiştir.
DELİLLER:
01/11/2022 tarihli ATK maluliyet raporu, davaya konu 131858 nolu hasar dosyası, … CBS’nin … Sorusturma Dosyası, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi evrakları, Tramer’den gelen poliçe sureti, adli muayene raporu, 18/07/2022 tarihli bilirkişi raporu, Türkiye Noterler Birliği’nden gelen araç sicil kaydı, … SGK’dan gelen cevabi yazı, 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava; yaralamalı trafik kazası nedeniyle … Hesabı tarafından ödenen maddi tazminat bedelinin sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak davalıdan tahsiline ilişkindir.
Mahkememizin 2018/59 Esas 2019/510 karar sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2019/3393 Esas 2022/2210 karar sayılı kararında “…Somut olayda satış nedeniyle kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS poliçesinin 04/02/2015 tarihinde feshedildiği, kazanın 06/02/2015 tarihinde meydana gelmiş olması nedeniyle Trafik Sigortası Genel Şartları C4 maddesi kapsamında fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar yeni işleten için geçerli olacağına ve işleten değişikliği nedeniyle poliçenin feshi hakkı doğmasının zarar gören 3. kişilere karşı ileri sürülememesine göre davacı … Hesabı’nın olay nedeniyle zarar görene yaptığı ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında davalıdan talep hakkı bulunduğu gözetilmeksizin davanın illiyet bağı olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmesi doğru olmamıştır…” gerekçesi ile mahkememiz kararı kaldırılarak dosya yargılama yapılmak üzere mahkememize gönderilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı sonrasında 11/05/2022 tarihli duruşma ara kararı gereğince dosya maluliyet raporu için ATK’ya tevdi edilmiş olup; 28/11/2022 tarihli ATK maluliyet raporunda özetle; “…. oğlu 10/09/1970 doğumlu, …’ın 06/02/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII (6a……….25) A, %29×1/2=%14.5 E cetveline göre %16.0 (yüzdeonaltınoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği ….” yönünde görüş bildirmiştir.
Dosya kusur raporu tanzimi için bilirkişisine tevdi edilmiş olup, bilirkişi heyeti 18/07/2022 tarihli raporunda özetle; “…. Sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile normal seyri sırasında olay mahalli sert viraj mahalline geldiğinde, seyir istikametine göre karşı sağa dönüş yapmak amacı ile geniş acı ile dönüş yapmak isteyen kamyonet sürüci la yönelmiş vaziyette erit ihlalinde bulunarak gelen ve önünü kapatan kamyonet sü in gelip idaresindeki motosiklettin ön tarafına çarptığı olayda mevcut şartlarda olayı önlemek bakımından alabileceği bir önlem ve tedbir bulunmadığından dolayı olayda atfı kabil kusuru yoktur. Sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, mevcut sürati ile olay mahalli kavşak mahallindeki sert viraj yaklaştığı, sağa dönüş yapmak amacı ile seyrini dar acı ile yapmayıp sola yönelerek geniş açı ile sağa dönüşe geçtiği, karşı yön yol bölümüne geçerek sola yönelmiş vaziyette şerit ihlalindi bulunduğu, normal kendi seyir şeridi içerisinde seyrini sürdüren motosiklet sürücüsünün önünü kapatarak çarptığı, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareket ettiği, 2918 Sayılı K.T.K.unun sürücüler için asli kusurlu hallerin belirtildiği 84 maddesinin kod 7 (şeride tecavüz) kuralını ihlal ettiğinden olayda asil derecede kusurludur. Yukarıda açıkladığım gerekçe ve tespitler doğrultusunda; olay mahallinde tanzim edilen kaza tespit tutanağı olay anlatımındaki kusur dağılımının olayın oluşumuna uygun düştüğü isabetli olduğu kanaatine varılmıştır. Açıklanan hususlar doğrultusunda; Kusur durumu değerlendirilmesi neticesinde; A)… plakalı motosiklet sürücüsü …’nin motosiklette yolcu olarak bulunan dava dışı mağdur …’ın yaralanması ile neticelen dava konusu trafik kazasında kusursuz olduğu, B) … plakalı kamyonet sürücüsü …’in dava dışı mağdur …’ın yaralanması ile neticelen dava konusu trafik kazasında % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir….” yönünde görüş bildirmiştir.
Mahkememizin 15/02/2023 tarihli duruşma ara kararı gereğince dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiş olup; bilirkişi 06/03/2023 tarihli raporunda özetle; “….; 06.02.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacı tarafından kazada yaralanan …’a yapılan ödeme nedeniyle; a) Davalı tarafından yapılan ödemenin kazalının ödeme tarihindeki verilere göre belirlenen 121.359,98 TL.lık gerçek zararının altında kalması ve kaza tarihinde geçerli olan zorunlu trafik poliçesindeki 290.000,00 TL.lık limitin içinde olması nedeniyle, davacının ödediği tutarın tamamını talep edebileceği, buna göre de; Davacının rücuan talep edilebilir alacak tutarının : 63.732,00 TL olacağı, b) Davalı bakımından temerrüdün 04.03.2016 ödeme tarihinde gerçekleşmiş olacağı, c)… plakalı aracın kullanım şeklinin ticari olduğuna dair dosyada bir kayda rastlanılmadığından avans faizi talebine ilişkin takdirin mahkemeye ait olduğu…” yönünde görüş bildirmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 06.02.2015 tarihinde dava dışı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın dava dışı …’a çarpması sonucu gerçekleşen kazada …’ın malul kaldığı, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın kaza tarihini kapsar trafik sigortasının bulunmamasından bahisle, …’ın maluliyet tazminatı talebi ile … Hesabı’na başvuruda bulunması üzerine … Hesabı nezdinde açılan … sayılı hasar dosyası kapsamında …’a 63.732,00 TL maluliyet tazminatının ödendiği, kazaya sebebiyet verine … plakalı aracın davalı şirket nezdindeki ZMMS poliçesinin 04/02/2015 tarihinde feshedildiği, kazanın ise 06/02/2015 tarihinde meydana gelmiş olması nedeniyle Trafik Sigortası Genel Şartları C4 maddesi kapsamında … Sigorta A.Ş. tarafından tanzim edilmiş olan … numaral poliçenin 06.02.2015 tarihinde gerçekleşen kazada geçerliliğini koruduğu, mahkememizce alınan kusura raporuna göre kazanın meydana gelmesinde … plaka sayılı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, kaza nedeniyle dava dışı …’ın %16 oranında malul kaldığı ve kaza nedeniyle dava dışı …’ın maluliyet oranı ve kusur durumuna göre talep edebileceği tazminat tutarının 121.359,98 TL olduğu, davacı tarafça …’a yapılan 63.732,00 TL’lik tutarın bu miktarın altında kaldığı ve tamamının rücuen davalıdan talep edilebileceği anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜ ile 63.732,00 TL’nin ödeme tarihi olan 04/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 4.353,53 TL harçtan peşin alınan 1.088,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.265,14 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 17.900,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.074,27 TL yargılama gideri( bilirkişi ücreti, posta ve tebligat gideri) 1.810,00 TL ATK fatura gideri ile 1.088,39 TL Peşin olarak ödenen harç olmak üzere toplam 5.972,66 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/10/2023

Katip
E-imza

Hakim
E-imza