Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/777 E. 2022/998 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/777 Esas
KARAR NO : 2022/998

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2021
KARAR TARİHİ : 30/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle :
“….müvekkilinin …Şubesinin 17.10.2018 tarihli … seri numaralı 300.000,00 TL bedelli çek aslının ellerinde olduğunu, Konkordato davasına müdahil olduklarını, ihtarda bulunduklarını, gerekçeli kararda 3 yerde isimlerinin geçtiğini, komiserlikçe kendilerine her hangi bir bildirim yapılmadığını, çek aslının ellerinde olmasına rağmen, çekle ilgili bir başkasına ödeme yapılmasının hem alacaklı müvekkili hem de ileride mükerrer ödeme yapacak olan Borçluyu mağdur edeceğini, davanın kabulü ile … Şubesinin 17.10.2018 tarihli … seri numaralı 300.000,00 TL bedelli çek yönünden müvekkilin alacaklı olduğunun tespiti ile çeke dair konkordato ödemelerinin müvekkile yapılmasına karar verilmesini, ayrıca dava sonuçlanana kadar ödemelerin taraflarına yapılmasını, talebin kabul edilmemesi halinde ise Mahkeme veznesine yatırılarak bekletilmesine karar verilmesini…” dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Cevap dilekçesi özetle şöyledir;
“…Dava dilekçesinin ve delil listesinin HMK nın emredici hükümlerine uygun olmadığı, HMK nın 25 maddesinde aynen “İki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakaları kendiliğinden dikkate alınamayacağı, onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamayacağının belirtildiği. Davacının dava dilekçesi ve delil listesinin Hmk nın emredici hükümlerine aykırı olduğundan usul yönünden davanın reddi gerektiği, Arabulucu başvuru şartı gerçekleşmeden açılan iş bu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerektiği, davacı tarafından İİK MD 229 gereğince süresi içerisinde alacak kaydının yapılmamış olduğu, Hak düşürücü süre dikkate alınmadığı, Müvekkilinin konkordato tasdik kararı ve ödeme projesi ile yükümlü olduğu nedenleri ile iş bu haksız davanın reddini…” talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, İİK 308/b maddesi uyarınca çekişmeli alacağın konkordato kapsamına dahil edilmesine ilişkindir.
Davacı alacağının konkordato projesine kaydedilmediği, bu nedenle borçlu tarafından itiraza uğramadığı; ancak dava konusu çek bedelinin, çekin lehdarı olan dava dışı … Şirketi’nin konkordato kapsamında yapılandırılan toplam 1.667.904,00-TL alacağının içerisinde yer aldığı bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
Şu halde eldeki dava, İİK’nun 308/b maddesine dayalı açılmış bir dava değildir. Konkordato yargılamasında dava konusu çek bedeli dava dışı lehdar alacağı olarak kabul edilmiş ve toplam alacak içinde bu bedelin de taksitler halinde dava dışı lehdara ödenmesine karar verilmiştir. Eldeki dava, dava konusu çekin yetkili hamilinin dava dışı şirket değil, davacı olduğunun tespiti ve konkordato projesi ile dava dışı lehdar şirkete ödenmesine karar verilen çek bedelinin davacıya ödenmesi talebidir.
Yapılan açıklamalar çerçevesinde; mahkemece uyuşmazlığın vasıflandırılmasında yanılgıya düşülmüş olup davanın İİK’nun 308/b maddesinde öngörülen bir aylık süre içerisinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmesi yerinde olmamış, davacı yanın istinaf başvurusu bu nedenle yerinde görülmüştür.
22/11/2022 tarihli komiser heyeti raporunda özetle “…Davanın davacısı …, …Şubesinin 17/10/2018 keşide tarihli, … numaralı çekinin ciro yoluyla kendisine ulaştığını ortaya koyduğundan alacaklılar listesine dahil edilmiştir. Komiser Heyetimizce hazırlanan 04/07/2022 tarihli gerekçeli raporun 15 ve 23. sayfaları ile Mustafa Yokuş vekilinin 21/09/2022 tarihli dilekçesi incelendiğinde, bu hususun ihtilafsız hale geldiği kolaylıkla anlaşılabilecektir…” dair görüş sunmuştur.
Görüldüğü üzere, davacının talebi doğrultusunda komiser heyeti tarafından dava konusu çek alacaklılar listesine dahil edilmiştir. Davanın devam ettirilmesinde hukuki yarar kalmamış olup davacının talebi gerçekleştiğinden dava konusuz kalmıştır. Bununla birlikte, davanın açılmasına davalı tarafından sebebiyet verildiğinden davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 5.123,25-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.042,55-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Yargılama gideri 80,70 TL harç, 1.171,50-TL (posta/tebligat/bilirkişi) olmak üzere toplam 1.252,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır