Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/715 E. 2023/575 K. 14.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/715 Esas
KARAR NO : 2023/575

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 12/10/2022
KARAR TARİHİ : 14/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir :
“Davalı yan tarafımızca başlatılan takipte, müvekkil şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan etmiş ve takibi durdurmuştur. Bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğu 06.06.2022 tarihli borca itiraz dilekçesi ile açıktır. Davalı yana ait ticari vasıflı …,…, …ve dilekçe ekinde sunmuş olduğumuz ihlalli geçiş listesinde yer alan, davalıya ait diğer araçlar ile …’dan ekte sunmuş olduğumuz ihlalli geçiş listesinden de görüleceği üzere birden fazla kez ihlalli geçiş yapmak sureti ile ceza uygulanmış, ne var ki tarafımızca …,…, … ve dilekçe ekinde sunmuş olduğumuz ihlalli geçiş listesinde yer alan, davalıya ait diğer ticari vasıflı araclara uygulanan ihlalli geçiş ceza bedeli davalı yanca tarafımıza ödenmemiştir. Müvekkil şirket, 3996 sayılı “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun” ve 2011/1807 (eski …) sayılı “3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun Uygulama Usul ve Esaslarına İlişkin” Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde özel yetkili bir anonim şirket olarak kurulmuş olup, “ … modeli ile yapımı ve işletilmesini, Karayolları Genel Müdürlüğü ile imzalamış olduğu Uygulama Sözleşmesi çerçevesinde üstlenmiş bulunmaktadır.
Öncelikle, şikayete konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tanımlanması gerekmektedir. İhlalli geçiş; müvekkil şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması anlamına gelmektedir. Yasa gereği ihlalli geçiş vakıası ödemesiz geçiş anında tamamlanır ve ihlalli geçiş cezası ödemesiz geçiş anında kesinleşir. Ancak yasada öngörülen 15 günlük yasal süresi içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde ihlalli geçiş cezası yine yasa hükmü gereği kendiliğinden terkin olur. Müvekkil şirketin, ortakları yine özel hukuk hükümlerine tabi ticaret şirketleri olan, özel hukuk hükümlerine göre kurulmuş bir anonim şirket olması ve ayrıca ilgili mevzuatta böyle bir şartın aranmaması nedeniyle resmi tebligat yapma ve bu tebligat ile karşı tarafı temerrüde düşürme yetkisini haiz değildir. Müvekkil Şirket bir kamu kurumu olmadığı için 6001 sayılı Kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin, geçiş tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde ödenmemesi halinde 1 (bir) katı, 45 (kırk beş) gün içerisinde ödenmemesi halinde ise 4 (dört) katı tutarındaki ceza 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) olmayıp Borçlar Kanunu tahtında özel alacak statüsündedir ve genel hükümlere göre araç sahibinden tahsil edileceği açıkça 6001 sayılı Kanunda düzenlenmiştir. Bu nedenle, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) kararının ilgili kişiye resmi tebligat ile tebliğ edilme zorunluluğunun özel şirketler tarafından işletilen otoyollarda gerçekleştirilen ihlalli geçişlerin tahsili sürecine de uygulanması gerektiğinin iddia edilmesi hukuka aykırıdır. Nitekim müvekkil şirketin bildirim yükümlülüğünün bulunmadığı hususu aşağıda yer verdiğimiz T.C. İstanbul BAM 17 H.D.’nin 2017/2867 E. 2020/955 K. Sayılı kararında belirtildiği şekilde “Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.” ifadesi ile de sabittir. Gerek geçiş anında gerekse geçiş tarihinden itibaren 15 (onbeş) günlük süre boyunca OGS veya HGS etiketine bakiye yüklenmesi veya bakiye bulunması müvekkil şirket tarafından işletilen Otoyol’dan gerçekleştirilen ihlalli geçişlerin bedellerinin ödenmiş olduğu anlamına gelmemektedir. Bir geçiş ücretinin tahsil edilebilmesi için, geçiş tarihinden itibaren 15 günlük cezasız dönemde müvekkil şirket tarafından geçiş yapan aracın OGS/HGS etiketine yapılan sorgu sonucunda OGS bankalarından/PTT’den olumlu provizyon alınması ve geçiş ücretlerinin müvekkil şirket hesaplarına aktarılması gerekmektedir. Kaldı ki söz konusu sistemler müvekkil şirkete ait olmadığı için müvekkil şirketin hiçbir şekilde araç sahibinin OGS/HGS hesap bilgilerine erişimi bulunmamaktadır. Müvekkil şirketin geçiş ücretinin tahsiline yönelik sorumluluğu, OGS bankalarına/PTT’ye geçiş anında geçişi gerçekleştiren araç üzerinde tespit edebildiği etiket bilgileri vasıtasıyla sorgu göndermekle sınırlı olup söz konusu yükümlülüğünü yerine getirmiştir. Bu doğrultuda geçiş tarihini müteakip davalıya ait OGS/HGS hesabına gönderilen başarılı sorgulara ilişkin kayıtları Sayın Mahkeme dikkatine sunmaktayız. Bu kapsamda 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu uyarınca, ihlalli geçişe ilişkin alacaklar götürülecek borç niteliğini haiz olup geçiş ücretlerinin başka bir ifade ile müvekkil şirketten alınan hizmetin karşılığının süresinde ödenip ödenmediğinin takibinden tek başına araç sahibi sorumludur.
9) Müvekkil şirket geçiş tarihi itibari ile araç sahiplerine geçiş ücretini ödeyebilmeleri için bir çok ödeme kanalı sunmaktadır. Araç sahipleri geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde araç plakası üzerinden müvekkile şirkete ve KGM’ye ait internet sitesi ve gerçek kişiler açısından e-devlet (Otoyol, Köprü ve Tünel Geçiş, İhlalli Geçiş ve Borç Sorgulama) üzerinden sorgu yaparak geçiş ücretini ceza tahakkuk etmeden ödeyebilmekte, geçiş ücreti herhangi bir nedenle tahsil edilemedi ise bunu tespit edebilmektedir. Araç sahipleri, temin edilen araç sahiplik bilgilerine istinaden plakaya ilave olarak aynı şekilde T.C. Kimlik numarası ve Vergi Numarası üzerinden de sorgulama ve ödeme yapılabilmektedir. Araç sahiplerinin bu kapsamda geçiş ücretinin müvekkil şirketten kaynaklanan nedenlerle ödenememesi iddiası tamamen haksız ve dayanaktan yoksundur…”
CEVAP:
Davalıya, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce … 27.İcra Dairesinin … takip sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklısı … Şirketi tarafından, borçlu …Şirketi aleyhine toplam 5.325,00TL’nin icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %.15,75 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK.m.67 hükmü uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
11/06/2023 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“Davacı şirketçe, ihlalli geçiş tarihieri itibariyle davalı şirkete ait …, …, … plakalı araçların, rapor Ek-i içeriğinde ayrıntısına yer verilen …gişelerinden İHLALLİ GEÇİŞLERİ nedeniyle davalı şirket adına itiraza konu takip başlatılmıştır….Noterler Birliği’nin 23.10.2022 tarihli yazı içeriğinden; …, …, … plakalı araçların ihlalli geçiş tarihleri itibariyle davalı … Tic.Ltd.Şti. adına tescilli oldukları anlaşılmaktadır. … çıkış gişeleri bariyerlidir. İHLALLİ GEÇİŞ BİLDİRİM FORMU araç sürücüsüne teslim edilemeden bariyer açılmayacaktır. Bu nedenle olay günü itibariyle araç sürücüsüne İhlalli geçiş bildiriminin yapılmış olduğuna kanaat getirilmiştir. Diğer gişeler bariyersiz sistem ile HGS/OGS hesapları üzerinden tahsilatların yapılmakta olduğu, geçişler esnasında HGS/OGS cihaz ve etiketlerinin takılı ve hesaplarda yeter bakiye bulunması gerekecektir. Davalı tarafça bu hususta (yefer bakiye üzerinden ödemenin yapıldığı) belge sunulmamıştır. Davalı tarafça araçlarına tanımlı OGS/HGS kaydı sunulmamıştır. İhialli geçişlere esas gişelerdeki HGS/OGS tahsilatı hususunda davacı tarafa herhangi bir kanuni yükümlülük, yasal düzenleme ve protoko! ile sorumluluk yüklenmemiştir. HGS/OGS protokolleri araç sahibi ile banka veya PTT arasında yapılmaktadır. Yukarıda “Değerlendirmeler” bölümünde yapıları tespitler doğrultusunda, her ne kadar icra dosyası sunulmamışsa da, Rapor Ekinde detayı verilen ihlalli geçişler için 1.065,00 TL. (geçiş bedeli), 4.260,00 TL. (4 kaf ceza bedeli) – 5.325,00 TL. takip alacağı hesap edilmiştir. Harca esas değerden davacı şirketin faiz talebinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hukuki değerlendirme ve Nihai karar sayın Mahkemenize ait olmak üzere, Görüş ve kanaatimi belirtir raporum, Sayın Mahkemeniz takdirlerine saygı ile arz olunur…”
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacının takip tarihi itibarıyla takip bedeli kadar alacaklı olduğuna ilişkin iddiasını alacağa dayanak olarak gösterdiği ihlalli geçiş kayıtları ile ortaya koyduğu, bilirkişi raporlarının davacının iddiasını destekler mahiyette olduğu, faiz talebinin alacağın türü ve dosya kapsamına uygun düştüğü, takip talebine konu edilen alacağın miktar itibarıyla hesaplanabilir olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davaya konu edilen icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, davalının savunma yapmadığı, ticari defterlerini ibraz etmediği ve davacının ortaya koyduğu ispata elverişli deliller karşısında ödeme yaptığına dair herhangi bir delil sunmadığı anlaşıldığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair koşullarının somut dosya bağlamında mevcut bulunduğu değerlendirilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın kabulüne,
2-… 27. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına,
3-Alacağın %20’si olan 1.065,00TL İcra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 363,70 TL.karar ilam harcından, peşin ve ıslah harcı toplamı 107,30 TL’nin mahsubu ile geriye kalan 256,40 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 107,30TL peşin harç ve ıslah harcı toplamı, 80,70 TL.başvuru harcı, 11,50 TL.vekalet harcı, 10.000,00 TL.bilirkişi ücreti ve 235,00 TL.tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.434,50 TL.nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin m.26 hükmüne göre Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınıp hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK.m.333 hükmü uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Miktar itibariyle kesin olarak karar verildi. 14/11/2023

Katip
E-imzalıdır

Hakim
E-imzalıdır