Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/547 E. 2023/544 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/547 Esas
KARAR NO : 2023/544

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 29/07/2022
KARAR TARİHİ : 07/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkilin, müflis şirkette hisse senetleri bulunmakta olup, buna istinaden 165.250,00-TL, 185.000 Lot alacağı bulunmaktadır. … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. Sayılı dosyası ile 16.11.2017 tarihinde müflis şirketin iflasına karar verildiği gibi müvekkil derhal hak kaybına uğramamak adına 25.12.2017 tarihinde alacağının kayda geçirilmesi için talepte bulunmuştur. … adında şirket çalışanı evrakı teslim almıştır. 24.01.2018 tarihinde ise “…” sayılı yazı ile iflas idaresi tarafından müvekkilin alacağının kayda geçirildiğinin bilgisi verilmiştir.2020 yılının Ocak ayında ise müflis şirket ile yapılan görüşmede müvekkilin alacak kaydının sistemde gözükmediği, müvekkilin 25.12.2017 tarihli başvurusunun şirket kayıtlarına eklenmediği ifade edilmiştir. Bunun üzerine müvekkil hak kaybına uğramamak adına 15.01.2020 tarihinde … no.lu kayıt ile … 1. İflas Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına alacağını yeniden kaydettirmiş ve gerekli olan harç ve masrafları da yatırmıştır. (Ek-2: Müvekkilin 15.01.2020 tarihli kayıt başvuru dilekçe ve evrakları) Ancak ilk başvurduğu tarihten 2 yıl sonraki başvurusu dikkate alınarak sıraya konulması müvekkilin mağduriyetine sebep olacağından 25.12.2017 tarihli dilekçesine istinaden müflis şirketin 25.12.2017 tarihli dilekçesine istinaden yapılan başvuru dikkate alınarak sıra cetvelinin oluşturulması … 18. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı dilekçesi ile ihtar edilmiştir.27.07.2022 tarihinde … 1. İflas Müdürlüğü’nün … iflas numaralı dosyası kapsamında verilen karar tebliğ alınmış olup, “Sunulu evrak ve müflis banka kayıtları değerlendirilmiş olup, müflis bankadan alacağının olmaması ve talebin hisse senedine dayalı olması nedeni ile reddine karar verilmiştir.” denilerek müvekkilin başvurusu reddedilmiştir.Müvekkilin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 165.250,00-TL (faiz ve masraflar hariç) tutarındaki alacağının yasal faizleriyle birlikte, … 1. İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasındaki iflas masasına kaydının kabulüne, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “… tarafından açılan ve … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasıyla işlem gören iflas davasında, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 106. maddesi uyarınca … Bankası A.Ş.’nin iflasına, iflasın 16.11.2017 tarih ve saat 15.28 itibariyle açılmasına, iflas tasfiyesinin … tarafından yerine getirilmesine karar verilmiş ve karar temyiz incelemesi sonucunda kesinleşmiştir. Hâlihazırda … Bankası A.Ş.’nin tasfiyesi … 1 İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyası üzerinden devam etmektedir. …Bankası A.Ş. hakkındaki iflas kararı kesinleşmiş olduğundan tasfiyeyle sınırlı olmak üzere faaliyetlerini sürdürmektedir ve tüzel kişiliği de devam etmektedir. Tasfiye süreci … tarafından önerilen ve İcra Mahkemesince belirlenen 3 kişilik İflas İdare Heyeti tarafından yürütülmektedir. Şu anda görev yapan İflas İdare Heyeti üyeleri …, … ve …’dır. İflas İdare Heyeti üyeleri, …’nin …karar ve 17.09.2020 tarihli kararı ile kendilerine verilen yetkiler dâhilinde tasfiye sürecini yürütmektedirler.
Davacı taraf, huzurdaki davayı İİK.m. 235’deki süreye uygun olarak hak düşürücü süre içinde açmak zorunda olup eğer bu süre içerisinde davasını açmamış ise öncelikle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesini talep ederiz.
Şirket ortaklarının payları için ödediği hisseler ortaklığın sermayesini oluşturduğundan, hisse senedi sahipleri kural olarak iflas masası alacaklısı olamazlar ve hisse senedi değerinin karşılığını iflas masasına alacak olarak kaydettiremezler.
Öncelikle davanın (İİK.m.235’deki hak düşürücü sürede açılmamış ise) dava şartı yokluğundan reddine, Davanın esastan reddine,
Yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmil edilmesini…” savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamından;Uyuşmazlık davacının elinde bulundurduğu müflis … Bankası hisse senetlerinin bedelini iflas masasına kaydettirip kaydettiremeyeceği noktasında toplanmaktadır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin Anonim Şirketler hakkında verdiği aşağıdaki kararına göre; “…davacının anonim ortaklıktaki payı hisse senedine bağlanmıştır. Ortakların payları için ödediği hisseler ortaklığın sermayesini oluşturur. Sermaye payı ise ortaklığa verilmiş bir borç olmadığından, ortaklığın iflâsı halinde hisse senedi sahipleri kural olarak iflâs alacaklısı olamazlar. Diğer bir anlatımla, hisse senedinin değerini iflâs masasına alacak olarak kaydettiremezler (Pekcanıtez, Hakan; Anonim Ortaklıkların İflâsı, Ankara 1991, sh. 68; Atalay, Oğuz; Anonim Ortaklıkların İflâsı, İzmir 1996, sh. 204). Hisse Senedi sahipleri kanununda yazılı şartların bulunması halinde kâr payı, hazırlık dönemi faizi, yan edim yükümlülüklerinin karşılıkları ve sermaye azaltılmasında iadesine karar verilmiş, sermaye pay miktarı için doğmuş alacaklarını iflâs masasına alacak olarak yazdırabilirler. Davacı ise, …hisse senetlerinin bedelinin iflâs masasına kaydını talep ettiğinden, davacının iflâs masasına kaydı gereken alacağı bulunmamaktadır. Ancak, pay cetveline göre paylaşım yapıldıktan ve İİK.nun 196. maddesi uyarınca faiz ödemelerinden sonra masada para kalması halinde, hisse senedi sahiplerine ödeme yapılması mümkündür.” (Yargıtay 19.HD., 10.6.1996, E.1996/2968, K.1996/4360 – YKD., Ocak 1997/1, s.81-82 ; Doç. Dr. Timuçin MUŞUL, Gerekçeli – Notlu – İçtihatlı İcra ve İflâs kanunu ve İlgili Mevzuat, 3. Baskı, İstanbul-2004, s.615). Bu hükümlerden ve yargı kararından anlaşılacağı üzere; davacı, hisse senedinin değerini iflâs masasına alacak olarak kaydettiremeyeceğinden; davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85TL harçtan peşin alınan 80,70TL’nin mahsup edilerek bakiye 189,15TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinden bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 17.900,00TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK.m.333 hükmü uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine arşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza