Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/362 E. 2022/788 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/362 Esas
KARAR NO :2022/788

DAVA:Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/08/2020
KARAR TARİHİ:02/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu 05/08/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle : … poliçe ve … Acente numarası ile … Sigorta Şirketi’nde sigortalı olan … T.C. kimlik numaralı …’ye ait olan … plakalı aracın 06/08/2018 tarihinde müvekkiline ait olan … plaka araca çarparak maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, kaza neticesinde … poliçe ve … Acente numarası ile … Sigorta Şirketi’nde sigortalı olan araç sürücüsünün geri manevra yaparken gerekli kontrolleri yapmadığı ve %100 kusurlu olarak müvekkiline ait olan araca çarparak hasara sebebiyet verdiğini, kaza neticesinde müvekkiline ait olan … plakalı araçta 5.078.87 Euro hasar oluştuğunu, iş bu hasar bedelinin müvekkili tarafından 03.09.2018 tarihinde Almanya’da bulunan … … Şubesi’nde yapılan tespitler neticesinde tespit edildiğini, kaza neticesinde araçta meydana gelen hasar ve tamirat bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini beyan ederek, müvekkilinin uğradığı maddi zararın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 5.000,00 TL alacaklarının müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. Vekili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde özetle ; Davacı yanın davaya konu maddi tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığından taleplerinin reddi gerektiğini, huzurda görülen davanın görev bakımından görevsiz mahkemede açıldığını, HMK 2/2 maddesi uyarınca “Bu Kanunda ve diğer kanunlarla aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava e işlem bakımından da görevlidir” ancak TTK 5/1 maddesine göre “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargıla işlerine bakmakla görevlidir” şeklinde belirtildiği, huzurda görülen davanın mahiyeti itibari ile ticari bir dava olduğunu, işbu davanın yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi talep ettiğini, müvekkili şirket tarafından davaya konu kaza neticesinde araçta meydana gelen 4.100,00 TL hasar bedelinin ödendiğini, başkaca bir sorumluluğu kalmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini beyan ederek, hasar bedelinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre hesaplanmasını, yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararın giderilmesi ilkesi, zenginleşme yasağı ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesinin her durumda gözetilmesini, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ye dava dilekçesi ve tensip zaptı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalının cevap dilekçesi sunmadığı ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklı tazminat talebine ilişkindir.
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararı ile dava hakkında görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizin 23/05/2022 tarihli tensip zaptı ile davacı vekiline zorunlu arabuluculuğa ilişkin tutanağın aslını yada aslı gibidir onaylı bir suretini dosyaya sunmak üzere süre verilmiş, davacı tarafça 31/05/2022 başvuru tarihli 19/10/2022 son tutanak tarihli arabuluculuk tutanağı dosyaya ibraz edilmiştir.
6325 sayılı kanunun, dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı Madde 18/A- “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”hükmü düzenlenmiştir.
HMK’nın 118.maddesinde” Dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılır.”hükmü düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı itibariyle; açılan davanın niteliği gereği ticari davalarda arabuluculuk dava şartına tabi olduğu, gerek dava dilekçesi içeriğinde, gerekse dava dilekçesi eklerinde 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi hükmü uyarınca arabuluculuğa başvurulduğuna dair bir beyanın ve buna dair bir belgenin bulunmadığı, dosyaya sunulan arabuluculuk son tutanağına göre görevsiz mahkemede dava açılmasından sonra ve dosyanın mahkememize gelerek tensip zaptının düzenlenmesinden sonra arabuluculuk sürecinin başladığı, görevsiz mahkemeye dava açılmasının kanunun aradığı dava şartını ortadan kaldırmayacağı, davanın açılma tarihinin görevsiz mahkemede davanın açıldığı tarih olduğu, dava şartlarının davanın açılma tarihinde mevcut olmasının gerektiği, görevsizlik kararı sonrasında gelen dosyalar yönünden dava tarihinden sonra arabuluculuk sürecinin başlamasının ve sonlandırılmasının dava şartının yerine getirilmesi sonucunu doğuracak şekilde kanunda bir düzenlemenin bulunmadığı, ticari nitelikteki davalar yönünden zorunlu hale getirilen arabuluculuğun tamamlanabilir dava şartı niteliğini taşımadığı, bu hali ile dava şartı olan arabuluculuğa başvurma şartının davanın açılmasından önce yerine getirilmediği anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2.son maddesi uyarınca arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harç başlangıçta alınan 85,39 TL harçtan mahsup edilerek bakiye 4,69 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine
3-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
6-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalılar vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/11/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza