Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/359 E. 2023/192 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/359 Esas
KARAR NO : 2023/192

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 23/03/2023

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin 18/08/2013 tarihinde … ili … ilçesine bağlı … köyünde motosikleti ile seyir halindeyken orman yangınından dönmekte olan ve sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı arazözle çarpışması neticesinde meydana gelen trafik kazası sonucunda sakat kaldığını, davacının sakatlığı nedeni ile üçüncü bir kişinin bakımına muhtaç olduğunu, kaza ile ilgili savcılıkça soruşturma açıldığını, müvekkilinin ceza şikayetinden vazgeçmesi nedeni ile tataksirle yaralamadan dolayı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, bilahare … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … esas sırasında trafik güvenliğini tehlikeye atmak suçundan dava açıldığını, müvekkilinin kaza nedeni ile maddi zararının tespiti yönünde ATK tarafından düzenlenecek rapor doğrultusunda aktüer bilirkişi vasıtası ile tazminat hesabı yapılarak bu aşamada 500,00-TL bakıcı gideri, 500,00-TL kalıcı sakatlık bedeli olmak üzere toplam 1.000,00-TL tazminat talepleri bulunduğunu, bir madende işçi olarka çalışan davacının iktisadi bir geleceğinin kalmadığını, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 100.000,00-TL bedelin …’nden tahsili ile müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 29/03/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; 500,00-TL kalıcı iş görmezlik talebinin 382.503,94-TL artırılmak sureti ile 383.003,94-TL, 500,00-TL bakıcı gideri talebinin 14.235,25-TL artırılmak sureti ile 14.735,25-TL olarak ıslah ettiklerini, 383.003,94-TL kalıcı iş görmezlik tazminatının 250.000,00-TL’sinin davalı … Müdürlğü ve davalı …Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile kalan kısım olan 133.003,94-TL’nin davalı …’nden alınarak bu davalı yönünden 18/08/2013 tarihinden itibaren, davalı …Ş. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya verilmesine, 14.735,25-TL bakıcı giderinin davalı … ve … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Orman Müdürlüğü yönünden …, davalı …Ş. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya verilmesine, 100.000,00-TL manevi tazminatın 18/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı …’nden alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. (Eski Ünvan: … Sigorta A.Ş.) vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davaya konu kazaya karıştığı belirtilen … plaka sayılı aracın müvekkili şirkette … nolu poliçe ile 05/05/2013-2014 tarihleri arasında zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, ilgili poliçe kapsamında teminatın sakatlanan kişi başına 250.000,00-TL olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olmadığını, bu sebeple müvekkili şirketin poliçe sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Genel Müdürlüğü’ne izaferen … Orman İşletmesi vekilinin cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; iş bu davanın idari yargının görev alanına girdiğini, bu nedenle görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, davaya konu kazanın meydana geldiği … ilçesinin bağlı olduğu … Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olduğunu, davaya konu kaza neticesinde müvekkili idareye bir kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı idarenin talebi nedeni ile dava …’e ihbar olunmuştur. İhbar olunan vekili aşamalardaki beyanında müvekkilinin davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde kusursuz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememizce davaya konu trafik kazası ile ilgili … Sulh Ceza Mahkemesi’nin …E.K. sayılı dosyası getirtilmiş olup, incelenmesinde; … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … E.K. sayılı 23/05/2014 tarihli kararı ile sanık …’ün sevk ve idaresinde bulunan … plakalı arazöz ile … köyündeki yangına müdahaleden döndüğü, yolun … kısmındaki virajlı bölümüne geldiğinde plakasız motorsiklete çarpması sonucunda meydana gelen kazada motorsiklet sürücüsü …’in yaralandığı, …’in şikayetinden vazgeçmesi nedeni ile sanık … hakkında taksirle 1 kişinin yaralanmasına sebebiyet verme suçundan ek kovuşturmaya yer olmadığı kararının verildiği, sanığın meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu belirtilerek sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyetine karar verildiği, kararın 03/06/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların davaya konu trafik kazasında kusur oranlarının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 04/12/2018 tarihli … sayılı raporun sonuç kısmında “…A)Sürücü …’ün %75 (Yüzde Yetmiş Beş) oranında kusurlu olduğu, B)Davacı sürücü …’in %25 (Yüzde Yirmi Beş) oranında kusurlu olduğu…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı …’in davaya konu trafik kazası nedeni ile yaralanması sonucu iyileşme (işgöremezlik) süresinin ve maluliyet oranının tespiti için … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığın’dan rapor alınmasına karar verilmiştir. Davacı hakkında … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenmiş 22/02/2018 tarihli …sayılı raporun sonuç kısmında “…Olay tarihinde işçi olarak çalıştığını, aktif çalışan kolunun sağ kolu olduğunu beyan eden 07/07/1982 doğumlu …’in 18/08/2013 tarihli trafik kazasına bağlı yaralanmaları nedeni ile oluşan meslekte kazanma gücünde meydana gelen azalma oranı maluliyet tespiti işlemleri yönetmeliğinden faydalanılarak hesaplandığında…şahısta birden fazla arıza olması nedeni ile Balthazard formülü uygulandığında meslekte kazanma gücündeki azalma oranı olay tarihindeki yaşına göre %63 ve bugünki yaşına göre %65 olarak bulunmuştur. Tıbbi iyileşme süresinin 18 ay olarak akbul edilmesinin uygun olacağı…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce davacının davaya konu kaza tarihi itibari ile mâli ve sosyal durum tespiti için adresinin bağlı olduğu emniyet birimine müzekkere yazılarak araştırma yapılmış, UYAP sisteminden taşınmaz, araç ve SGK sorgu raporları alınarak dosya içerisine konulmuştur…. plaka sayılı aracın dosyada mevcut ruhsat bilgilerinin incelenmesinde kullanım amacının “Hususi” olduğu, aracın kaza tarihinde “…” adına kayıtlı olduğu, dosyada mevcut sigorta poliçesinin incelenmesinde; kaza dönemini kapsayan, 05/05/2013-05/05/2014 tarihleri arasında trafik sigorta poliçesi (ZMM) ile davalı … şirketine sigortalı olduğu, sigorta şirketinin kişi başına sağlık giderleri sorumluluğunun 250.000,00-TL, sakatlanma ve ölüm sorumluluğunun 250.000,00-TL olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının maddi tazminat talepleri hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 27/02/2019 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında “…18/08/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk duurmuna göre davacı …’in geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararı 11.607,66-TL olup, dava dilekçesinde kalıcı iş göremezlik ve efor kaybı adı altında tazminat talebinde bulunulmuş olması nedeni ile geçici iş göremezlik dönemi için belirlenen zarar tutarının hüküm altına alınıp alınmayacağının takdirinni mahkemeye ait bulunduğu, sürekli iş göremezlik dönemine ait %63 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 383.003,94-TL olduğu, davacının geçici ve sürekli iş göremezlik dönemindeki maddi zarar toplamı davalı … şirketinin kaza tarihi itibari ile poliçeye göre sorumlu olduğu 250.000,00-TL’lik sakatlık teminat limitini aştığından davalı … şirketinin geçici ve sürekli iş göremezlik zararından dolayı sorumluluğunun 250.000,00-TL’lik limit ile sınırlı olacağı, bakıcı gideri nedeni ile maddi zararı 14.735,25-TL olup, tedavi gideri teminatı kapsamında olan bakıcı gideri zamanının limit içinde kaldığı, davalı … şirketinin 27/06/2014 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, sigorta şirketi dışındaki davalı bakımından temerrüdün 18/08/2013 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulduğu, manevi tazminat taleplerinin zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında olmaması nedeni ile mahkemece belirlenecek manevi tazminat tutarından sigorta şirketinin bir sorumluluğunun söz konusu olmayacağı…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda mahkememizin 2014/1140-2019/825 E.K. sayılı 26/09/2019 tarihli kararı ile “…A)Davacının maddi tazminat talebinin kabulüne, 383.003,94-TL kalıcı iş göremezlik tazminatının yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … Sigorta A.Ş.(Eski Ünvan: … Sigorta A.Ş.)’den (davalı … yönünden 250.000,00-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, uygulanacak faizin davalı … yönünden olay tarihi olan 18/08/2013 tarihinden, davalı …Ş. yönünden dava tarihi olan 27/06/2014 tarihinden itibaren işletilmesine, 14.735,25-TL bakıcı giderinin yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … Sigorta A.Ş. (Eski Ünvan: … Sigorta A.Ş.)’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, uygulanacak faizin davalı … yönünden olay tarihi olan 18/08/2013 tarihinden, davalı …Ş. yönünden dava tarihi olan 27/06/2014 tarihinden itibaren işletilmesine, B)Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 50.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 18/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’nden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine…” karar verilmiştir. Anılan karar taraflarca istinaf edilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 9. Hukuk Dairesi’nin 2020/1522-2022/689 E.K. sayılı 07/04/2022 tarihli kararı ile “…Dosya kapsamından; 18/08/2013 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı yangın söndürme arazözü ile karşı istikametten gelen davacı sürücü … sevk ve idaresindeki tescilsiz motosiklet ile çarpışması neticesi meydana geln trafik kazasında davacının yaralandığı ve davacının bu yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır. Aynı olay nedeniyle ceza yargılamasının yapıldığı … Sulh Ceza Mahkemesinin …Esas, …Karar sayılı dosyasına soruşturma aşamasında sunulan bilirkişi raporuna göre sürücü …’ün 8/6 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in 8/2 oranında kusurlu olduğu, mahkemece alınan 04/12/2018 tarihli Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre kazanın meydan gelmesinde sürücü …’ün %75 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği görülmektedir. Bu durumda Mahkemece alınan kusur raporu ile ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporlarının birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Trafik kazaları, nitelikleri itibariyle haksız fiillerdendir. Haksız fiillerde işleten ve sürücü için temerrüt tarihi, haksız fiilin meydana geldiği tarihtir. KTK’nın 99.maddesine göre, ZMSS Genel Şartları ile belirlenen belgeler ile birlikte sigorta kuruluşuna başvuru tarihinin 8.günden itibaren davalı … Şirketinin temerrütünden söz edilebilir. Buna göre farklı faiz başlangıç tarihine ve hesaplanan tazminatın tamamına temerrüt tarihinden faiz işletileceğinden, ıslah edilen kısım için ıslah tarihinden faiz işletilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları yerinde değildir. Kurum aleyhine hükmedilen tazminat fahiş olduğundan, lehine hakkaniyet indirimine hükmedilmesi gerektiğine yönelik istinaf açık değilse de; müterafik kusurun kastedildiğinin kabulü ile, ATK kusur raporunda, kaza tespit tutanağı düzenlenmemiş olduğu, davacının takması gereken kaskı takmayıp kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü değerlendirilerek tali kusurlu görülmüş ve “Davacı sürücü …’in %25 oranında kusurlu olduğu kanaati” açıklanmış olmakla, ATK raporundaki kusur değerlendirmesinin, özünde, müterafik kusura yönelik olduğu, hükme esas alınan aktüer raporun da bu kusur oranıyla düzenlenmiş olduğu, diğer bir ifade ile müterafik kusurun değerlendirilmiş olduğu nazar alındığında, bu hususa ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01.09.2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01.06.2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak, hükme esas alınan maluliyete ilişkin … Üniversitesi Adli Sağlık Kurulu raporunda; 18.08.2013 tarihli trafik kazasına bağlı olarak davacıda oluşan sakatlık oranı, olay tarihinde yürürlükle olan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine” göre değerlendirilerek; Meslekte kazanma gücündeki azalma oranı olay tarihindeki yaşına göre % 63, bugünkü yaşına göre % 65 olarak bulunmuş, tıbbi iyileşme süresi 18 ay olarak bildirilmiş ise de, raporun doğru yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmediği görülmektedir. Ayrıca, yukarıya aktarılan maluliyet raporunda bakıcı ihtiyacı ve süresi açısından bir belirtme de bulunmamasına rağmen, 18 aylık iyileşme süresi üzerinden bakıcı gideri hesaplanması da doğru olmamıştır. Bu durumda, İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken, öncelikle davacı vekiline HMK’nın 31 ve 194. maddeleri gereğince bakıcı gideri talebinin geçici mi kalıcı mı olduğunu açıklamak üzere mehil verilmeli, beyan sonucuna göre kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı kalıcı işgöremezlik durum ve oranının ne olduğu ve tespit edilecek maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı, (davacı vekilinin bakıcı giderine ilişkin beyan ve talebine göre) geçici iş göremezlik süresi içinde bakım ve bakıcıya ihtiyacı olup olmadığı varsa süresi yada kılıcı bakıcıya ihtiyacı bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte maluliyet raporu alınarak bu maluliyet raporunda tespit edilecek veriler nazara alınarak hükme esas alınan aktüerya rapor tarihi itibariyle aktüer bilirkişiden ek rapor alınması ve sonucuna göre usuli kazanılmış haklarda gözetilerek karar verilmesi olmalıdır. Daire kararının kapsam ve şekline göre; maluliyet rapor alınması gerektiğinden manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf itirazının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Kabule göre de; Davalı idare harçtan muaf olduğundan, hükmün yargılama giderlerine ilişkin kısmında, davalı idare harçtan sorumlu olacak şekilde değerlendirme yapılması da doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere : 1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA…” karar verilmiş olup, dosya mahkememizin 2022/359 esas sırasına kayıt edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi ilamı uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2020/1522-2022/689 E.K. sayılı ilamı uyarınca davacı vekiline HMK 31 ve 194. maddesi gereğince bakıcı gideri talebinin geçici mi kalıcı mı olduğunu açıklamak üzere süre verilmiştir. Davacı vekili 07/11/2022 tarihli dilekçesinde özetle bakıcı gideri talebinin şimdilik geçici olduğunu beyan etmiştir. Mahkememizce Bölge Adliye Mahkemesi ilamı uyarınca talimat yolu ile … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan rapor alınmıştır. Anılan raporun sonuç kısmında “…Şahısta birden fazla arıza olması nedeniyle Balthazard Formülü uygulandığında Meslekte Kazanma Gücündeki Azalma Oranı olay tarihindeki yaşına göre 63 (altmışüç) ve bugünkü yaşına göre de 67 (altmışyedi) olarak bulunmuştur. 2. Tıbbi iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 18 (onsekiz) ay olarak kabulünün uygun olacağı, ancak kesin iyileşme süresinin varsa kişinin takip ve tedavisini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceği mütalaasına varılmıştır. 3. Değerlendirmeye esas yönetmelik uyarınca şahsın yaralanma nedeniyle sürekli bakıma muhtaç olmadığı, geçici olarak bakıcıya muhtaç olunan süre ile ilgili olarak yönetmelikte bir değerlendirme olmamakla birlikte olaya bağlı yaralanmaları nedeniyle yardıma – ihtiyaç duyacağı sürenin 6 (altı) ay olarak kabulünün uygun olacağı kanaatine varılmıştır. 4. Tespit edilen tıbbi iyileşme süresi/meslekte kazanma gücü azalma oranı ile 18.08.2013 tarihli kaza arasında illiyet bağının bulunduğu mütalaasına varılmıştır. 5, Şahsın 18.08.2013 tarihli geçirmiş olduğu motosiklet kazasına bağlı yaralanması nedeniyle ileride yapılması muhtemel operasyon bulunup bulunmadığı, bu kaza nedeniyle SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin ne kadar olabileceği hususunun şahsın tedavisini yapan hekimler ve Sosyal Güvenlik Uzmanı bir bilirkişi tarafından belirlenmesinin daha uygun olacağı…” yönünde görüş bildirilmiş olup, anılan maluliyet raporunda tespit edilen oranlarda değişiklik olmadığı görülmüştür.
Tüm delillerin incelenmesi sonucunda; davacı …’in 18/08/2013 tarihinde … ili … ilçesine bağlı .. köyünde motosikleti ile seyir halindeyken davalı idarenin mâliki olduğu ve sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı arazözle çarpışması neticesinde trafik kazası meydana geldiği, kazada davacı …’in yaralandığı, … Sulh Ceza Mahkemesi’nin …E.K. sayılı kararı ile sanık sürücü …’ün kazada aslî kusurlu olduğu gerekçesi ile trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan mahkumiyetine karar verildiği, kararın 03/06/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nin yukarıda özetlenen raporundan kazanın oluşumunda Sürücü …’ün %75, Davacı sürücü …’in %25 oranında kusurlu olduğu, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin yukarıda özetlenen raporundan işçi olan davacı …’in kaza sonucunda %65 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 18 aya kadar uzayabileceği anlaşılmış olup, tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda yukarıda özetlenen ve mahkememizce benimsenen aktüerya bilirkişisi raporunda yapılan hesaplamaya göre kaza tarihinde işçi olan davacı …’in iş göremezlik nedeni ile 383.003,94-TL maddi tazminat talebinde ve tedavi süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde 14.735,25-TL bakıcı gideri tazminat talebinde haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Bu durumda 6098 sayılı TBK 49. ve 2918 sayılı KTK’nun 85 maddeleri uyarınca davalı araç mâliki idarenin kusur oranına göre gerçek zarardan sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Sigorta şirketinin zarardan sorumluluğu temerrüt tarihinden ve poliçe limiti ile sınırlı olup, sigorta şirketinin temerrüt tarihi 2918 sayılı yasanın 98 ve 99. maddelerine göre belirlenmelidir. Sigorta şirketinin dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin dosyaya delil sunulmamıştır. Sigorta şirketi yönünden somut olayda temerrüt ve faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olduğu anlaşılmıştır. Davalı araç mâliki idare yönünden ise faiz başlangıç tarihi kaza tarihi olan 18/08/2013’tür. Somut olayda 10 FZ 548 plaka sayılı aracın kullanım amacının “Hususi” olması nedeni ile davacının avans faiz talebi kabul edilmeyerek yasal faiz oranı işletilerek davacının maddi tazminat talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. 6098 sayılı TBK 56/2 maddesi hükmüne göre hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği, davacının açıklandığı üzere meydana gelen kaza neticesinde kalıcı işgöremez şekilde yaralandığı, uzun süre tedavi olduğu anlaşılmakla tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları ile olayın meydana geliş şekli, kusur durumu ve hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davacının manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-A)Davacının maddi tazminat talebinin kabulüne,
383.003,94-TL kalıcı iş göremezlik tazminatının yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … Sigorta A.Ş.(Eski Ünvan: … Sigorta A.Ş.)’den (davalı … yönünden 250.000,00-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, uygulanacak faizin davalı … yönünden olay tarihi olan 18/08/2013 tarihinden, davalı …Ş. yönünden dava tarihi olan 27/06/2014 tarihinden itibaren işletilmesine,
14.735,25-TL bakıcı giderinin yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … Sigorta A.Ş. (Eski Ünvan: … Sigorta A.Ş.)’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, uygulanacak faizin davalı … yönünden olay tarihi olan 18/08/2013 tarihinden, davalı …Ş. yönünden dava tarihi olan 27/06/2014 tarihinden itibaren işletilmesine,
B)Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne,
50.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 18/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’nden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen maddi tazminat değeri üzerinden alınması gereken 27.169,56-₺ nispi harçtan peşin alınan 1.705,00-₺ harcın mahsubu ile bakiye 25.464,56-₺ nispi karar harcının davalılar … ile … Sigorta A.Ş. (Eski Ünvan: … Sigorta A.Ş.)’den (davalı … yönünden 16.005,82-₺ ile sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen manevi tazminat değeri üzerinden alınması gereken 3.415,50-₺ nispi harcın davalı …’nden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.107,70-₺ kaldırma kararından önceki masraf, 298,05-₺ kaldırma kararından sonraki tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.405,75-₺ üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.264,54-₺ ile 1.734,00-₺ harç gideri olmak üzere toplam 2.998,54-₺ yargılama giderinin tüm davalılardan (davalı … şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 1.674,27-₺’sinden sorumlu olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı … tarafından yapılan 201,45-₺ tebligat ve posta gideri üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 20,24-₺ yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı …’ne verilmesine, kalan kısmın davalı … üzerinde bırakılmasına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 58.683,49-₺ nispi vekalet ücretinin tüm davalılardan (davalı … şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 36.885,66-₺’sinden sorumlu olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 9.200,00-₺ nisbi vekalet ücretinin davalı …’nden tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesi 10 maddesi uyarınca reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden davalı … vekili lehine hesaplanan 9.200,00-₺ vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’ne verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı … İdaresi vekilinin yüzlerine karşı, davalı … şirketinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/03/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza