Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/18 E. 2022/885 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/18 Esas
KARAR NO :2022/885

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/01/2022
KARAR TARİHİ:08/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Davalı firma ile akdedilen 03.07.2017 tarihli Danışmanlık Sözleşmesi kapsamında, 13.11.2017 tarihli … fatura numaralı 165.889,12 TL’lik fatura tanzim edilmiş, Davalı tarafından söz konusu borcuna ilişkin 31.12.2017 tarihli mutabakat, 24.01.2018 tarihli mutabakat ile teyit ve kabul edilmiş, Davalının fatura borcunu ödememesini takiben faturada karşılıklı mutabakat neticesinde … fatura numaralı 28.02.2019 tarihli iade faturası ile 82.944,56 TL (alacağın %50’si oranında) indirim yapılmış, bakiye borç tutarı olan 82.944,56 TL için de 02.01.2020 tarihli mutabakat Davalı tarafından tanzim ve imza olunmuşsa da bu bedel de ödenmemiş, alacağımızın tahsili talebiyle başlattığımız icra takibimiz …. İcra Müdürlüğü … E. Numarası ile kaydedilmiş, Davalı tarafından icra takibimize haksız ve kötü niyetli itiraz edilmiştir. Davalı firma, Müvekkil Şirket ile akdettiği Danışmanlık sözleşmesi kapsamında Müvekkil Şirket’in alacağına hiçbir itirazda bulunmadığı gibi tüm aşamalarda borcu kabul ettiğini beyan eder mutabakatları da imzalamıştır. Ancak Davalı taraf borcunu ödememekte ısrar etmiş ve icra takibi ile alacağımızın tahsilini talep etmek zarureti hasıl olmuştur. Davalının yapmış olduğu itiraz, haksız ve hukuka aykırı olup, İİK 67 madde ve diğer hükümleri uyarınca, haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz yapılmış olması ve alacağın likit olması nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir. Haksız ve kötü niyetle yapılan tüm itirazların iptali ile 82.944,56 TL asıl alacak üzerinden, 13.11.2017 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faiz ile takibin devamına, Davalı borçlunun, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, HMK 389 ve devamı maddeler düzenlemeleri gereğince, Davalı adına kayıtlı taşınmaz ve trafiğe kayıtlı araçlar üzerine, HMK 390/2 maddesi gereğince Davalıya tebligat yapılmaksızın ve öncelikle teminatsız olarak, Sayın Mahkeme aksi kanaatte olursa teminat karşılığında tedbir şerhi işlenmesine, TBK 76 maddesi gereğince Davalının geçici ödeme yapmasına,
Yargılama gideri, arabuluculuk ücreti, masraf ve vekalet ücretinin Davalı borçludan tahsiline,karar verilmesini…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Müvekkil şirket ile davacı arasında danışmanlık sözleşmesi kurulduğu, sözleşme uyarınca davacının yükümlülüklerini ifa etmesine rağmen, hak edişine konu faturaların bedelinin müvekkil tarafından ödenmediği, söz konusu fatura alacağının tahsiline yönelik başlatılan icra takibine müvekkil tarafından yapılan itiraz üzerine işbu davanın açıldığı beyan edilmiştir. Davacının faturaya konu hizmeti eksiksiz aldığına dair iddaları gerçeğe aykırıdır. bu bağlamda müvekkilin sözleşmeye konu faturalardan borcu doğduğu kabul edilemez. Davaya konu İcra takibinin dayanağı fatura yok hükmünde olduğundan işbu itirazın iptali davası kısmen konusuz kalmaktadır. bu nedenle haksız ve dayanaksız bu davanın sayın mahkemece reddini talep etmekteyiz. Nitekim, Müvekkil Şirketin Yok Hükmündeki Faturaya İtiraz Etmesi Gerekmediğinden Müvekkil Şirket Bakımından TTK Madde 21/2 fıkrasının Uygulanamayacağı Aşikardır. HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389. madde başlığında “geçici hukuki korumalar” kapsamında sınıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde açıklanmıştır. Ancak davaya konu olayda İhtiyati tedbir şartları oluşmamıştır. Haksız ve mesnetsiz olarak açılan işbu DAVANIN REDDİNE,
Davacının müvekkil aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin reddine, Davacının haksız hukuka aykırı kötüniyetli icra takibi nedeniyle müvekkil şirket lehine icra takibi bedelinin %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatı takdirine ;
Yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini…” savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekilinin sunmuş olduğu 24/11/2022 tarihli ekinde protokol bulunan dilekçe ile davadan feragat ettiğini beyan ettiği görülmüştür.
Davadan feragat, HMK.m.307 ve m.309 hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir.
HMK.m.310 hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat bildirimi de HMK.m.310 hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine, feragat ekinde tarafların anlaştığını gösterir protokol sunulmuş olması nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70TL harcın peşin alındığından tekrar alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi. 08/12/2022
Katip

¸e-imza

Hakim

¸e-imza