Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/135 E. 2023/572 K. 14.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/135 Esas
KARAR NO : 2023/572

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 14/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
“…, kamu sigorta şirketlerinin bir araya gelmesi ile kurulan; uzman kadrosu ve güçlü teknolojik altyapısıyla öne çıkan, sektöründe örnek bir kuruluştur…. ile … Üniversitesi arasında, … adresindeki taşınmaz için …numaralı Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir .16.06.2020 tarihinde, …numaralı poliçe ile teminat altına alınan … Üniversitesinin maliki olduğu taşınmazda … personelleri … ve … tarafından … marka güç kaynağı cihazının periyodik bakımı yapılırken, cihaz kapağının dc barasına değmesi sonucu, yangın meydana gelmiştir. Hasara konu yangının, …Sistemleri personellerinin kusurlu davranışı sonucu meydana geldiği ekspertiz raporu, tutanak ve … Sistemlerinin Teknik Servis Hizmet ve Bakım Formu ile sabittir. Meydana gelen yangın sonucu oluşan hasar sebebiyle, …. tarafından, … rücu ve … hasar numaralı dosya kapsamında, … Üniversitesine 24.12.2020 tarihinde, 29.700,00 TL hasar tazminatı ödemesi yapılmıştırBu kapsamda, …, zarar görene ödediği tazminatı, Türk Ticaret Kanununun 1472. maddesi doğrultusunda ve halefiyet prensibi gereğince, zarara neden olan … Sistemlerine, rücu etme hakkına sahiptir. Belirtilmelidir ki, … Sistemleri personelleri tarafından yapılan periyodik bakım esnasında yapılan hatalı işlem nedeniyle voltaj dalgalanması olmuş ve söz konusu yangın meydana gelmiştir. Bu nedenle,… tarafından ödenen bedelin rücuen tazmini amacıyla, hasarın meydana gelmesinde personellerinin kusuru bulunan …Sistemleri aleyhine … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmıştır. Ancak, … Sistemleri, icra takibine haksız ve dayanaksız olarak itiraz etmiş; başlatılmış olan icra takibi durmuştur. Bunun üzerine, … tarafından 06.10.2021 tarihinde arabuluculuk başvurusunda bulunmuş; ancak, arabuluculuk süreci 15.11.2021 tarihinde, anlaşamama ile sonuçlanmıştır. … Sistemlerinin itirazları hukuki dayanaktan yoksundur; bu nedenle haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptali gerekmektedir. Belirtmek gerekir ki, … Sistemlerinin ödeme emrine ilişkin yapmış olduğu haksız itirazında, borcu kabul etmediğine ilişkin beyanlarının kabulü mümkün değildir. Nitekim, meydana gelen hasarda … Sistemleri personellerinin hasarın meydana geliş şekli nedeniyle kusurlu olduğu, kazaya karışan tarafların ifadeleri ve tarafımızca sunulan somut delillerle sabittir:
14)Yukarıda açıklanan nedenlerle, … Sistemlerinin söz konusu icra takibine yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, ayrıca borcu sürüncemede bırakmak amacıyla itirazda bulunması nedeniyle alacağın %20sinden az olmamak üzere icra – inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerekmektedir…”
CEVAP:
Cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“Dava dilekçesinde, 16.06.2020 tarihinde davacının mülküne ait taşınmazda bulunan … Marka Ups cihazının periyodik bakımı esnasında cihaz kapağının dc barasına değmesi sonucunda yangın meydana geldiği ve 29.700 tl kadar zararın oluştuğu, bu zarara müvekkil şirket personellerinin neden olduğu ve bu nedenle müvekkil şirketin zararı gidermesi gerektiği iddia edilmiştir. Dava dilekçesinde ileri sürülen hususların hiçbiri kabule şayan olmadığından haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerekmektedir. Şöyle ki; Davacı kurum bünyesinde meydana gelen olayda müvekkil şirket personellerinin ve müvekkil şirketin herhangi bir kusuru bulunmamaktadır. Müvekkil şirket davacıya kusursuz ürün satmış ve cihazla ilgili tüm yükümlülüklerini personelleri vasıtasıyla yerine getirmiştir. Davacı kurum halen müvekkil şirketle çalışmakta olup, bu husus da davacının müvekkil şirketin hizmetinden memnun olduğunun en büyük göstergesidir. Cihazda periyodik bakım esnasında meydana gelen hasar müvekkil şirket personelleri yönünden ve müvekkil şirket yönünden öngörülemez, önlenemez niteliktedir. Personellerin tüm dikkatine ve emeğine rağmen anlık bir kaza sonucu yaşanmış olay nedeniyle müvekkil şirket personellerine kusur yüklenemeyecektir. Dava dilekçesinde “cihaz kapağının dc barasına değmesi sonucu yangın meydana gelmiştir” ifadesi kullanılmış ise de, yangın meydana gelmemiş, yalnızca cihazdan dumanlar çıkarak cihaz arızalanmıştır. Müvekkil şirket personellerinin tanzim ettiği servis formunda da yangın ibaresi geçmemekte, cihaz arızasından bahsedilmektedir. Dava dilekçesi ekinde sunulan ekspertiz raporunun ‘Hasarın Oluş Şekli ve Nedeni’ Başlıklı ‘a’ bendinde, “…cihaz üzerinde kısa devre meydana geldiği ve cihazdan kıvılcımlar ile yoğun duman çıkmaya başladığı, durum üzerine aynı teknik personeller tarafından yangın söndürücü tüp ile cihaza hızlıca müdahale ile olası bir yangının önlendiği, …” şeklinde tespit yer almaktadır. Görüldüğü üzere müvekkil şirket personellerinin çabası ile olası yangının önlendiği, yalnızca cihazın arızalandığı bilgisine yer verilmiş, personellerin hızlıca müdahale ettiği vurgulanmıştır. Bu durumda görülmez talihsiz kaza sonucu meydana gelen arıza yangına sebebiyet vermeden atlatılmış, cihaz hemen bakıma alınmış, gereken özen ve titizlik müvekkil firma ve çalışanları tarafından gösterilmiştir. Bu nedenle müvekkilin bu arızadan dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Bir an için şirket personellerinin kusurlu olduğu ve arızaya dikkatsizlik, özensizlikle neden oldukları kabul edilecek olsa bile müvekkil şirketin bu durumda da herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Müvekkil şirket yetkilisinin personellerini daimi suretle gözetleme, bizzat fiilen denetleme gibi bir imkanı olmadığından anlık kaza nedeniyle oluşan hasarlardan sorumlu olduğu hukuken kabul edilemez…”
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce … 3.İcra Dairesinin … takip sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklısı …Anonim Şirketi tarafından, borçlu … Sistemleri … Şirketi aleyhine 29.700,00TL asıl alacak, 1.369,45TL faiz olmak üzere toplam 31.069,45TL’nin icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %9,00 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK.m.67 hükmü uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
28/10/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“Yukarıda yapılan açıklamalar muvacehesinde, verilen görev nedeniyle, tarafların beyan ve delilleri ışığında, takdirin tamamen Sayın Mahkemenizin görev ve yetki alanına ait olduğu işaret edilmek suretiyle; Eksper şirket tarafından belirlenen 29.700 TL tutarındaki hasarın uygun olduğu ve kadri maruf olduğu, Sayın Mahkemenin; dava dışı sigortalı … Üniversitesinin uğradığı zarardan davalının sorumlu olduğu kanaatine ulaşması halinde, davacının; davalıdan, dava dışı sigortalıya ödediği bedel kadar alacaklı olacağı, Davacı yanın asıl alacak talebinin kabulü halinde talep edebileceği faiz tutarının 1.413,39 TL olarak hesaplandığı, ancak davacı talebinin 1.369,45 TL olduğu dikkate alındığında taleple bağlılık ilkesi gereği bu tutarın dikkate alınması gerek sonuç ve kanaatine varılmıştır. Değerlendirmelerimiz, meselenin asli ve nihai hukuki takdiri ile tavsifi HMK m.266/c.2 ve m.279/4 hükmü ile 6754 sayılı Kanun m.3/3 hükmü icabı tamamen ve münhasıran Mahkemeye ait olmak üzere Sayın Mahkemenin takdirine saygıyla arz olunur…”
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacı … ile dava dışı sigortalısı … Üniversitesi arasında Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir. 16.06.2020 tarihinde dava dışı sigortalıya ait taşınmazda … marka güç kaynağı cihazının periyodik bakımı yapılırken yangın meydana gelmiştir. Meydana gelen yangın sonucu oluşan hasar sebebiyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 24.12.2020 tarihinde 29.700,00 TL hasar tazminatı ödemesi yapılmıştır. Söz konusu ödeme nedeniyle, cihazın üreticisi olan ve teknik bakımını yapan davalı şirkete rücuen tazmin amacıyla yapılan ödeme kadar icra takibi başlatılmıştır. Bu kısma kadar taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı sigorta şirketi, meydana gelen hasarın davalının kusurundan kaynaklandığını ileri sürerek rücu isteminde bulunmakta, davalı ise hasarın meydana gelmesinde kusurlu olmadığı gibi sorumluluğunun da bulunmadığını ileri sürmektedir. Dosya kapsamına yansıyan bilgi ve delillere göre, söz konusu yangının meydana geldiği sırada, davalı şirket personelleri … ve … tarafından hizmet verildiği, davalı şirket personellerinin kendi şirketlerine ait ürünün bakımı sırasında yangına sebebiyet vermesi nedeniyle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu, davacı tarafından ödenen 29.700,00 TL tutarındaki hasar bedelinin ise dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporuna göre kadri maruf olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla, davaya konu edilen icra takibine yapılan itirazın haksız ve alacağın hesaplanabilir olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair koşullarının somut dosya bağlamında mevcut bulunduğu değerlendirilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın Kabulüne,
2- … 3. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına,
3-Alacağın %20’si olan 6.213.89TL İcra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.122,30 TL harçtan, peşin ve icraya yatan 530,50 TL harıcın mahsubu ile bakiye 1.591,80TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
5- Davacı tarafından yapılan 80,70Tl başvuru harcı, 1.591,80TL peşin ve icraya yatan harç, 11,50TL vekalet harcı, 4.500,00TL bilirkişi ücreti, 100,00TL tebligat ve posta ücreti olmak üzere toplam 1.591,80TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca gereği takdir ve tayin olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin m.26 hükmüne göre Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacının/davalının yüzüne karşı karar verildi. 14/11/2023

Katip
E-imzalıdır

Hakim
E-imzalıdır