Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/107 E. 2023/47 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/107 Esas
KARAR NO : 2023/47

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ : 24/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil …, kapsamlı ticaret ile iştigal etmekte iken,yeni yatırımları nedeniye ekonomik durumunun bozulması sonucu 2011 yılında nakit paraya ihtiyacı olmuş ve yıllardan beridir tanıdığı davalıdan borç para istemiştir. Davalı, müvekkilime ihtiyacı olduğu parayı aylık %3 faiz ile ve Amerikan Doları olarak verebileceğini belirtmiş, müvekkilim de çaresizce davalının bu isteğini kabul etmiştir. Davalı müvekkilime para vermeden önce müvekkilimden önce 5.500.000,00 USD tutarında tanzim ve vade tarihi açık şahsi senedini almış ve bu senet karşılığında değişik tarihlerde ve miktarlarda kısmı ödemelerde bulunmuş ise de; para akışında sıkıntı yaratmış ve borç vermek için yeni senetler istemiştir. Davalı alacaklı bir süre sonra ise; ödediği paraların zamanında ödenmediği gerekçesi ile aylık faiz oranını %4’e çıkararak müvekkilimden 1 Adet 20.000,000 USD, 1 ADET 1.000.000,USD lik imzalı boş senet ile 5 adet her biri 800.000,00 USD bedelli senetleri baskı altında ve zorla almıştır. Müvekkilim davalı alacaklıdan 2011-2015 yılları arasında aldığı paralar ve faizleri karşılığı 7.700.000,00 USD ödemesine karşın 2015 yılının Şubat ayında hesap görüldüğünde davalı alacaklı müvekkilime 20.000.000,00 USD borç çıkarmıştır.Müvekkilim, davalının bu talebine şiddetle karşı çıkmış, kendisine herhangi bir borcu kalmadığını ve kendisinden alınan senetlerin iade edilmesini istemiş, bunun üzerine davalı … ve bunların elebaşı olarak bildiği ve yanında … ve ismini bilmediği kişiler hep birlikte müvekkilimin işletmekte olduğu otele gelerek baskın yapmışlar ve müvekkili tehdit ederek yeni senetler almışlar, yine bu baskı ve tehdit ile müvekkil …’ e ait…’da bulunan … işletmesini ve ayrıca tapunun satışı için adamlarından … isimli kişiye vekâletname verdirmişlerdir. İşletmeye 8.000,000,00 USD bedel koymuşlardır.
1-… 19.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyadan takibe dayanak yapılan bono bedelsiz, müvekkillerden zorla açığa imzaları alınarak icra takibine konulduğundan takip konusu senetten müvekkillerin 30.000,00 TL. BORÇLU olmadıklarının tespitine, takibe dayanak yapılan 09.02.2015 tanzim, 01.08.2015 vade tarihli bononun iptaline, haksız,yersiz ve kötüniyetli takip nedeniyle davalı alacaklının takipte istenen asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini…” talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “davacılar tarafından … 19. İcra Müdürlüğü…E. Sayılı icra dosyasının tamamına ilişkin talepte bulunulmuş; ancak 30.000 TL’lik kısım için dava harcı yatırılarak kısmi dava açıldığı ileri sürülmüştür. Dava dilekçesi içeriğinde davacılar, dosyanın tamamına yönelik olarak borçlu olmadıkları iddiasında bulundukları halde, kısmi dava açılmasını kabul etmiyoruz. İcra dosyasındaki toplam alacak tutarı üzerinden dava harcının yatırılması için davacılara kesin süre verilmesini, aksi halde davanın usulden reddine karar verilmesini talep ediyoruz. Davacılar, müvekkile olan borcuna ilişkin 7.700.000 USD ödeme yaptığını ileri sürmüş; ancak bu ödemelere ilişkin hiçbir belge sunmamıştır. Davacı, ödeme iddiasında bulunuyorsa bu iddiasını ispat etmek zorundadır. Hukukumuzda kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdurDavacılar, imza inkârında bulunmadıkları bir bonoda borcun olmadığını ancak senetle ispat etmek zorundadır. Haksız ve mesnetsiz davanın reddine, Davacılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini…” savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davasıdır.
Dava dilekçesinde davanın harca esas değeri 300.000,00-TL olarak belirtilmiş olup, dava başında 80,70-TL başvurma harcı, 512,33-TL nisbi karar ve ilam harcı yatırılmıştır. Harca tabî davalarda başvurma harcı ve ayrıca nisbi karar ve ilam harcının 1/4’ü peşin olarak alınır (Harçlar Kanunu md. 27-28). dava açılırken harcın eksik olması halinde mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu 30. ve 33. maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır. Somut olayda davacı taraf davası kısmi dava olarak açmışsa da dava dilekçesinin talep ve netice kısmında icra takibine konu 20.000.000 USD ‘lık senede ilişkin borçlu olunmadığının tespiti davası açtığından artık miktarın bu bedel üzerinden alınması gerektiği kanaati mahkememizce oluşmuştur. , 20.09.2022 tarihli duruşmada alınan 1 nolu ara karar ile davacı tarafa eksik olan 5.119.857,39 TL karar ve ilam harcının tamamlanması hususunda süre verilmiş olup, duruşma 24.01.2023 tarihine bırakılmış, iş bu duruşma tutanağı davacı vekiline usulünce tebliğ edilmiştir. Davacı tarafça eksik harç yatırılmamıştır. Böylece usul ve yasa gereği süresinde harcın tamamlanmamış olması nedeni ile Harçlar Kanunu 30. Maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Harçlar Kanunu 30 maddesi gereği davanın açılmamış sayılmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 179,90TL harcın peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile eksik kalan 99,20TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 11.269,12TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere vekillerin huzurunda karar verildi. 24/01/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza