Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/82 E. 2023/316 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/82 Esas
KARAR NO : 2023/316

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2020
KARAR TARİHİ : 23/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “..Davalı ile Alacaklı Müvekkil 1.09.2018 tarihli Bayilik Protokolü imzalamıştır. ( Ek-1 ) ve Davacı Müvekkil bu protokolün Ticari Sartlar kısmının 3.2.5 maddesine dayanarak Davalı hakkında … 12. Icra Müdürlügü’nün … Esas numarası ile icra takibi baslatmıstır. Borçlu aleyhinde icra takibi baslatır. Bu takip üzerine borçlu takibe itiraz etmistir. Itiraz üzerine takip durmustur. Borçlunun itirazı haksız olup borçlu itirazında kötü Niyetlidir. Borçlunun borca itirazını kabul etmek mümkün degildir. Zira dava konusu olan borç bizzat Borçlu Davalı ile Müvekkil arasında imzalanan 01/09/2018 tarihli bayilik protokolünün Ticari Sartlar Kısmının 3.2.5 maddesine dayanmaktadır. Davalı taraf her ne kadar müvekkille aralarında bir alacağının bulunmadığından bahsetmiş olsa da biz bu duruma katılmıyoruz. Çünkü davalının borçlu olduğuna dair dayanak sözleşmeyi ekte sunuyoruz. Yani davalının itirazı haksız ve yersiz olmakla birlikte ayrıca da kötü niyetlidir. Yukarıda da izah edildigi üzere borçlu itirazında haksız olup kötü niyetlidir. Icra takibini uzatmak maksadıyla borca itiraz etmistir. Bu nedenle borçlunun itirazının iptali (asıl alacak itirazının iptaline) takibin devamı ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20’sinden asagı olmamak üzere inkâr tazminatına çarptırılması…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Davacı tacir olup, tüm ticari işlerinde basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü bulunmakta olup taraflar arasındaki ticari ilişki devam ettiği müddetçe davacı tarafça hiçbir ihtirazı kayıt ileri sürülmeksizin mal alımına devam edilmiş ve müvekkil tarafından düzenlenen fatura bedelleri de itirazsız ödenmiştir. Bu durum müvekkilimde Bayilik Protokolünün 3.2.5 maddesinin uygulanmayacağı güvenini oluşturmuştur. Ancak davacı haksız ve süresinden önce sözleşmeyi feshetmesi sebebiyle ,sözleşmede kararlaştırılan tazminat ve cezai şart bedellerini ödemek durumunda kaldığından bugüne kadar talep etmediği prim ödemelerini talep etmekte iyi niyetli değildir. Kaldı ki son yıllarda ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik koşulların ağırlaşması ile birlikte özellikle akaryakıt sektörü bu durumdan bir hayli etkilenmiştir. Daha önce Mevzuatta düzenlenmiş olmasına karşın 2018 yılının başından itibaren Ulusal petrol Stoku tutma yükümlülüğünün uygulanmaya başlanması ile birlikte akaryakıt depolama maliyetlerinin hiç beklenmedik bir şekilde artmış olduğu da dikkate alındığında akaryakıt sektöründe sadece müvekkil şirketin değil hemen hemen tüm dağıtıcı firmaların da ticari koşulları değiştirmek zorunda kaldıkları sektörde bilinen bir gerçektir. Akaryakıt sektöründe birçok dağıtım şirketinin bu kapsamda uygulamalar yapması olağan karşılanmakta olup,sektörün içerisinde bulunduğu zor durum nedeni ile de dağıtım şirketlerinin bu yönde uygulamada bulunmasını haklı kılmaktadır. Bu sebeple davacının prim ödemelerine ilişkin talep hakkının olmadığına karar verilerek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verileceğini..” savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının davalıdan prim alacaklarının tahsilini talep edip edemeyeceği, dolayısı ile icra takibine ve davaya dayanak faturalardan ötürü davalıdan alacaklı olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
Mahkememizce … 13.İcra Dairesinin … takip sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklısı …ŞİRKETİ tarafından, borçlu … ŞİRKETİ aleyhine 73.674,84TL asıl alacağın icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %20 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK.m.67 hükmü uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişiden alınan bilirkişi kök raporunda özetle; “Davacı taraf davalıdan alacağı tahsil edemediği gerekçesi ile 25.10.2019 tarihinde … 12.İcra Dairesinin … E. dosya numarası ile 74.457,50.-TL alacak üzerinden davalı aleyhine takibe geçtiği; davalının icra takibine, takip miktarına, borca, faiz ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiği, bu itiraz üzerine davacının davalı aleyhine yaptığı icra takibinin 60.761,92.-TL üzerinden devamı için huzurdaki davayı açtığı, Taraflar arasında ticari ilişkileri düzenleyen 07.01.2014 tarihli 5 yıl süreli Akaryakıt bayilik sözleşmesi, bayilik protokolü ve T 01.09.2018 tarihli 5 yıl süreli Akaryakıt bayilik sözleşmesi ,* bayilik protokolü olduğu taraflar arasındaki ticari faaliyetin sözleşme hükümlerine göre yürümesi gerektiği, İbraz edilen bilgi ve belgelere göre davacının … 12.İcra Dairesinin …/dosya numarası ile davalı aleyhine yaptığı icra takibinde davalıdan 60.761,92 .-TL alacağı olduğu, mevcut dosya kapsamında davalının icra dosyasına yaptığı 60.761,92 .-TL tutarında itirazın ispata muhtaç olduğu, Sözleşmenin haksız olarak feshedildiği dolayısıyla oluşan zarar ve cezai şart tazminatlarının davacının alacağından mahsup edilmesi gerektiği yönündeki davalının iddiası ispata muhtaç olduğu…” rapor edilmiştir.
Bilirkişiden alınan bilirkişi ek raporunda özetle; “Dava dosyası ve ibraz edilen bilgi ve belgelerin tekrar incelenmesi değerlendirilmesi neticesinde; Kök raporda ifade ettiğimiz görüş ve tespitlerimiz aynen devam ettiği değerlendirilmiştir. Sayın Mahkeme’nizin yüksek takdirkerine saygı ile arz olunur..” rapor edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının davalıdan prim alacaklarının tahsilini talep edip edemeyeceği, dolayısı ile icra takibine ve davaya dayanak faturalardan ötürü davalıdan alacaklı olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
Mahkememizce akaryakıt sektör uzmanı bilirkişininde dahil olduğu bilirkişi heyetince dosya kapsamı üzerinde yaptırılan inceleme neticesinde; davacı …tarafından düzenlenen prim faturalarının, 01.09.2018 tarihli Bayilik Protokolünün ticari şartlar kısmının 3.2.5. maddesine uygun düzenlendiği, … tarafından kabul gördüğü ve uygulandığı, davalı yanca davacıya ödenmesi taahütedilen prim ödemelerinin davacının prim almaya hak kazandıktan sonra ödenen primler olduğu, davacı tarafın sözleşme kapsamında hak kazandığı primlerin sözleşmede yazılı olan ticari şartlara uygun bir biçimde talep edebilmesinin sektörel olarak uygun olduğu davacının Eylül 2018- Eylül 2019 tarihleri arasında davalıdan KDV dahil 445.840,78.-TL prim alacağı olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Tarafların ticari defter ve kayıtlarının usul ve yasa hükümlerine uygun tutulup tasdikleri yapılmakla yasal delil vasfı taşır oldukları, davacı kayıtlarına göre mayıs 2019 tarihinde 45.799,81 TL Temmuz 2019 tarihinde 47.849 TL prime hak kazandığı, davalının bu tarihlerde hak kazanılan primlerden mayıs 2019 tarihinde 32.886,90 TL ödeme gerçekleştirdiği, temmuz 2019 tarihindeki kendisine tebliğ edilen ticari defterlere işlenen prim faturasına ilişkin ise hiç ödeme yapmadığı, davaya konu edilen iki adet faturadan kaynaklanan davacı alacağının ise 60.761,92 TL olduğu, taraflar arasındaki Bayilik Protokolünün Ticari Şartlar kısmının 3.2.5 maddesinde ; TARAFLAR arasında tesis edilen akaryakıt bayilik sözleşmesi kapsamında; akaryakıt, madeni yağ, petrol ürünleri ve sair her türlü mal vefveya hizmet satışlarında, …’çe Bayi’ye uygulanacak her türlü ve aşağıdaki ticari şartları, …’çe Bayi’ye satışı gerçekleştirilecek beyaz ürünlere (benzin, motorin ve sair beyaz ürün türleri…) ait satış şartlan işbu protokol tarihi itibariyle aşağıdaki şekilde belirlenmiştir. Şöyle ki; peşin benzin satışlarında — * 3.5 peşin motorin satışlarında … * * 0.25 Ay içinde aldığı yakıtın bir sonraki av içinde …* X0.25 gelecek şekilde prim olarak iade edilmesi. Hiçbir şekilde bu fiyatlara herhangi bir ekleme yapılmayacaktır…şeklinde olup bu hususun tarafların kabul ve taahhüdünde olduğu, taraflar arasındaki bayilik protokolü, bu kapsamda yapılan ticari ilişki ve taraf defterlerinde yaptırılan inceleme sonucunda düzenlenen denetime açık 03.01.2022 tarihli bilirkişi raporundan, davacının düzenlediği faturadan dolayı davalıdan 60.761,92 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla; davacının davasının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne, … 13.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 60.761,92TL üzerinden devamına,
Alacağın %20’si oranındaki 12.152,384TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.150,64TL harçtan peşin alınan 1.037,67TL’nin ve davacı tarafça icra dosyasına yatırılan 372,29TL harçların toplamı olan ‭1.409,96‬TL’nin mahsup edilerek bakiye ‭2.740,68‬TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin m.26 hükmüne göre Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.409,96TL peşin harç, 54,40TL başvuru harcı gideri toplamı olan ‭1.464,36‬TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince dava değeri olan 9.721,91TL üzerinden hesaplanan 9.200,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 7,80TL vekalet harcı gideri, 53,75TL tebligat, posta gideri ile 3.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam ‭3.061,55‬TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK.m.333 hükmü uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere tarafların yüzüne karşı karar verildi.23/05/2023

Katip
E-imzalıdır

Hakim
E-imzalıdır