Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/767 Esas
KARAR NO : 2023/142
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/11/2021
KARAR TARİHİ : 07/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “…Müvekkil ile davalı … ŞİRKETİ arasında 2021 yılı içerisinde gerçekleşen ticari ilişki kapsamında müvekkil tarafından 04.02.2021 tarihli, … numaralı, KDV dahil 17.464,80 TL bedelli fatura ile 16.02.2021 tarihli, … numaralı, KDV dahil 75.829,16 TL bedelli fatura davalı adına tanzim edilmiş ve faturalara konu malzemelerin tamamı davalıya teslim edilmiştir. Taraflar arasındaki anlaşma kapsamında Müvekkil tarafından tanzim edilen fatura bedellerinin 120 gün vadeli çek ile ödeneceği kararlaştırılmış ve durum fatura üzerinde belirtilmiştir. Ancak davalı tarafça müvekkil lehine herhangi bir çek tanzim edilmemiştir. Bu kapsamda taraflar arasındaki toplam 93.293,96 TL tutarındaki cari hesap ilişkisine istinaden davalı tarafından çeşitli zaman dilimlerinde toplam 63.293,80 TL ödeme yapılmıştır. Ancak bakiye kalan 30.000,16 TL cari hesap alacağının ödenmesi müvekkil tarafından bir çok defa talep edilmişse de davalı tarafından cari hesap alacağı müvekkile ödenmemiştir.
Bunun üzerine Davalı (borçlu) aleyhine … 6. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas numaralı dosyası ile icra takibine girişilmiş ve … ödeme emri borçluya tebliğ edilmiştir. Davalı tarafça tebligat üzerine “iş bu takip yersiz ve de mesnetsiz olup asıl alacağa, işletilen ve işletilmek istenen faiz ile faiz oranına ve sair tüm fer’ilere en geniş manada itiraz ediyoruz. Müvekkilin böyle bir borcu yoktur.” açıklamasıyla borca, faize ve diğer fer’ ilerine itiraz edilmiştir. Bunun üzerine İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Akabinde ise tarafımızca … 6. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas numaralı dosyası ile başlatılan icra takibine konu alacaklarının temini maksadıyla 7036 sayılı yasa kapsamında dava şartı olarak arabulucuya… başvuru ve … arabuluculuk numarası ile müracaat edilmiştir. Ancak davalı şirket ile 19/11/2021 tarihli arabuluculuk görüşmesinde uzlaşılamamış olup, durum e-imzalı olarak tutanak altına alınmıştır. İş bu tutanak dilekçemiz ekinde mahkemenize sunulmuştur. Ayrıca taraflar arasındaki anlaşma hükümleri ve faturalar üzerinde belirtilen ödeme şartları gereğince fatura bedellerinin faturaların düzenlenme tarihinden itibaren 120. gün sonunda ödenmesi kararlaştırılmıştır. Yine bu kapsamda davalının faturalara karşı düzenleme tarihlerinden itibaren geçerli olan 8. günlük yasal süre içerisinde herhangi bir itirazı olmamıştır. Bu itibarla davalı tarafından yapılan bir takım kısmi ödemeler ilk faturadan mahsup edilmeye başlanmıştır. Bu nedenle icra takibine konu alacak ikinci fatura için yapılmayan ödeme miktarını ihtiva etmektedir. Hal böyle olunca davalıya tebliğ edilen ödeme emri ile 16.02.2021 tarihli faturalanın düzenlenme tarihinden itibaren 120. günün bir sonraki günü başlamak üzere takip öncesi faiz talebinde de bulunulmuştur. Ezcümle davalı tarafın icra takibi üzerinden faiz taleplerine yönelik yapmış olduğu itirazlarıda hukuka aykırı olup, işbu yargılamada takip öncesi faiz alacaklarının da hesaplanmasını talep etmek gerekmiştir.
Bu kapsamda likit ve yargılama gerektirmeyen nitelikteki alacağa itiraz eden borçlunun itirazının iptali ile müvekkile lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi için işbu davanın ikamesi gerekmiştir. Davamızın kabülü ile borçlunun … 6. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı Dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, Takibin devamına karar verilmesini,davalının asıl alacağın %50 oranından az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “…Davaya konu icra dosyasına dayanak teşkil ettiği söylenilen anılı faturadan kaynaklı mallar müvekkile tam ve eksiksiz teslim edilmediği gibi anılı fatura da müvekkil şirkete usulüne uygun teslim/tebliğ edilmemiştir. Davacı/alacaklı gözüken şirket ile müvekkil arasında … 6.İcra Müdürlüğü’nün …Es. sayılı dosyasına dayanak teşkil ettiği söylenilen şekilde faturadan kaynaklı ve/veya herhangi bir cari hesap borcu/bakiye borcu yoktur. Dava konusu takiple talep edilen yersiz ve mesnetsiz asıl alacağa işletilen ve işletilmek istenilen faiz oranı da fahiştir. Takip öncesi herhangi bir temerrüt söz konusu değildir. Dolayısıyla işletilen ve işletilmek istenilen faiz ve faiz oranının kabulü mümkün değildir. Yukarıda arz ve izah edilen hususlar muvacehesinde davacı tarafın ikame ettiği iş bu huzurdaki yersiz ve mesnetsiz davanın evvelemirde usulden aksi halde esastan reddine, yersiz ve mesnetsiz dava ve takipten ötürü müvekkil lehine alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet icra tazminatına hükmedilmesi için iş bu cevap dilekçesinin verilmesi zarureti hasıl olmuştur. Hukuksuz ve gerçek dışı iddiaların dayanak oluşturduğu haksız ve kötü niyetli davanın öncelikle usulden aksi halde esastan reddine, Yersiz, mesnetsiz ve kötü niyetli dava ve takipten ötürü müvekkil şirket lehine alacağının % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet icra tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline…” savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari satımdan kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça, davalıya yapılan mal satışına istinaden düzenlenen faturadan kaynaklanan borcun ödenmediği, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine de itiraz edildiği belirtilerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına karar verilmesi talep edilmiş; davalı ise, icra takibine konu faturadan kaynaklı mallar tam ve eksiksiz olarak kendilerine teslim edilmediğini, faturanın kendilerine tebliğ edilmediğini , takibe dayanak fatura nedeniyle davacıya borcunun bulunmadığını savunmuştur.
Bilirkişiden alınan 18/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”…Davacı tarafından düzenlenen faturanın Davacı taraf Yasal Defterlerinde yer aldığı, Davacı/ Davalı defterlerinin yasaların emrettiği şekilde tutulduğu, Faturalarla ilgili Mali idareye yapılması gereken bildirimlerin süresinde yapıldığı, Açılış ve kapanış kayıtlarının Kanun öngördüğü süreler içinde yapıldığı, Davacı/Davalı lehine delil olma kuvvetine sahip olduğu, Davaya konu edilen iki fatura Davalı tarafından Mali idareye BA formu ile süresinde bildirim yapılmıştır. Tarafların Cari Hesap olarak MUTABIK oldukları ve Davacının takip tarihi itibari ile 30.000,21 TL’a DAVALI taraftan ALACAKLI olduğu. Tespit, değerlendirme ve Kanaatine varılmış olmakla birlikte…” rapor edilmiştir.
Bilirkişiden alınan 15/03/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;”… Tarafların Cari Hesap olarak MUTABIK oldukları ve Davacının takip tarihi (26.10.2021) itibari ile 30.000,21 TL’a DAVALI taraftan ALACAKLI olduğu. Davacının takip öncesi TTK’ nun 1530. Maddesi hükmü göz önünde bulundurularak yaptığım hesaplamada “Takip Öncesi Faiz” Alacağının 4.179,83 TL olacağı Tespit, değerlendirme ve Kanaatine varılmış olmakla birlikte…” rapor edilmiştir.
Malın teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını ispatı için yeterli olmayıp, alacağın varlığının başka delillerle alacaklı tarafından ispatlanması gerekir. Takibe ve davaya konu faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olması halinde veya davalının bağlı olduğu vergi dairesi müdürlüğüne BA formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların/hizmetin davalıya teslim edildiğinin/verildiğinin kabulü gerekir. (Emsal: Yargıtay 19. HD’ nin 2015/12329 E., 2016/6138 K. ve 2014/11846-15110 E.K. sayılı ilamı)
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı arasında süregelen bir ticari ilişkinin bulunduğunun tarafların kabulünde olduğu, davacı tarafça tanzim edilen b faturaların ödenmediği iddia edilerek davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebiyle iş bu davanın açılmış olduğu; takibin ve davanın cari hesaptan kaynaklanıyor olması nedeniyle tarafların ticari defter ve kayıtlarının ispat hususunda önem arz ettiği, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda tanzim edilen ve mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; davacı tarafından düzenlenen takibe dayanak fatura hem davacı hemde davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının faturaya konu malların bir kısmının kendisine teslim edilmediği savunmasının faturanın ticari defterine kaydedilmiş olması nedeniyle dinlenemeyeceği, her iki şirketin de 16.02.2021 tarihinde mutabık oldukları ve davacı şirketin 30.000,21 TL alacağının bulunduğu, davalının mutabık kalınan miktarı ödediğine ilişkin savunmada bulunmadığı gibi ödemeye ilişkin bir belge de sunamadığı, davalının yemin deliline de dayanmadığından yemin teklif edilmediği, davalının takip tarihinden önce temerrüte düşürülmemiş olması nedeniyle takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, mevcut faturaların vadeli fatura olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu sebeple davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne, alacağın cari hesaptan kaynaklanın likit bir alacak olması nedeniyle davacı lehine takdiren %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE, davalının … 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 30.000,16TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki şartlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine,
Alacağın %20’si olan 6.000,032TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.049,31TL harçtan peşin alınan 384,11TL’nin ve davacı tarafça icra dosyasına yatırılan 159,02TL harçların toplamı olan 543,13TL’nin mahsup edilerek bakiye 1.506,10TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin m.26 hükmüne göre Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red durumuna göre 74,90TL’sinden davacı tarafın, 1.245,10TL’sinden davalı tarafın sorumlu olması kaydı ile tahsili ve hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 543,13TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı gideri toplamı olan 602,43TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden davanın kısmen kabul edilen 30.000,16TL üzerinden hesaplanan yürürlükte bulunan AAÜT gereği takdir olunan 9.200,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden davanın kısmen red edilen 1.803,50TL üzerinden hesaplanan yürürlükte bulunan AAÜT gereği takdir olunan 1.803,50TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 57,50TL tebligat, posta gideri ile 1.550,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.607,50TL yargılama giderinden kabul ve red durumuna göre 1.516,30TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK.m.333 hükmü uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda davalı tarafın yokluğunda karar verildi. 07/03/2023
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır