Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/745 E. 2023/520 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/745 Esas
KARAR NO : 2023/520

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :14/12/2016
KARAR TARİHİ : 31/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
” olay tarihi olan 24/07/2016 günü saat 13:00 sıralarında … üzerinde müvekkilinin yaya olarak yürüdüğü sırada dava dışı …’nın … plakalı araç ile ters şeritten gelerek müvekkiline çarptığını, bu kazadan dolayı müvekkilinin malul kaldığını, tarafların olay sırasında şikayetlerinin olmaması nedeniyle soruşturma dosyasının takipsizlikle sonuçlandığını, kazaya sebebiyet veren aracın olay tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olduğunu belirterek HMK 107. Maddesine göre fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini…”
… tarihli ıslah dilekçesi özetle şöyledir:
“Her ne kadar 2.Ek bilirkişi raporunda da kusur yönünden dosyada bilgi belge olmadığı belirtilmiş ise de, mahkemenizce istinaf kaldırma ilamı doğrultusunda talimat yoluyla olay mahallinde keşif yapılmış ve kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporu düzenlenmiştir. Nitekim, dosyada mevcut trafik bilirkişisi raporunda davalı sürücünün asli ve tam kusurlu olduğu, müvekkil davacının ise herhangi bir kusurunun olmadığı belirtilmiştir. Diğer taraftan, aktüerya 2. Ek raporunda maddi tazminat hesabı yönünden gerekli hesaplamalar yapılmış ve davacının uğradığı trafik kazasına bağlı olarak geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı toplam 148.363,84 TL olarak belirlenmiştir. Her ne kadar, bilirkişi raporunun sonuç kısmında maddi hataya bağlı olarak sehven bir önceki ek raporda geçen miktar olan 127.936,22 TL yazılmış ise de, doğrusu söz konusu 2. Ek raporun 5. sayfasında belirlenen toplam maddi tazminat miktarı 148.363,84 TL’dir. Bu durumda, söz konusu maddi tazminat miktarı olan 148.363,84 TL’nin mahkemenizce re’sen dikkate alınmasını talep ediyor ve bu miktar üzerinden ıslah talebinde bulunuyoruz. Yapılan Aktüerya bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 2.Ek bilirkişi raporunda, trafik kazasına bağlı olarak meydana gelen yaralanma nedeni ile davacı müvekkil bakımından 7.926,15 TL Geçici İş Göremezlik Tazminatı ve 140.437,69 TL Sürekli İş Göremezlik Tazminatı olmak üzere toplam maddi tazminat miktarı 148.363,84 TL olarak hesap ve tespit edilmiştir. Buna göre, fazlaya ilişkin haklarımız ve İtiraz hakkımız saklı kalmak kaydı ile; dava dilekçesinde, maddi tazminat miktarının tam olarak bilinmemesi nedeniyle belirsiz alacak olarak açılan bu davada talep edilen 1.000,00 TL maddi tazminat miktarını 147.363,84 TL daha arttırarak toplam 148.363,84 TL tazminatın davalının temerrüde düştüğü tarih olan 07/12/2016’dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini…”
CEVAP;
Cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“Davacı tarafın ibraz ettiği deliller ve özellikle kaza tespit tutanağı tarafımıza tebliğ edilmemiştir. Bu nedenle belge suretleri ve delillerin tarafımıza tebliğini talep eder ve tebliğ edildiğinde cevap verme ve karşı delil ibraz etme hakkımızı saklı tutarız. Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli müvekkil şirket tarafından düzenlenmiş sigorta poliçesi bulunmamaktadır. Ekte sunulan tramer kayıtları ve müvekkil şirket nezdinde bulunan poliçeden de anlaşılacağı üzere müvekkil şirket tarafından tanzim edilen poliçe vadesi 24.03.2015 tarihinde sona ermiş olup kaza tarihini kapsayan poliçe … Sigorta tarafından tanzim edilmiştir. Dava konusu taleplerin … Sigorta A.Ş’ye yöneltilmesini…”
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava,trafik kazasından kaynaklanan maluliyet nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
24/03/2018 tarihli ATK raporu özetle şöyledir:
“… kızı 1964 doğumlu …’ın 24.07.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı tibia-fibula kırığı arızası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 XII (32a………..1)A%5 E cetveline göre:%6.0 (yüzdealtınoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur…”
05/09/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“Davacının 24.10.2014 tarihli kazasından dolayı uğramış olduğu zararların tazmini talebine ilişkin olarak;- Davacı adına hesaplanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının toplam 83.285,12 TL ve poliçe teminat üst limiti sınırlarında olduğu, – Söz konusu tutara 14.12.2016 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği…”
21/07/2023 tarihli bilirkişi ek raporunun beşinci sayfasında yer alan tablolar aşağıdaki şekildedir: ¸
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, 24.07.2016 tarihinde … plakalı aracın yaya olarak bulunan davacıya çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmaktadır. Söz konusu kaza neticesinde, kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre davacının %6 meslekte kazanma gücünü kaybettiği yukarıda belirtilen Adli Tıp Kurumu raporunda tespit edilmiş ve mahkememizce de bu tespite itibar edilmiştir. Kazanın meydana geldiği yere talimat yazılmak suretiyle alınan kusur raporunda davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. Ter yöne girmek suretiyle yayaya çarpan araç sürücüsünün tam kusurlu bulunması olaya uygun düştüğünden rapora karşı yapılan itirazlara itibar edilmemiştir. Davacının maluliyet durumu ve kazanın oluşumundaki kusur durumlarına göre aktüerya uzmanı tarafından yapılan hesaplama neticesinde, güncel asgari ücrete göre revize edilen 21.07.2023 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında 127.936,22 TL tazminat hesabı bildirilmiş ise de aynı raporun bir önceki sayfasında yer alan tablo ve açıklamalar kısmında toplam tazminatın 148.363,84TL olduğu gösterilmiştir. Yargılamanın 2016 yılından beri devam ettiği hususu da gözetilerek yeniden rapor alınmasına gerek görülmemiş; mahkememizce bir üst paragrafta paylaşılan tablo hükme esas alınmak suretiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın Kabulüne, 148.363,84TL maddi tazminatın 07/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 10.134,70TL karar harcından,532,50TL peşin harç ve ıslah harçların toplamının mahsubu ile geriye kalan 9.602,20TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden avukat asgari ücret tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca hesap olunan 23.738,21 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 29,20TL vekalet harcı gideri, 532,50TL peşin harç ve ıslah harcı toplamı,991,80TL keşif harcı, 2.940,00TL bilirkişi ücreti, 832,50TL tebligat, posta gideri, 562,00TL Adlı tıp faturası gideri olmak üzere toplam 5.888,00TL davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK.m.333 hükmü uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacının yüzüne karşı davalının yokluğunda karar verildi. 31/10/2023

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır