Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/710 E. 2023/34 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/710 Esas
KARAR NO : 2023/34

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2021
KARAR TARİHİ : 17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle :
“…19.12.2018 tarihli resmi gazetede yayımlanan 7155 sayılı kanun ile Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiş olup buna göre ticari davalarda, konusu belli bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulması dava şartı haline getirilmiştir. Tarafımızca cari hesaptan kaynaklı icra takibine karşı itirazın kaldırılması amacıyla İstanbul Arabuluculık Bürosu’na başvuruda bulunularak arabuluculuk süreci tarafımızca işletilmiş olup bu süreçte karşı taraf arabuluculuk görüşmelerine katılmamıştır. Bu husus arabuluculuk son tutanağında kayıt altına alınmış ve davacı yanın haksız ve mesnetsiz itirazının kaldırılması amacıyla işbu davayı açma zorunluluğumuz hasıl olmuştur.Müvekkil Şirket ile davalı/borçlu ile taşımaya ilişkin hizmet verilmiştir. Müvekkil şirket hizmet konusu edimini yerine getirmekle borcunu ifa etmiştir. Borçlu/davalıya verilen hizmet karşlığında Müvekkil Şirketçe ödemenin belli bir kısmı alınamamıştır. Edimini ifa etmeyen davalı borçlu bilinçli olarak müvekkilin haklı alacağına kavuşmasını engellemeye çalışmakta ve ortada likit bir alacak mevcut olmasına karşın icra takibine itiraz etmektedir. Her iki tarafın ticari defter ve kayıtları incelendiğinde müvekkilin alacağının haklılığı ortaya çıkacaktır. Müvekkil şirketin huzurdaki davaya ve icra takibine konu alacağı, davalı borçlu ile arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davalı takip borçlusunun kötü niyetli olarak takibe itiraz ederek durmasına yol açmak suretiyle müvekkilin alacağına kavuşmasını engellediği açıkça ortadadır. İşbu sebeplerle davalı borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir. Aşağıda sunacağımız kararlarla da görüleceği üzere Yargıtay’ın yerleşik içtihatları da bu yöndedir. İşbu Yargıtay içtihatları doğrultusunda davalı borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini arz ve talep etmekteyiz. Dava konusu icra takibi, davalı borçlunun haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi sonucunda herhangi bir teminata bağlı olmaksızın durdurulmuş olup müvekkilin haklı alacağına kavuşması engellenmiştir. Bunlara ek olarak; müvekkil şirketin haklı alacağına kavuşması daha da güçleşecek ve neredeyse imkansız hale gelecektir. Tüm bu sebeplerle öncelikle sayın mahkemeniz tarafından tensip zaptı ile birlikte davalı borçluya ait BA BS formlarının ilgili vergi dairesinden celbine ilişkin ara karar tesis edilmesini ve işbu ara kararın yerine getirilmesi akabinde ön inceleme duruşma günü beklenmeksizin celse arasında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması için inceleme günü verilmesini talep etmekteyiz. Davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline ve takibin takip tarihi itibariyle işleyecek faiz, vekalet ücreti ve tüm ferileri ile birlikte devamına, Davalı aleyhine alacağın %20’Sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, Arabuluculuk son tutanağında görüleceği üzere karşı taraf arabuluculuk görüşmesine katılım sağlamadığından Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına, karar verilmesini…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
GEREKÇE:
İcra dosyası celp edilip özetle şöyledir:
“… 18. İcra Dairesi … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibi ile 2.746,37 TL Asıl alacak tutarındaki toplam alacağın icra gideri, vek.ücr.ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek(2.746,37 TL yıllık %19,50 Avans Faizi) faiz ile takip başlatılmıştır…”
01/11/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“…Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, cari hesaba dayalı olarak çalıştıkları, Davacı tarafından verilen hizmet ardından taşınan gönderiler için düzenlenen faturaların tebliğine ilişkin belge paylaşılmamıştır ancak davacının kendisi zaten kargo firması olması sebebi ile bu durumun hayatın olağan akışına uygun olduğu değerlendirilmektedir. Ancak, teslim edilen faturaların üzerinde teslim alındığına ilişkin isim, imza vb. bir işaret bulunmadığı, dava dosyası içerisinde celp edilmiş olan BA/BS formlarında ise düzenlenen faturaların 5.000.-TL beyan sınırı altında olması sebebi ile Maliye Bakanlığı’na bildirilmediği anlaşılmaktadır.Davacı şirket tarafından ibraz edilen yasal defterlerde davalının takip tarihi olan 24.09.2019 tarihinde 2.746,37.-TL borçlu olduğu, bu tarih sonrası yapılan bir ödemenin varlığına rastlanmamış olup; takdir Sayın Mahkemenize aittir…”
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacının takip tarihi itibarıyla takip bedeli kadar alacaklı olduğuna ilişkin iddiasını alacağa dayanak olarak gösterdiği e-arşiv faturası ve ticari defter kayıtları ile ortaya koyduğu, bilirkişi raporlarının davacının iddiasını destekler mahiyette olduğu, faiz talebinin alacağın türü ve dosya kapsamına uygun düştüğü, takip talebine konu edilen alacağın miktar itibarıyla hesaplanabilir olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davaya konu edilen icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair koşullarının somut dosya bağlamında mevcut bulunduğu değerlendirilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜNE,
… 18. İcra Dairesinin …esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına,
Alacağın %20 si olan 549,27- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 187,60-TL harçtan toplam yatan 73,03-TL (peşin alınan harç/icraya yatan peşin harç) mahsubu ile bakiye 114,57-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 2.746,35 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı yargılama gideri 127,10-TL ilk harç ve masraflar ile 894,50-TL (posta/tebligat/bilirkişi) olmak üzere toplam 1.021,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Davacının yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda miktar itibarıyla kesin olarak karar verildi.17/01/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır