Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/586 E. 2022/505 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/586 Esas
KARAR NO : 2022/505

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/04/2011
KARAR TARİHİ : 15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
“….Davacı müvekkilinin Wolkwagen marka 2010 model ticari aracı 02/04/2010 tarihinde davalılardan …’den satın aldığını, …’in diğer davalı …’in … bayisi olduğunu, aracın … plaka ile müvekkili adına trafikte kayıtlı olduğunu ve 08/04/2010 tarihinde trafiğe çıktığını, 11/07/2010 günü aracın seyir halinde iken birden çekişten düşüp göstergelerinin ikaz verdiğini, …de bulunan servise uğradıklarında, aracın dijital beyni sıfırlanarak bu bakımın kendilerini götürüp getireceğini daha sonra servise getirmelerinin söylendiğini, müvekkilinin aracı 12/10/2010 tarihinde 15.000 bakımı için götürdüğünde “binde bir görülebilecek bir arızanın kendilerine denk geldiğini, araçta üretim hatası olduğunu, VGR basınç valfi ve salıncakların arızalı olduğunun söylenerek arızanın giderilmeye çalışıldığını, ancak henüz 200 metre gidemeden aracın tekrar yolda kaldığını, üst üste meydana gelen bu arızalar sebebiyle müvekkilinin aracından gerekli verimi alamadığını, sürekli şehirler arası servise çıkan müvekkilinin tekrar sorun yaşayabileceği nedeniyle huzursuz olduğunu, aracın bugüne kadar 16 kez servise gitmiş olmasına rağmen arızalarının halen giderilemediğini, bu nedenlerle öncelikle aracın satış bedeli olan 53.750,00 TL’nin temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini veya aynı model ve nitelikteki bir araç ile değiştirilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara yüklenmesini talep ve dava etmiştir…”
CEVAP:
Davalı … vekilinin cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“…Aracın ilk olarak servise 07/07/2010’da getirildiğini ve poyra bilyesinin değiştirildiğini, … valfinin de değişmesi gerektiğini ancak o an ellerinde bulunmadığından ve aracın kullanımına da engel olmadığından aracın davacıya teslim edildiğini, 12/07/2012 tarihinde … valfi takılarak bu arızanın da giderildiğini, bundan sonra davacının mekanik bir şikayetinin bulunmadığını, sürekli ses şikayetlerinin olduğunu, müşteri memnuniyeti açısından araçta arıza bulunmasa da ses şikayetleri nedeniyle camların değiştirildiğini ve ekstradan tavan kumaşı yapıldığını, araçta imalat hatası bulunmadığını, ancak davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir…”
Davalı … vekilinin cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“..Aracın ticari araç olması nedeniyle davanın genel mahkemede görülmesi gerektiğini, İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, ayıbın süresinde ihbar edilmeğini, araçta ürün kaynaklı ve giderilemeyen bir problem olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir…”
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ayıplı mal satışı nedeniyle bedel iadesi talebidir.
… 25. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.02.2016 tarihli ve … Esas, … Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir
Mahkeme gerekçesinde, davalı … San.Tic. Ltd. Şirketi’nden satın alınan ve garanti belgesine göre … Servis ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından garantilenen … plakalı taşıtın, alındığı tarihten itibaren, sürekli olarak çeşitli arızalar doğurduğu, defalarca servise gidilmesi ve onarılması bildirilmesine rağmen arızaların tekrarlandığı, bunun araç malikinin taşıttan yararlanmasını engellediği, sürekli tekrarlayan ve onarıldığı bildirilmesine rağmen yenilenen arızaların önceden bilinemeyeceği nedeniyle gizli ayıp niteliğinde olduğu, servis işlerinin davalı … Servis ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından bilindiği ihbarının yazılı bir şekilde yapılmamış olmasının ihbar yükümlüğünün yerine getirilmediği sonucu doğuramayacağı, kaldı ki; sürekli yenilenen ayıplar nedeniyle davacının böyle bir talepte bulunmak zorunda kaldığı, dolayısıyla; Borçlar Kanunu’nun 219. ve devam eden maddelerinde belirtilen satıştan dönme hakkının kullanımının mümkün olduğu davacının aracın iadesi ve bedelinin kendisine ödenme talebinin bu kapsamda kabul edilebilir bir talep olduğu sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bu karara karşı yapılan temyiz istemi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/2717 Esas ve 2021/1297 Karar sayılı tarafından kabul edilmiş ve dava konusu uyuşmazlıkta Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından bu karara uyulmuş ve dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
2011 yılından beri devam eden yargılamadaki temel uyuşmazlık noktası, aracın gizli ayıplı olup olmadığı ve bedel iadesi koşullarının oluşup oluşmadığından ibarettir.
26/08/2015 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“….Taşıtın onarımının uygun ve makul bir sürede gerçekleştirilememiş olması nedeni ile servis kusurunun mevcut olduğu, taşıtın gizli ayıplı olarak değerlendirilmesi için gerek ve yeter şartların oluşmuş bulunduğu, taşıtın muadili ile değişim veya bedel iadesinin satıcı ve distribütör firmanın müşterek sorumluluğunda olduğuna dair müşterek görüş sunulmuştur…”
Görevsiz mahkemece alınan bilirkişi raporunda yer verildiği ve yine mahkeme gerekçesinde detaylı olarak belirtildiği üzere, … plakalı ticari araç, satın alındğı tarihten itibaren kronik şekilde arıza çıkarmıştır. Bu durum servis kayıtları ve iş emirleriyle sabittir. Aracın gizli ayıplı olduğunun kabulü için yeterli koşullar bulunmakta olup bilirkişi heyeti de aynı yönde görüş bildirmiştir. Davacının her arıza sonucunda aracı yetkili servise götürerek tamir ettirdiği ancak sorunun düzelmediği, aracın her arıza uyarısı verdiğinde tamir edilmesinin davalıların TBK’nın 219. ve devamı maddeleri uyarınca sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı zira sıfır kilometre garantili bir araç alan davacının sürekli arızalarla karşılaşarak aracını tamire götürmek zorunda kalması o maldan beklenen faydayı azalttığı ve/veya ortadan kaldırdığı tartışmasızdır. Davacı, söz konusu aracı servise götürerek arıza bildiriminde bulunması yeterli olup, ayrıca ayıp ihbarında bulunmasına gerek olmadığı değerlendirilmektedir. Bu durumda, davacının satıcı ve distribütöre yönelttiği dava ile satıştan dönme hakkını kullanarak bedel iadesi isteminde bulunması talebi haklı görüldüğünden davanın kabulüne, taleple bağlılık ilkesi gereği aracın iade edildiği tarih olan 12/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 53.750,00-TL araç bedelinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN KABULÜNE, toplam 53.750,00-TL araç bedelinin 12/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 3.671,66-TL harçtan peşin alınan 917,91-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.753,75-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 7.787,50-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama gideri 1.094,16-TL (ilk harç ve masraflar/ıslah harcı) ile 2.273,00-TL (posta/tebligat/bilirkişi) olmak üzere toplam 3.367,16-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı taraflarca yapılan yargılama giderlerinin masrafı yapan davalılar üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/06/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza