Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/50 E. 2022/295 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/50 Esas
KARAR NO : 2022/295

DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 07/04/2022

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … …, …, …, … vekili tarafından mahkememizde açılan davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin uzun süre … bir üyesi olan davalı şirkete ait olan …’nde hekim olarak çalıştıklarını, müvekkillerinin ücretlerinin bir süre düzenli olarak ödendiğini ancak 2012 yılı sonlarında …’nun ekonomik sıkıntılar yaşamaya başladığını, bu sıkıntıların neticesi olarak müvekkilleri de dahil olmak üzere tüm çalışanların ücretlerinin geciktirildiğini, parça parça ödendiğini, ödemelerin düzensiz ve gecikmeli yapılmasının bir süre devam ettikten sonra 2013 yılının ortalarından itibaren hiç ödeme yapılmamaya başlandığını, 2014 yılında müvekkillerinin çalıştığı hastanenin faaliyetine belirsiz bir süre ile ara verildiğinin bildirilerek iş akitlerine son verildiğini, … 17. İş Mahkemesi’nin … E.K. Sayılı ve 26/10/2017 tarihli kararı ile müvekkili Dr. …’ın davalı şirketten yargılama gideri ve faizler hariç olmak üzere 28.699,75-TL kıdem tazminatı, 8.798,43-TL ihbar tazminatı ve 69.475,11-TL ücret alacağı olduğuna hükmedildiğini, mahkeme ilamına rağmen borçlu şirketin ödeme yapmamasından dolayı … 14. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin icra emirin tebliğ almasına rağmen henüz ödeme yapmadığını, müvekkilinin 10/04/2018 tarihi itibari ile yapılan dosya hesabı gereğince davalı şirketten 163.457,76-TL alacağı bulunduğunu, … 12. İş Mahkemesi’nin… E.K. Sayılı ve 07/03/2017 tarihli kararı ile müvekkili Dr. …’nun davalı şirketten yargılama gideri ve faizler hariç olmak üzere 40.498,33-TL kıdem tazminatı ve 123.926,60-TL ücret alacağı olduğuna hükmedildiğini, mahkeme ilamına rağmen müvekkiline borçlu şirket tarafından ödeme yapılmadığından … 14. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra emrinin borçlu şirkete tebliğine rağmen ilama dayalı alaacağın henüz ödenmediğini, müvekkilinin 10/04/2018 tarihi itibari ile yapılan dosya hesabına göre davalı şirketten 316.809,28-TL alacağı bulunduğunu, … 28. İş Mahkemesi’nin … E.K. Sayılı ve 21/12/2016 tarihli kararı ile müvekkili Dr. …’ın davalı şirketten 17.997,79-tL kıdem tazminatı, 32.837,37-TL ihbar tazminatı, 27.901,30-TL yıllık izin ücreti ve 192.863,20-TL ücret alacağı olduğuna hükmedildiğini, borçlu şirketin mahkeme ilamına rağmen müvekkiline ödeme yapmadığından … 14. İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra emrinin borçlu şirkete tebliğine rağmen ilama dayalı alacağın henüz ödenmediğini, müvekkilinin 10/04/2018 tarihi itibari ile yapılan dosya hesabına göre davalı şirketten 436.683,15-TL alacağı bulunduğunu, … 12. İş Mahkemesi’nin … E.K. Sayılı 01/12/2015 tarihli kararı ile müvekkili Dr. …’in davalı şirketten 9.654,43-TL kıdem tazminatı, 11.005,97-TL ihbar tazminatı ve 128.739,20-TL ücret alacağı olduğuna hükmedildiği, borçlu şirket tarafından mahkeme ilamına rağmen müvekkiline ödeme yapılmadığından … 29. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra emrinin borçlu şirkete 11/02/2016 tarihinde tebliğ edildiğini ancak ilama dayalı alacağın henüz ödenmediğini, müvekkilinin 20/04/2018 tarihi itibari ile yapılan dosya hesabına göre davalı şirketten 259.735,71-TL alacağı bulunduğunu, müvekkillerinin ilama dayalı alacaklarını icra emri tebliğine rağmen ödemeyen davalı şirketin mal kaçırabilmek amacıyla sahip olduğu hastane ruhsatını devretmek üzere anlaşma yaptığının duyulduğunu belirterek müvekkillerinin ilama dayalı alacaklarını, icra emriyle istenildiği halde ödemeyen davalı şirket hakkında iflas kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacıların her birinin işçilik alacakları olduğundan bahisle iş mahkemelerinde ayrı alacak davası açtıklarını ve bu davalarda verilen hükümlerin birbirlerinden farklı icra takiplerine konu edildiğini, dört farklı davacı tarafından dört farklı ilamlı icra takibi başlatıldığını ve icra emrinde belirtilen tutarların ödenmediğinden bahisle huzurdaki dava ile davalı müvekkili şirketin iflasının istendiğini ancak davacılar arasında zorunlu ya da ihtiyari dava arkadaşlığının söz konusu olmadığından dosyanın tefrikinin gerektiğini, icra ve iflas kanununun 160 maddesi uyarınca iflas avansı yatırılması için davacı yana kesin süre verilerek bu hususta ihtaratlı davetiye çıkartılmasının gerektiğini, müvekkili şirketin davacılara herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek davacılar arasında mecburi ya da ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmadığından aralarında bağlantı bulunmayan davanın tefrikine, dosyanın tefriki halinde davacıların her birinni davası farklı esasa kaydedileceğinden her bir davacının giderleri peşinen ve avans olarak yatırması için her birine ayrı ayrı kesin süre verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
13/06/2019 tarihli ara karar ile davacı …, … ve …’in davasının iş bu davadan tefrikine karar verilerek mahkememizin 2019/365 esas sırasına kayıt edilmiştir.
Dava, 2004 sayılı İİK’nun 177 maddesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılmış iflas talebine ilişkindir.
İİK 177 maddesinde “Aşağıdaki hallerde alacaklı evvelce takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflasını isteyebilir. 1 – Borçlunun malum yerleşim yeri olmaz, taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle kaçar, alacaklıların haklarını ihlal elen hileli muamelelerde bulunur veya bunlara teşebbüs eder yahut haciz yoliyle yapılan takip sırasında mallarını saklarsa; 2 – Borçlu ödemelerini tatil eylemiş bulunursa; 3 – 308 inci maddedeki hal varsa;(1) 4 – İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse Türkiye’de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılır. (Ek: 9/11/1988-3494/36 md.) Bu Kanunun 178 inci maddesinin ikinci fikrası burada da uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
İİK 177/son maddesi uyarınca İİK 178/2 ve İİK 166/2 maddesi gereğince Ticaret Sicil Gazetesi ve Türkiye genelinde yayınlanan trajı en yüksek 5 büyük gazetede iflas talebine ilişkin iş bu davanın açıldığı hususu ve duruşma günü ilan edilmiş olup, yukarıda adı yazılı müdahiller davalıdan alacaklı olduklarını öne sürerek davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
İİK 160 maddesi gereğince davacı tarafça iflas avansı mahkememiz veznesine yatırılmıştır.
Yargılama sonucunda mahkememizin 2018/361-2019/471 E.K. sayılı 13/06/2019 tarihli kararı ile
“…1-Davacı …’ın davasının kabulü ile … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı …A.Ş.’nin iflasına, 3-İflasın 13/06/2019 günü saat 14:13 itibari ile açılmasına, 4-İflasın açıldığının İstanbul İflas Müdürlüğü’ne ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere ile bildirilmesine, 5-İflas kararının iflas müdürlüğü tarafından ilanına, 6-İflas avansının iflas müdürlüğüne aktarılmasına…” karar verilmiş olup, kararın davalı vekili tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 2020/1352-326 E.K. sayılı 14/12/2020 tarihli ilamı ile “…İİK’nın 177/1.4 bendi uyarınca ilama dayalı alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse, alacaklının talebiyle, iflasa tabi borçlunun iflası istenebilir. Türkiye’de bir yerleşim yeri veya temsilcisi bulunan borçlunun iflas talebi üzerine dinlenmesi gerekir. İİK’nın 178/2 maddesi yollaması ile İİK’nın 166/2 maddesi uyarınca iflas talebi ilan edilmeli, ayrıca İİK’nın 181 maddesi yollaması ile İİK’nın 160 maddesi uyarınca mahkemece, ilk alacaklılar toplantısına kadar olan masraflar ile iflas kararının kanun yolları için gerekli bütün tebliğ masraflarının peşin verilmesi istenmelidir. Dosya kapsamından, … 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip sayılı dosyası ile, davacı alacaklı … tarafından borçlu davalı … Hizmeteri A.Ş aleyhine işçilik alacakları ile ilgili … 17. İş Mahkemesi’nin … E.K. sayılı 26/10/2017 tarihli ilamına dayanarak 28.699,75-TL kıdem tazminatı, 12.182,81-TL işlemiş faiz, 69.475,11-TL ücret alacağı, 3.631,28-TL işlemiş faiz, 8.798,43-TL ihbar tazminatı, 424,90-TL işlemiş faiz, 1.856,06-TL harç gideri, 19,68-TL işlemiş faiz, 488,35-TL yargılama gideri, 5,18-TL işlemiş faiz, 11.307,86-TL vekalet ücreti, 119,89-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 137.009,30-TL alacağın takibi için icra takibi başlatıldığı, icra emrinin ve dayanak belgelerin borçlu vekiline 14/12/2017 tarihinde usulünce tebliğ edildiği, borçlu tarafından takibe itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiği anlaşılmıştır. Ayrıca tefrik edilen dosyanın davacıları tarafından davalı aleyhine üç adet mahkeme ilamına dayalı üç ayrı icra takibi başlatıldığı takiplerin kesinleştiği, davacıların dört ayrı ilama dayalı kesinleşmiş takip tutarların ödenmediği iddiasıyla davaların birlikte açıldığı görülmüştür. HMK’nun 57. maddesi “Birden çok kişi, aşağıdaki hâllerde birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabilir. a) Davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması. b) Ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri. c) Davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması.” hükmünü; 58.maddesi ise “(1) İhtiyari dava arkadaşlığında, davalar birbirinden bağımsızdır. Dava arkadaşlarından her biri, diğerinden bağımsız olarak hareket eder” hükmünü içermektedir. HKM’nun 60.maddesi; “mecburi dava arkadaşları, ancak birlikte dava açabilir veya aleyhlerine de birlikte dava açılabilir. Bu tür dava arkadaşlığında, dava arkadaşları birlikte hareket etmek zorundadır. Ancak duruşmaya gelmiş olan dava arkadaşının yapmış oldukları usul işlemleri, usulüne uygun olarak davet edildiği halde duruşmaya gelmemiş olan dava arkadaşları bakımından da hüküm ifade eder” hükmünü içermektedir. Taraflar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmadığından davaların tefrikine karar verilmesi yerindedir. Ancak davalı şirketin ilama dayalı alacağı icra emrine rağmen ödemediği, takibin kesinleştiği, davacının iflas avansını ve gerekli masrafları yatırdığı, iflas talebinin İİK’nın 166/2 maddesinde öngörülen usulle ilan edildiği, borçlu şirket temsilcisinin dinlenmesi için davetiye ile tebliğ edildiği, davalı şirket yetkilisi borcu ödemek için süre talep ettiği ancak mahkemece verilen süreye rağmen borcun ödenmediği gerekçesiyle mahkemece, İİK’nın 177/1.4 bendi gereğince borçlu şirketin iflasına karar verilmiş ise de; dosyaların tefrikinden önce davalı şirket yetkilisi duruşmaya çağrıldığı, diğer tüm davacıların alacağının ödenmesi için süre verildiği, diğer davacıların alacaklarıyla birlikte ödenmediğinden iflas kararı verildiği görülmüştür. Yine davacı tarafın, davalının süre talebini kabul etmesi halinde bu süreden sonra ödeme yapılamaması durumunda, yeni bir depo emrinin hazırlanıp, davalı borçluya tebliği ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken daha önceki toplu hazırlanan depo emrine dayalı karar verilmiş olmasında usule uygun olmadığı, dolayısıyla usulüne uygun verilmiş bir depo kararı bulunmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle davacılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmadığından davaların ayrı görülmesi gerektiğinden dosyaların tefriki akabinde sadece davacı alacağı depo kararı çıkartılarak davacının alacağı ödenmediği takdirde davalı şirket hakkında iflas kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hukuka uygun bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 bendi gereğince esası incelemeden kararın kaldırılmasına, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine iadesine karar verilmiştir. H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı tarafın istinaf başvurusunun Kabulü İle … 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. …K. 13/06/2019 tarihli kararının HMK’nun 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA…” karar verilmiştir.
Mahkememizin 2018/1098-2021/883 E.K. sayılı kararı ile iş bu davanın davalısı olan … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı … Şirketi’nin iflasına, iflasın 30/12/2021 günü saat 14:16 itibari ile açılmasına karar verilmiş olduğu, kararın 18/02/2022 tarihinde kesinleşmiş olduğu, bu durumda iflas davasının konusuz kaldığı anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nun 331/1 maddesi gereğince davanın konusuz kalması halinde dava tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama gideri ve vekalet ücreti takdiri gerekmektedir. Somut olayda davacının … 17. İş Mahkemesi’nin… E.K. sayılı ilamı ile davalı şirketten alacaklı olduğu, anılan ilama dayalı olarak … 14. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasında ilamlı icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, mevcut delil durumuna göre davacının dava tarihi itibari ile davasında haklı olduğu kanaatine varıldığından davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin 2018/1098-2021/883 E.K. sayılı “… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı … Şirketi’nin iflasına, iflasın 30/12/2021 günü saat 14:16 itibari ile açılmasına” dair kararının 18/02/2022 tarihinde kesinleşmiş olması nedeni ile iş bu davada iflas talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-₺ maktu karar harcından peşin alınan 35,90-₺ harcın mahsubu ile bakiye 44,80-₺ bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 955,80-₺ ilan gideri, 274,20-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.230,00-₺ yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı vekili lehine hesaplanan 5.100,00-₺ maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili … ile müdahil …Bankası vekili … ile davalı müflis… A.Ş. İflas idaresi vekili Av. …’in yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/04/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza