Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/456 E. 2021/413 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/456 Esas
KARAR NO : 2021/413

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/07/2021
KARAR TARİHİ : 06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 04/07/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle : Davacı vekili 04/07/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’un davalı şirketin müşterisi olduğunu, trafikte adına kayıtlı olan … plaka sayılı aracın 30/11/2020 tarihinde tanzim edilen … nolu Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile davalı şirkette sigortalandığını, müvekkilinin davalı şirketten aldığı poliçenin süresinin 04/12/2020-04/12/2021 tarihleri arasını kapsadığını, şirketin … nolu poliçesi ile kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan müvekkiline ait … plaka sayılı aracın 14/04/2021 tarihinde gerçekleşen hırsızlık eylemi neticesinde fili meçhul kişilerce çalındığını, hırsızlık eylemenin gerçekleşmesi üzerine müvekkili tarafından aynı gün adli birimlere gerekli bildirimlerin yapıldığını, şikayetçi olunduğunu, bununla birlikte şirketi ile de irtibat kurulduğunu, hasar bildirim ve tazmin talebinde bulunulduğunu, bunun üzerine davacının beyan ve talebi üzerine şirketin aynı gün … nolu çalınma hasar dosyası oluşturduğunu, bu hususun müvekkile bildirilerek adli başvuru yapıldığına ilişkin evrakların hem mail yolu ile hem de tarafımızca belirtilen adrese kargolanmak suretiyle gönderilmesinin istendiğini, sonraki süreçte davalı şirket tarafından yönlendirildiğini iddia eden ve hırsızlık olayı ile ilgili araştırma yaptığını söyleyen İbrahim isimli emekli polis olduğunu beyan eden bir kişinin davacıyı aradığını, ardından hırsızlık eyleminin gerçekleştiği eve gelerek davacı ile görüştüğünü, yapılan bu görüşme sonunda bu kişinin davacından taleplerini içerir bir dilekçe aldığını ve araç anahtarının çalındığı ve müvekkilden telefonunun görüşme detayları ve konum bilgilerini talep ettiğini, ilk etapta kendisinden talep edilen hususların ne denli yersiz olduğunu, usul ve sayada karşılığı bulunmadığını, ve üstelik sigorta şartları ile de bu şekilde bir yükümlüğününü bulunmadığının farkında olmayan davacının servis sağlayıcı olan … Hizmetleri’ni aradığını, cevaben kendisine konuşma dökümlerini temin edebilmesinin mümkün olduğunu, lokasyon bilgilerinin temini için mahkeme kararının gerekli olduğu söylendiğini, müvekkili tarafından, … Hizmetleri’nce kendisine verilen cevap sigorta şirketi tarafından yollanan ve adının İbrahim olduğunu beyan eden kimseye aktarıldığını, bu sefer de bu kişinin müvekkiline telefonundan bir yere mesaj göndermesini ve telefonu kendisine vermesini istediğini, bu şekilde lokasyon bilgilerine kendisinin ulaşabileceğini beyan ettiğini müvekkilinin kendisinden istenen hususların hiçbir yasal dayanığının olmadığını, kendisini zan altında bırakmaya yönelik faaliyette bulunduğunun farkına vardığını, bu şekilde kendisine yardımcı olamayacağını söylediğini, sonraki süreçte davalı şirket tarafından yönlendirildiği beyanlıyla … nolu telefon hattının kullanan isminin … olduğunu beyan eden birinin davacıyı suçlayan şüpheli tavırlar sergilemesi üzerine davalı şirkete mail ve telefonla bu durumun iletildiğini, müvekkilinin mağduriyetinin tazmin edilmek suretiyle giderilmesini, 30 günlük sürenin tarihi olan 14/05/2021 tarihi itibariyle bahse konu aracın bulunamaması halinde müvekkiline ait çalınan aracın çalındığını rayiç değerinin ve çalındığı tarihte araç içerisinde bulunan özel eşya teminatı kapsamında teminat altında bulunan eşya bedellerinin ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, Kasko poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir
Davanın açıldığı mahkemenin uyuşmazlığın çözümü bakımından görevli olması HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olup bu husus aynı kanunun 115/1. maddesi uyarınca resen gözetilir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83.maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Tüm dosya kapsamı itibariyle davacı … ile davalı …Ş. Arasında genişletilmiş kasko sigortası sözleşmesi bulunduğu ve sigortalı aracın hususi araç olduğu, bu durumda tacir olmayan davacının bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin de tüketici işlemi olduğu ve davanın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, davaya bakmaya görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu anlaşılmakla görev dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı gerekçeli kararda belirtileceği üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK 114 ve 115/2. Maddesine göre davanın usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesi üzerine ve 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL (NÖBETÇİ) TÜKETİCİ MAHKEME’SİNE gönderilmesine,
3-Harç, ücret-i vekalet ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.06/07/2021

Katip …
☪e-imzalıdır.

Hakim …
☪e-imzalıdır.