Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/429 E. 2022/745 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/429 Esas
KARAR NO : 2022/745

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 23/06/2021
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle :
“…Müvekkil, Mütlis … ŞTİ. Bünyesinde 26/11/2013 tarihinden itibaren idari işler personeli olarak çalışmaya başlamıştır. Müvekkil çalıştığı süre boyunca hem … İNŞ. LTD. ŞTİ. …TİC.LTD. ŞTİ. işçisi gibi iş ilişkisi sürdürülmüştür. müvekkil görev tanımı kapsamında üzerine düşen tüm işleri her iki müflis firma personeli gibi gerçekleştirmiştir. Her ne kadar müflis …TİC, LTD, ŞTİ. Bünyesinde SGK kaydı bulunmasa da tüm çalışma süresi boyunca her iki firmanın tam zamanlı personeli olarak çalışmıştır. Ancak müvekkil hak ve alacaklarının ödenmesinden kaçınmak maksadıyla işverenler tarafından Sgek kaydı tek firma üzerinden bildirilmiştir. Müvekkil müflis firmalar bünyesinde çalışma süresi boyunca işverenin tüm talimatlarını yerine getirmiş ve çalışmasını sürdürmüştür. Ancak müflis … ŞTİ. Ve Müflis … TİC. LTD. ŞTİ. Tarafindan iş akdi haksız şekilde ve herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin 31/01/2019 – tarihinde feshedilmiştir. Müvekkile bazı evraklar sunulmuş ve işbu evrakları imzalaması halinde tüm hak ve alacaklarının ödeneceği bildirilmiştir. İşbu evraklarda müvekkil alacaklarının miktarı ve hesaplama yöntemi de mevcut olup, evrakların hem işçi müvekkil hem de müflis firmalar tarafından imzalanmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmamıştır. Akabinde hem …ŞTİ. Hakkında hem de … LTD. ŞTİ. Hakkında … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi …Esas sayılı dosyası üzerinden 02/10/2020 tarihinde iflas kararı verilmiştir…. ŞTİ.’nin iflas işlemleri … 2. İflas Dairesi …Esas, … TİC. LTD. ŞTİ.’nin iflas işlemleri ise … 3. İftas Dairesi…Esas sayılı dosyaları üzerinden yürütülmektedir. Müvekkil hak ve alacaklarının kabulü ve sıra cetveline kaydedilmesi hususunda 08/12/2020 tarihti dilekçemiz ile İtlas Masasına alacak kaydı talepli dilekçemizi ibraz etmiş bulunmaktayız. Ancak … 3. İflas Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası üzerinden tanzim edilen 09/06/2021 tarihli sıra cetveli ile alacak kaydı talebimiz haksız ve hukuka aykırı şekilde “sunulan ibranamelerin müflis …. Ltd. Şti’ye ait olmaması sebebiyle” reddedilmiştir. … 3. İflas Dairesi … Esas sayılı dosyası üzerinden verilen karar hukuka ve hakkaniyete olup müvekkil alacak kaydının kabulü ve sıra cetveline kaydedilmesi hususunda işbu davayı açma zorunluluğu hasil olmuştur. Müvekkilin tüm hak vc alacaklarından her iki firma, aralarında organik bağ bulunması sebebiyle müşterek ve müteselsil sorumludur. İşbu sebeple … 3. İflas Dairesinin 09/06/2021 tarihli kararı hukuka aykırıdır. Şöyle ki, Her iki firmanın ticaret sicilinde kayıtlı yasal adresi aynıdır. İşbu husus her iki firma arasında organik bağ olduğunun delilidir. Müflis…Ltd. Şti.’nin mersis sisteminde ve son tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde kayıtlı olan İşyeri adresi “… mahallesi …”‘dur. İşbu ilanda işyeri adresinin sonradan değiştirildiği açıktır. Müflis … Ltd. Şti.’nin mersis sisteminde ve son tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde kayıtlı olan adresi de “…”” Her iki firma işyeri adresi aynı adres olup, işbu husus organik bağı ortaya koymaktadır. Her iki firmanın *4100 hisse sahibi, yetkilisi ve müdürü aynı kişi olup, …’dur. Her iki firma iştigal alanları aynıdır. Bunun yanında her iki tirma iştigal alanları birbirini tamamlar mahiyettedir. Her iki firmanın kuruluş tarihlerinden bu yana personellerinin listesinin Sgk’dan celbini talep ederiz. Zira firmaların personelleri zaman zaman müflis … bünyesinde zaman zaman da yine aymı personeller Müflis … bünyesinde gösterilmiştir. Firmaların personellerinin Sek kaydı celp edildiğinde de organik bağ hususu ortaya çıkacaktır. Müflis firmalar arasındaki organik bağın en önemli kanıtı müvekkile imzalatılan evraklardır. işbu a evraklar arasında bulunan ibraname incelendiği takdirde hem müflis … ltd. şti.’nin kaşesi ve imzası hem de müflis … ltd. şti.’nin kaşesi ve imzası bulunmaktadır. İşçilik alacaklarından müşterek ve müteselsil sorumlu oldukları ve organik bağın mevcudiyetini işbu husus ortaya doğrudan koymaktadır. Ayrıca bu evraklar … 3. İflas Müdürlüğüne de alacak kaydı talepli dilekçemiz ekinde de sunulmuştur. Söz konusu ibranamenin müflis firmaya ait olmadığı gerekçesi ile alacak kaydı talebimiz reddedilmişse de bu husus gerçek dışıdır. Zira müflis Kartela firmasının kaşesi ve imzası ibranamecde yer almaktadır. Yargılama gideri ve vekalet ücretinin bu sebeple iflas masası üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekmektedir. Zira iflas masasına sunulan evraklardan alacağın varlığı ve müflisin sorumluluğu ortadadır. Müvekkil iş akdi haksız ve hukuka aykırı şekilde, herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin feshedilmiştir. Evrakları imzalaması halinde hak ve alacaklarının ödeneceği söylenmiştir. Ancak müvekkile herhangi bir ödeme yapılmamıştır. İşbu evraklar arasında hem müflis… ltd. şti.’nin kaşesi ve imzası hem de müflis …Ltd. şti.’nin kaşesi ve imzası bulunmaktadır. bu durum iflas masasına da sunulmuş ancak alacak talebimiz haksız ve hukuka aykırı şekilde reddedilmiştir. gerek dilekçemizde bahsettiğimiz diğer hususlar gerekse de iflas masasına sunduğumuz evraklardan müflis kartela firmasının da müşterek ve müteselsilen müvekkil hak ve alacaklarından sorumlu olduğu ortadadır. bu kapsamda net 26.181,50 tl kıdem tazminatı alacağımızın, net 8.003,59 tl ihbar tazminatı alacağımızın kabulüne karar verilerek, sıra cetveline kaydedilmesi yönünde hüküm tesis edilmesini sayın mahkemenizden talep ederiz.İcra ve iflas kanunu m.235/1 hükmü gereğine müvekkil toplam hak ve alacağı olan 15.082,58 tl yönünden ikinci alacaklılar toplantısına katılmamız yönünde tedbiren karar verilmesini, … 3. İflas Dairesi …Esas sayılı dosyası üzerinden haksız ve hukuka aykırı olarak verilen alacak kaydımızın reddine dair 09/06/2021 tarihli kararın kaldırılmasına, net 26.181,50 fl kıdem tazminatı alacağımızın, net 8.003,59 tl ihbar tazminatı olmak üzere toplam 34.185,09. tl alacağımızın kabulüne, sıra cetveline kaydedilmesine,Yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı İflas masası üzerinde bırakılmasına karar verilmesini…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesini özetle;
“…Müvekkil firma davacının işvereni olmadığından husumet itirazımız bulunmakta olup davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini arz ve talep ederiz. Davacının talebi işçi alacaklarına yöneliktir. Davacı dava dilekçesinde beyan ettiği üzere …Ltd. Şti. Firması bünyesinde çalışmıştır. Dolayısıyla huzurdaki davanın müvekkile karşı ikame edilmesi mümkün değildir. Davacı her ne kadar işveren şirket … ile müvekkil müflis firma …arasında organik bağ olduğunu iddia etse de söz konusu iddialar soyut ve mesnetsizdir. Açıklanan sebeplerle husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesini arz ve talep ederiz. Davacı işçinin iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandıracak şekilde sona erip ermediği hususu belirsizdir. Bu durum yargılama yapılmasını gerektirmektedir. İş sözleşmesinin davacının iradesi ile sonlandırılmış olması ihtimalinde işçinin kıdem tazminatı alma hakkı olmayacaktır. Kaldı ki asla alacağın varlığını kabul anlamına gelmemekle birlikte işçinin maaşı dikkate alındığında tazminat talepleri fahiş oranda olup bu sebeple de davanın reddine karar verilmelidir.Davacının iş akdi süresi ve almakta olduğu maaş gibi hesaplamaya esas unsurlar belirsizdir. Davacının hizmet akdinin kesintisiz olup olmadığı da tarafımızca bilinmemektedir. Dolayısıyla davacının taleplerinin doğruluğu bilirkişi incelemesi gerektirmektedir. SGK kayıtları celp edilerek davacının işe giriş-çıkış süreleri ve kesintisiz olarak çalıştığı süre tespit edilmelidir. Söz konusu belirsizlikler dolayısıyla davacının alacak kaydı talebinin kabulü mümkün değildir.Davacının talepleri soyut istemlerden ibaret olduğundan Bilirkişi incelemesi gerekmektedir. Sırf bu sebeple dahi davacının alacak kaydı talebinin kabulü mümkün değildir. sayın mahkemenizin takdirinin talep ve davaya konu ücret alacaklarının varlığı yönünde oluşması halinde ise, dava tarihinden itibaren geriye doğru 5 yılın dışında kalan döneme ait bütün ücret alacakları zamanaşımına uğramakla, anılan döneme ait ücret alacağı taleplerinin zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmelidir.Sonuç olarak davacının, …Ltd. Şti. bünyesinde hizmet akdi ile çalışmış olması ve taleplerinin bilirkişi hesaplaması gerektirmesi sebebi ile alacak kaydı reddedilmiş olup bu hususta iflas masasının herhangi bir kusuru bulunmamaktadır. Davacının alacak miktarının bu aşamada net olarak belirlenememesi sebebi ile tedbiren ikinci alacaklılar toplantısına katılma isteminin reddi gerekmektedir.Haksız ve mesnetsiz olarak ikame edilen işbu davanın reddine, Davacı tarafın tedbiren ikinci alacaklılar toplantısına katılma isteminin reddine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini…” talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava,işçilik alacaklarından dolayı Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi ) istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık ise , müflis şirket ile …şirketi arasında organik bağ olup olmadığı, bu anlamda, müflis çalışanı olmayan davacı alacağının müflis masasına kayıt ve kabulüne ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı hususudur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/09/2021 tarih 2017/(22)9 -31 Esas 2021/1075 Karar sayılı ilamında ifade edildiği şekilde ” Uygulamada işverenler iş hukukundan doğan yükümlülüklerden kaçınmak için bazı durumlarda bir holding veya şirketler topluluğunda ya da bunların dışında kalan şirketlerde işçiler görünüşte bir şirketin işçisi olarak gösterilmektedir. Bu duruma engel olmak için tüzel kişilik perdesinin kaldırılması teorisi geliştirilmiştir. Borçlu şirketin yanında aynı ana şirkete bağlı bir kardeş şirketin sorumluluğuna gidilebilmesi tüzel kişilik perdesinin aralanması suretiyle mümkün olabilmektedir. Bu durum sadece ana ve kardeş şirket için değil, aynı zamanda grup veya holding sistemi içinde yer alan kardeş şirketler arasında da söz konusu olabilmektedir.
Tüzel kişilik perdesinin aralanması genellikle kardeş şirketler arasında söz konusu olduğundan, ana şirket ile kardeş şirket ve ortaklar arasındaki karmaşık ilişkiler zinciri net bir şekilde ortaya konulmalıdır. Bu noktada bu şirketlerin ekonomik anlamda bağımsız şirket vasfında olup olmadığının araştırılması büyük önem taşımaktadır. Çünkü kardeş şirketler arasında perdenin aralanması teorisine başvurabilmek için tek bir iktisadi işletmenin yürütüldüğü farklı faaliyetler için birbirinden bağımsız tüzel kişiliklerin kurulmuş olması gerekmektedir. Hukuken iki farklı tüzel kişilik gibi görünen bu şirketler aslında özdeştir, alacaklılardan mal kaçırmak ya da sorumluluktan kurtulmak amacıyla kötü niyetli olarak iki farklı tüzel kişilik gibi kurulmuştur. Ayrıca bunların üretim, pazarlama ve ihracat faaliyetleri birbirini tamamlayıcı nitelikte olup, şirketler aslında tek ve aynı iktisadi işletmeye vücut vermektedir (Öztek, S./Memiş, T.: Şirketler Hukuku ve İcra İflas Hukuku İlkeleri Karşısında Borçlu Şirketin Alacaklılarının Hakim Ortağa Karşı Korunması, Erol Ulusoy (Editör), I. Uluslararası Ticaret Hukuku Sempozyumu, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, İstanbul, 2008, s. 209).
Tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanmasına benzeyen bir başka kavram organik bağ kavramıdır. Tüzel kişilik perdesinin aralanmasında olduğu gibi organik bağ kavramında da bir tüzel kişinin borçlarından bir başka tüzel kişinin sorumluluğuna gidilmektedir. Bu hâliyle organik bağ kavramının da kaynağını TMK’nin 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı oluşturmaktadır (Öztek/Memiş, s. 210)
Şirketler arasında organik bağ olup olmadığı; şirketlerin adreslerinin aynı olması, ortaklık yapılarının ve yönetim kurullarının benzer olması veya temsilcilerinin aynı olması, faaliyet alanları, hisse devirleri, muvazaalı işlemler gibi hususlar ve somut olayın özellikleri de gözetilerek tespit edilebilir. Ancak tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanmasında her iki şirketin faaliyet alanı, ortaklık yapısı, ortakları gibi konularda öyle büyük ve derin bir kesişme vardır ki; bu şirketlerle iş yapan kişiler nezdinde iktisadi bir bütünlük içerisinde tek bir şirketle iş yapılıyor algısı oluşmaktadır.”
Yukarıda ifade edildiği üzere, organik bağın genel ve kapsayıcı bir tanımı bulunmamakla birlikte, her somut olayın özelliğine göre tespit edilmesi gerekir. Emsal Yargıtay kararlarında, şirketlerin ortaklarının aynı olması, şirketlerin iç içe geçmiş olarak ticari faaliyet yürütmeleri, firmalar arasında sıklıkla işçi geçişi olması, şirketin faaliyet konularının aynı olması gibi durumlarda şirketler arasında organik bağın bulunduğu kabul edilmektedir. Emsal Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 15.11.2016 Tarihli, 2016/29064 Esas, 2016/20166 Karar sayılı ilamında, tüzel kişilik perdesinin aralanması sureti ile gerçek işveren veya organik bağ içinde olan tüm işverenlerin sorumlu tutulması gerektiği, organik bağın ise şirketlerin adresleri, faaliyet alanları, ortakları ve temsilcilerinin aynı olmasından, aralarındaki hukuki ilişkilerin tespitinden anlaşılacağı, bu şirketler arasında bulunan organik bağ sebebiyle davalının da işçilik alacaklarından sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Kayıt kabul davalarında ispat yükü kural olarak hakkının tanınmasını isteyen davacı alacaklıda olur. Davacının, alacağının mevcudiyetini gerçek bir hukukî ilişkiye dayandığını, sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ve birbirini doğrulayan deliller ile ispatlaması gerekir.
İİK 235. maddesinde “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir. (1) 28/2/2018 tarihli ve 7101 sayılı Kanunun 11 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “297 nci maddenin son fıkrasına” ibaresi “302 nci maddenin altıncı fıkrasına” şeklinde değiştirilmiştir. İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar. Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir ve artanı da diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır. Dava basit yargılama usulü ile görülür. Ancak, itiraz alacağın esas veya miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoluyla icra mahkemesine arz olunur.” düzenlemesi yer almaktadır.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idaresinin kararı, sıra cetveli, tebligat ve ilana ilişkin belgeler getirtilip incelenmiştir. Müflisin iflâs tasfiye işlemlerinin … 3. İflas Dairesi’nin …iflas sayılı dosyasında yürütüldüğü, davacının, işçi ile işveren arasındaki ilişkiden kaynaklı alacağın rüçhanlı alacak olarak iflas masasına kaydedilmesi talebinde bulunduğu, 7 kayıt no’lu alacak kayıt talebinin iflas dairesince yargılamayı gerektirdiğinden reddine karar verildiği, kararın 09.06.2021 tarihinde davacıya elden tebliğ edildiği ve sıra cetvelinin… tarihinde … Gazetede, 11/06/2021 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, davacının talebinin haksız reddedildiği iddiası ile iflas masasına husumet yönelterek eldeki davayı 23/06/2021 tarihinde açtığı , iş bu davanın İİK md. 135 hükmüne göre 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacıya ilişkin SGK kayıtları celp edilmiş, davacı taraf delil ve belgeleri toplanmış, davalı iflas idaresine, davacıya ilişkin iş yeri dosyasının ve ilgili belgelerin gönderilmesi hususu tensip zaptı ile talep edilmiş ve … 3. İflas Dairesinin… İflas sayılı dosyasından iflas kararı,gazete ilanı,sıra cetveli, dava dışı … inşaat firması ile davacı arasında akdedilen iş sözleşmesi, başvuru dilekçesinin gönderildiği, SGK İstanbul İl Müdürlüğü tarafından davacıya ait hizmet dökümü cetvelinin dosyaya gönderildiği, incelenmesinde; davacının 26.11.2013-31.01.2019 tarihleri arasında dava dışı … inşaat isimli firmada sigorta kaydının bulunduğu, 31.01.2019 tarihli işten ayrılış bildirgesi verildiği,ayrılış sebebinin … (belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebeple bildirilmeden feshi ) olarak bildirildiği anlaşılmıştır.
Alacağın tespiti açısından dosya iş hukuku alanında uzman bilirkişiye tevdi edilmiş olup, 25/01/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir;”… Davacı nın, Müflis, … limitet Şirketi nin çalışanı olmadığından, Bu şirkete ait kayıt kabul işlemi yaptıramayacağı, Davacının diğer, … inşaat limited şirketinin işçisi olması nedeniyle, iflas dairesinin 2021-11 iflas dosyasın, 26.180,74 TL. Kıdem tazminatı, 16.496,8 TL. Faiz Ayrıca mükerrer olmamak kaydıyla, 9.435.20 TI.İflas tarihinden önceki bir yıl için işlemiş faiz 8.003.70 — TL ihbar tazminatı , kayıt kabulde, işlem yaptırabileceği, Ancak: Davalı şirket in hakim ortağı, ayrıca, Limited Şirket in de hakim ortağı olduğu gibi, İflas sonrası, iflas idaresine vermiş olduğu beyanda ve fiiliyatta, Müflis Şirket yetkilisi, … a, Nizamname madde 39 göre yapılan sorgulamada, işbu dava da İlişkilendirilen … firmasının, kendilerine ait olduğunu, … inşaat firması … nın taşeron firması olduğunun, çapraz kefaletlerden dolayı bu firmanın de iflas ettiğini beyan etmiştir. Sicil belgeleri ibraz edilmemiş olmasına rağmen, şirket yetkilisinin iflas idaresine verdiği beyanda Davalı şirketin, kefaletlerinden dolayı iflas ettiğini beyan etmekle, işbu davalı şirketin, Davacının çalıştığı … limitet şirketi nin de hakim ortağı olduğu anlaşılmaktadır. Bu yönü ile müşterek ve müteselsilsen sorumlu oldukları anlaşılmıştır. Sayın mahkemece uygun görülmesi halinde, çalışmakta olduğu … Ltd.şti. nin dışında, Davalı, … Şirketi, Adına, … / 3.İflas Dairesinin…. iflas dosyasında kayıt kabul yaptırılmasının, takdiri sayın mahkemeye aittir…” görüş bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; müflis şirket ile… şirketinin adreslerinin aynı olması, şirketlerin birbirini tamamlayan sektörde faaliyet göstermesi, şirketlerin iç içe geçmesi gibi faktörler birlikte değerlendirildiğinde müflis şirket ve … Limited şirketi arasında organik bağ bulunduğu, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin emsal ilamları uyarınca “işveren ile organik bağ içinde olan şirketler de isçi alacaklarından müteselsil olarak sorumlu” oldukları, mahkememizce hükme esas alınan ve denetlenebilir 25/01/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının 26.180,74 TL kıdem tazminatı, 8.003,70 TL ihbar tazminatı olmak üzere işçilik alacağının bulunduğu ve müflis şirketinde organik bağı bulunan şirketin çalışanı olan davacının işçilik alacağından sorumlu olduğu anlaşılmakla işçilik alacağının müflis şirketin iflas masasına kayıt ve kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacı …’nin … 3. İflas Müdürlüğü’nün …iflas sayılı dosyasındaki alacak nedeni ile 26.180,74-TL kıdem tazminatı, 8.003,70-TL ihbar tazminatı olmak üzere toplam 34.184,44-TL’nin davalı … Tic. Ltd. Şti’nin iflas masasına kayıt ve kabulüne,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 0,65 -TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.548,50-TL’den(posta/tebligat/bilirkişi) kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 1.548,47-TL ile 127,10-TL ilk harç ve masraflar olmak üzere 1.675,57-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın gerekçesinin tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süre içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/10/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza