Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/426 E. 2021/773 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/426 Esas
KARAR NO : 2021/773

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 22/06/2021
KARAR TARİHİ : 09/12/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili tarafından … 19. İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası kapsamında aleyhine ikamet etmiş olduğu alacak davasında davalı olan ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü bünyesinde …Tic. Ltd. Şti. unvanı ile yer alan şirket hakkında 08/06/2021 tarihli duruşmada ihya davası açılması yönünde ara karar oluşturulduğunu belirterek anılan davada taraf teşkilinin sağlanması için adı geçen şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 6102 sayılı TTK md. 32 ve Ticaret sicili Yönetmeliği md. 34 hükümleri çerçevesinde işlem yaptığını, tesis edilen re’sen terkin işlemlerinde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu sebeple müvekkilinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; 6102 sayılı Yasa’nın geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden terkin edilen şirketin ihyasına karar verilmesi istemine ilişkin olup, anılan madde uyarınca 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim ve limited şirketler 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dahilindeki şirketlere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Mahkememizce … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden ilgili şirketin sicil dosyası getirtilmiş incelenmesinde; … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı olan …Tic. Ltd. Şti.’nin 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. maddesine göre sicil kaydının 07/07/2014 tarihinde re’sen terkin edildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce … 19. İş Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmesinde davacı … tarafından davalılar…Şti. ve … aleyhine 28/02/2017 tarihinde tespit talepli dava açıldığı, anılan davada 08/12/2020 tarihli duruşmada alınan 5 nolu ara karar ile davacı tarafa …Şti.’yi davaya dahil etmek üzere süre verildiği, davacının 22/12/2020 tarihli dilekçesi ile anılan ara karar gereği … Ltd. Şti.’nin davalı olarak davaya dahil edilmesi talebinde bulunduğu, anılan davada 08/06/2021 tarihli duruşmada alınan 2 nolu ara karar ile davacı tarafa…Ltd. Şti. yönünden ihya davası açmak üzere süre verildiği, davacı tarafça 22/06/2021 tarihinde iş bu davanın açıldığı, yukarıda yazılı olduğu üzere sicilden terkin tarihi olan 07/07/2014 tarihinden iş bu davanın açıldığı 22/06/2021 tarihine kadar TTK’nun geçici 7. maddesinde ön görülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğu nedeni ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 114/2 ve 115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine,
2-Harç başlangıçta peşin alındığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili lehine takdir olunan 5.100,00-₺ maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2021

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza