Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/411 E. 2021/741 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/411 Esas
KARAR NO : 2021/741

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/06/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesine özetle: Müvekkili Sigorta Şirketi nezdinde mevcut … nolu…- Konut poliçesi ile 06.12.2018 / 06.12.2019 tarihleri arasında Sigortalı …’nun bulunduğu “…” adresinde bulunan konut Sigorta Poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığını, müvekkili şirket nezdinde sigortalı konutta, “013.05.2019 tarihinde, saat 19:00 civarı konutta ikamet eden kiracının evde bulunduğu sırada mutfakta bulunan … marka davlumbazın yanmaya başladığını görmesi üzerine yangına kendi imkanı ile müdahale ederek yangını söndürdüğünü ve ardından itfaiye ekiplerine haber verildiğini, konut içerisinde yapılan incelemede; kiracının erken müdahalesi sayesinde yangının sadece mutfak kısmında etkili olduğu, yangın raporu ile, yangının çıkış nedeni olarak … marka davlumbaz olduğunun belirtildiğini, müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı dairede, davalı kurum tarafından üretilen ve satışı yapılan klimadan çıkan yangın sebebiyle hasarın meydana geldiğini, meydana gelen bu hasarda, yangının çıkış nedeni olarak tespit edilen … marka davlumbaz olup, Müvekkili Sigorta Şirketi nezdinde sigortalının konutunda meydana gelen yangından davalı firmanın kusurlu olduğu tespit edildiği, dava konusu hasar sonucu yapılan başvuru neticesinde Müvekkil Şirket nezdinde … nolu hasar dosyası açıldığını, yapılan ekspertiz neticesinde, Müvekkili Sigorta Şirketi nezdinde sigortalı konutta meydana gelen toplam 6.850,00-TL hasar bedeli 30.09.2019 tarihinde ödenerek hasar tazmin edildiğini, Müvekkili Sigorta Şirketi nezdinde sigortalı yana yapılan hasar tazminat ödemesi nedeniyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472.maddesi gereği davalı kuruma rücu için başvuru yapıldığını, ancak davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, müvekkil şirket tarafından sigortalıya ödenmiş olan ve bakiye kalan hasar tazminatı bedelinin tahsili amacıyla … 24. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığının, başlatılan takip dosyasına davalı tarafından borca ve ferilerine haksız şekilde itirazda bulunarak icra takibi durdurduğunu, … Arabuluculuk Bürosu’nun … Büro Başvuru Numaralı dosyası ve … Arabuluculuk Dosyası ile 27.04.2021 tarihinde arabuluculuk sürecine başvuru yapıldığını, 11.05.2021 tarihinde gerçekleştirilen Arabuluculuk Toplantısı’nda davalı ile anlaşma sağlanamadığını, davalının dava konusu olaydan dolayı sorumluluğunun aşikar olmasına karşın aleyhine … 24. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine karşı herhangi bir haklı sebep göstermeksizin itiraz edilmiş olması davalı yanın iyi niyetli olmadığını davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmolunmasını, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile davalının … 24. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına karşı yaptığı tüm haksız itirazlarının iptali ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla takibin asıl alacak ve ferileri üzerinden devamına, davalının %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesine özetle;Davacı … Sigorta sigortalısı …’ya ait olan konutta çıkan yangının … marka davlumbazdan kaynaklandığını, yangın sonucu sigortalısına ödediği hasar bedelinin rücu için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptalini talep ettiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan incelemede, dava konusu yangının davlumbazdan kaynaklanmadığını mutfakta bulunan V yanma izleri, yargının ocağın bulunduğu kısımdan başladığının gösterdiğini, iş bu tespitlerin yer aldığı olay yeri inceleme raporunun dilekçede ekli olduğunu,dava konusu yangının … Marka davlumbazdan kaynaklandığına ilişkin ve kesin bir delil bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, yangın raporu, olay yerine yangın söndürüldükten sonra gelen itfaiye tarafından hazırlanmış olup, bu raporun yangının neden meydana geldiğinin izah edemediğini,teknik inceleme yapacak uzmanlığı bulunmayan itfaiye görevlilerin hazırladığı raporun bu konuda delil olarak kabul edilmemesinin mümkün olmadığını, davlumbaz üzerinde uzman bilirkişilerce teknik inceleme yapılmasının gerektiğini, davlumbazın sigortalılar tarafından hatalı kullanılıp kullanılmadığının ve konutun elektrik tesisatının uygun olup olmadığının da araştırılması gerektiğini, davlumbaza ait kullanma kılavuzunda da belirtildiği üzere davlumbazın doğrudan ana şebekeye bağlanması, üçlü prizle kullanılmaması gerektiğini, ürünün kullanma kılavuzunda bu bağlantının tüketiciler tarafından ehliyetli elektrikçilere yaptırılması gerektiği de açıkça belirtildiğinin, Davalı … Sigorta’nın sigortalısı …’nin halefi olarak dava açması sebebiyle, davanın bu kişinin dava açabileceği Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesini, dava konusu yangının … marka davlumbazdan kaynaklanmaması, ocak üzerinden başlaması ve davlumbaza sıçraması ve her halükarda davlumbazın elektrik bağlantısının hatalı yapılması sebebiyle ispatlanamayan davanın esastan reddine karar verilmesini, aksi halde icra inkar tazminatı talebinin reddine, faizin icra takibi tarihinden ve yasal faiz üzerinden hesaplanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin(arabuluculuk vekalet ücreti dahil) davacı … Sigorta’ya yüklenilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.3.1944 Tarihli E.37, K.9 sayılı kararı, “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklindedir.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesine göre, sigortacı, sigorta tazminatını ödedikten sonra, hukuken sigortalının yerine geçerek, sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal edeceği, sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacının, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilecektir. Bu durumda da, görevli mahkeme, sigortalı ile davalılar arasındaki ilişkinin hukuki içeriğine göre belirlenecektir. Dolayısıyla, huzurda görülen davanın Davacı … Sigorta A.Ş. sigortalısı …’ya halefiyete istinaden açıldığı, taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlığın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. ve devamı maddeleri uyarınca ticari iş mahiyetinde olmadığ davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle 6100 sayılı HMK.’nın 114/1(c) ve 115//2. maddeleri uyarınca göre usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesi üzerine 2 hafta içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Yargılama masraflarına ilişkin kararın HMK 331/2. maddesine göre yetkili ve görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesi üzerine 2 hafta içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılması yönünde karar ittihazına,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip
¸

Hakim
¸