Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/4 E. 2022/133 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/4 Esas
KARAR NO : 2022/133

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2021
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkili firma davalı firmadan alacaklı olduğunu, müvekkili firmanın ile davalıdan dilekçe ekinde yer alan 09.12.2019 ve 19.12.2019 tarihli iki adet sözleşme ve bu sözleşmeler gereğinin müvekkilince harfiyen ifası ile 12.02.2020 tarihinde kesilen… fatura tarihli ve 5.900,00 TL meblağlı ve aynı tarihli ve … fatura nolu ve 40.120,00 TL bedelli faturalardan kaynaklı alacaklı olduğunu, davalı hakkında … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı ilamsız takip dosyasına itiraz etmek sureti ile haklı takibatımızın durmasına sebep olduğunu, karşı yanın takipteki borca itirazının iptalinin gerektiğini, davalı hakkında ilamsız takibata girişilmesine karşın, hakkındaki takibe süresinde olacak şekilde emrine 27.11.2020 tarihinde yapılan kötüniyetle itiraz ile takibatı durmasına sebep olduğunu, borçlu tarafından açık şekilde kötü niyetli davranıldığını, icra dosyası tebliğ zarfından da anlaşılacağı üzere alacağa müsnet belgeler dahi davalı/borçluya tebliğ edilmesine rağmen “soyut borcu yoktur“ beyanından öte bir dayanak ifade etmeyen itirazda bulunulduğunu, ve istenilen avans (ticari) faiz haddi yasal olarak haklı ve %10,00 iken bu faiz haddine de yapılan itiraz pek açık şekilde alacağı akamete uğratmaya matuf kötü niyetli bir girişim olduğunu, zira müvekkili ile borçlu arasındaki ticari faaliyetten kaynaklı oluşan borcun ödenmemesi hali için istenen faiz oranı hukuka uygun olduğunu, haklarındaki takibe “borcumuz yoktur” içerikli basit, dayanaksız, delilsiz itirazlarda bulunarak takiplerin durmasına sebebiyet verilmesi müvekkili zararına sebebiyet verdiğini, davalının yukarıda arz ve izah edilenler dairesinde kötü niyetle hareket ediyor olmasının huzurda açılan dava ile anlaşılması muhakkak olup, müvekkil lehine alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere hesap ve taktir edilecek icra inkar tazminatına da mahkum edilmesini talep ettiklerini, bu halde muteriz yan iddiaları takibi geciktirmeye, alacağın tahsilini güç ve hatta imkansız kılmaya yönelik kabul edilmeli ve yasanın böylesi bir girişim için öngördüğü tazminata mahkum edilmesi de karşı açısından şüpheye hacet bırakmasızın gerekli görülmesini arabuluculuk yolu ile çözümlenemediğini, fazlaya dair takip ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile davalı borçlunun, … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E.Sayılı dosyası ile yürütülen takipte;
icra takibine konu alacağa ilişkin tüm itirazlarının iptaline, takibin, takip talebinde yazılı şartlarla aynen devamına, karşı yanın borca itirazının kötü niyetli olduğu açık olmakla dosyamız alacağının % 20’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili aleyhine mahkemede açılan dosya ile … 29. İcra Müdürlüğü‘nün … Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptali talep ve dava edildiğini, müvekkilinin davacı tarafa icra takibinde talep edildiği kadar borcu bulunmadığını, alacak likit değildir ve yargılamayı gerektirdiğini, müvekkilinin talep edildiği kadar borcu bulunmadığı ortaya çıkacağını, davacı şirket sözleşme ile üstlendiği işi sözleşmeye uygun olarak yerine getirmediğini, bu sebeple, davacının edimini ifa ettiğine dair ispat yükü kendisine ait olup hakediş tutanaklarının yetkilendirilen kişiler tarafından imzalandığını ve sözleşme ile üstlenilen işi yaptığını ispat etmek zorunda olduğunu, asla kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının, müvekkili şirkete fatura edebileceği bir işin varlığının söz konusu olması halinde mevcut fatura bedeli kadar iş yapılıp yapılmadığını işin süresinde ve ayıptan ari yapılıp yapılmadığının tespiti ile taraflar arasındaki alacak -borç miktarının bu hususa göre belirlenmesinin gerektiğini, davacı tarafından haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline, müvekkili lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akledilen sözleşme nedeniyle düzenlenen fatura alacağının davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vakii itirazın İİK.m.67 hükmü doğrultusunda iptali talebidir.
Mahkememizce icra dosyasının UYAP suretinin celp edilip incelenmesinde; Fazlaya dair takip ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davalı borçlunun
… 29. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile yürütülen takipte İcra takibine konu alacağa ilişkin tüm itirazlarının iptaline, takibin, takip talebinde yazılı şartlarla aynen devamına, karşı yanın borca itirazının kötü niyetli olması sebebi ile dosya alacağının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı yana tahmili talep etmiştir.
Tarafların ticari defterleri ile dosya kapsamı üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmek üzere dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir. Belirlenen inceleme günü davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ve verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerin sunulmaması halinde ibrazdan kaçınmış sayılacağı ve dosya kapsamına göre karar verileceği ihtar edilmiş, davalı taraf inceleme gününde ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Bilirkişi davacı tarafın ticari defterleri ile dosya kapsamı üzerinde yaptığı inceleme neticesinde sunduğu raporunda özetle; Davacının incelemeye sunulan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunu, defterlerde davalı ile ticari ilişkinin kayıtlı olduğunu, davalı şirketin inceleme için ticari defterlerini ibraz etmediğini, taraflar arasında imzalanan 09/12/2019 tarihli ve 9/12/2019 tarihli sözleşmelerdeki işlerin davacı tarafından yerine getirildiğine ilişkin … numaralı ve … numaralı davacı şirket değerleme raporları bulunduğunu, davaya konu icra takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 46.020,00-TL asıl alacak bakiyesi bulunduğu kanaatine vardığına..”dair görüş bildirmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi uyarınca Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Kanunun 219. maddesi uyarınca taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar.
İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmi bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir (HMK 220/1). Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkar eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir (HMK 220/3).
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir ancak sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri mezkur kanunda belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. maddesi gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunun kabul edilmesi gerekir. Bu açıklamalar doğrultusunda, davalı taraf usulüne uygun ihtarata rağmen ticari defterlerini sunmadığından Mahkememizce davacının usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtlara itibar edilerek, aralarındaki ticari alışveriş nedeniyle takip tarihi itibariyle davalıdan 46.020,00 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, takibin aynı şartlarla imzası inkar edilmeyen sözleşmede belirlenen şekli ile devamına, itiraz haksız ve alacak likit olduğundan davacı lehine hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
DAVANIN KABULÜNE;
1-Davalının … 29. İcra Dairesi’nin…E.sayılı dosyasına itirazının iptali ile takibin aynı şartlarda devamına,
– Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hüküm altına alınan alacağın %20’ı üzerinden hesaplanan 9.204,00TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 3.143,62-TL harçtan peşin alınan 555,81-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.587,81-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 6.782,60-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan ****TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 1.120,50-TL (posta/tebligat/bilirkişi) ile 623,61-TL ilk harç ve masraflar olmak üzere toplam 1.744,11-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-₺ arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere vekillerin huzurunda karar verildi. 01/03/2022

Katip … Hakim …
E-imza E-imza