Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/378 E. 2021/387 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/378 Esas
KARAR NO : 2021/387

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz)
DAVA TARİHİ : 02/06/2021
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Mahkememizin 2019/599 esas sayılı dosyasının 24/02/2021 tarihli 3 nolu ara kararıyla yukarıda yazılı davacılar hakkında tefrik kararı verilerek mahkememiz son esasına kaydı yapılmasına karar verilmiş ve mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: İcra İflas Yasasının 223/1 maddesi gereğince iflas idare memurlarından ikisinin katılımı ile düzenlenen sıra cetvelinin hukuken geçerli olmadığını, iflas idare organı teşekkül etmeden İİK nun 223/3’ün uygulanması hukuki ve yasal olmadığını, davacılara tebliğ edilen kararlar da açıkça iflas idare memurlarından birinin katılmadığının belli olduğunu, davacılar adına yaptıkları alacak kaydı talepleri ilama dayandığını, ret kararında idare memurları tarafından da kabul edilmediğini, ancak ilam veya başkaca ispatlayıcı belge ibraz edilmediği gerekçesi ile alacağa red kararı verildiğini, davacılar tarafından iflas açılmasına takiben davacıların alacakları için ilamlı takipte bulundukları … 9, 10 ve 11. İcra Müdürlüklerine başvurularak düzenledikleri belgeleri iflas müdürlüğüne gönderdiklerini, iflas masasına sunulan belgeler incelendiğinde iflas masasınca ilgili icra ve iflas müdürlüklerine gönderilen yazıların değerlendirilmesinde taleplerinin ilamlı takip olduğunun açık olduğu, iflas maması mevcudiyetine sağlayan iflas kararını talep eden işçi alacaklarını ilamlı Kanun Koyucunun medeni yasada köklenmiş olan temel anlayışı olan “bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz” şeklinde belirtildiğini, iflas mamasını oluşturan karar, davacıların da içinde bulunduğu işçilerin alacakları nedeniyle 2001 yılından bu yana devam eden davalar ve icra takiplerinden sonuç alınamaması üzerine 2008 yılında işçi avukatlarının birlikte açtıkları iflas davasının görüldüğü … 13.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile 02/07/2014 tarihinde verildiğini, iflas idaresi memurları oluşturdukları sıra cetveli ve ret – kabul kararları ile hakkın kötüye kullanılmasının kötü bir örneği olduğunu, bu nedenle taleplerinin kabulü ile alacaklılar toplantısı yapılması yönünde karar ve bu toplantıda temsil edilmesi taleplerinin bulunduğunu, bu nedenlerle öncelikle İİK nun 223/1 maddesi gereğince iflas idare memurlarınından ikisinin katılımı ile düzenlenen sıra cetvelinin hukuken geçerli olmadığının tespiti ile iptaline karar verilmesini, davacılardan…, …,…, …, …, …,…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …ve …’ün sıra cetveline kayıt ve kabulünü, sıra cetvelinin yeniden düzenlenmesi talepleri ile ilgili olarak alacaklılar toplantısına katılmaları yönünde karar verilmesini, İİK nun 206. Maddesi ve 4949 sayılı kanunla yapılan değişiklik ile getirilen hükümlerin anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu hususundaki iddilaranın incelenmesi amacıyla anayasanın 152. Maddesi gereğince dava dosyasının Anayasa Mahkemesine gönderilmesi ve davanın yüksek mahkemenin incelenmesinin sonuna kadar geri bırakılması yönünde karar verilmesini, davalılar … Bankası AŞ, … Muhakemet Müdürlüğü,…Vergi Dairesi, … Belediyesi, … Bankası AŞ, … Muhakemat Müdürlüğü, … Bankası AŞ, … Bankası AŞ ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı , … Gümrük Müdürlüğünün alacaklarına dayanak yaptıkları kredi sözleşmeleri, işlemler ve belgelerin mahkememizce resen seçilecek konusunda yetkin hesap uzmanı, bankacı, borçlar ve icra hukukçularından oluşan beş kişilik bilirkişi heyetince incelenerek rapor verilmesini, bu rapora istinaden iflas idaresinin alacak ve sıra kaydının iptali yönünde karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Müflis… AŞ İflas İdaresini temsilen İflas İdare Memuru …’in 04/08/2015 havale tarihli davaya cevap dilekçesinde; öncelikle dava görevli olmayan mahkemede açıldığını ve dava dilekçesinin içeriği bir bütün olarak incelendiğinde esasen davanın bir kayıt kabul ve kayıt terkin davası değil, sıra cetveli düzenlenmesine karşı şikayet niteliğinde olduğunu, bu nedenlerle öncelikle görevsizlik kararı verilerek dosyanın İcra Hukuk Mahkemesi görevi alanında bir dava olduğundan görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı Hazine … Muhakemat Müdürlüğü vekilinin davaya cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle dava konu ve nedeni nazara alındığında sıra cetveline itiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoluyla İcra Mahkemesine başvurulması gereği gözetilerek huzurdaki davanın görev nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiş, sonuç olarak ise haksız davanın görev, dava dilekçesinin usule aykırılığı, husumet, süre yönleriyle reddini talep etmiştir.
Davalı … AŞ vekilinin davaya cevap dilekçesinde özetle, sonuç olarak öncelikle usuli (görev, husumet, hak düşürücü süre vb), itirazlarının kabulünü, davanın reddine karar verilmesini, davacıların haksız, hukuki mesnetten yoksun davanın esastan reddini talep etmiştir.
Davalı … Bankası AŞ vekilinin davaya cevap dilekçesinde özetle sonuç olarak; Mahkemenin görevli olmaması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesini, İİK nun 235 maddesi uyarınca 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle süre yönünden davanın reddine karar verilmesini, iş bu dava ile … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dava dosyası arasında bağlantı bulunduğundan her iki davanın HMK 166 maddesi uyarınca birleştirilmesine karar verilmesini, İİK nun 235 maddesi uyarınca iflas masasına kaydetmiş oldukları alacakları iflas idaresi tarafından reddedilmiş olan ve sınırlı ayni hak sahibi de olmayan davacıların davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Gümrük ve Ticaret Bakanlığı vekilinin 12/04/2016 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde reddedilen alacağın masaya kaydının mı talep edildiği, yoksa başka bir alacaklının alacağının esasına ve miktarına mı itiraz edildiği yada alacağın sırasına mı itiraz edildiğinin anlaşılamadığını, sırf iflas işlemlerinin sürümcemede kalması amacıyla açılan davanın reddini talep ettiklerini, ayrıca davacı tarafın iş bu taleplerine açılanacak davalar, davaların tarafları, dava açma süreleri, görevli mahkemeler ve yapılacak incelemelerin farklı hususlar olduğunu ve her biri ayrı yasal düzenlemelere tabi olduğunu, bu nedenle usul ve yasaya aykırı davanın reddi gerektiğini, sonuç olarak resen göz önüne alınacak hususlarla davanın reddini, vekalet ücreti ile yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Belediye Başkanlığı vekilinin 15/03/2014 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olan İflas müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan sıra cetveli usul ve yasaya uygun olduğunu, kendilerince verilen sıra da usul ve yasaya uygun olarak verildiğini, bu nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Davacılar vekili, müflis …A.Ş.’den olan işçilik alacacaklarını iflas masasına kayıt taleplerinin iflas idaresi tarafından reddedildiğini ileri sürerek iflas idare memurlarından ikisinin katılımı ile düzenlenen sıra cetvelinin hukuken geçerli olmadığının tesipiti ile iptaline karar verilmesi, müvekkillerinin sıra cetveline kayıt ve kabulü ile iflas idaresinin alacak ve sıra kaydının iptali yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava kayıt kabul ve terkin davasıdır. İflasta ‘Sıra Cetveline İtiraz’ İcra İflas Kanunu’nun 235. maddesinde düzenlenmiştir. Bu doğrultuda yargılamaya devam edilmekle, davacılardan…, , …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …’a duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olmasına rağmen duruşmaya katılmadıkları ve kendilerini vekil ile temsil ettirmedikleri anlaşılmakla, haklarında HMK 150.maddesi gereği düşme kararı verilmiş ve belirlenen süre içerisinde de dava yenilenmemekle bu davacılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacılar …, , …,…, …, …,…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … yönünden HMK 150/5 Maddesi gereği 11/11/2020 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının yukarıdaki yazılı davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Kendisini vekil ile temsil ettiren yukarıda belirtilen davalılar yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken- müteselsilen alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama masraflarının masrafı yapan davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.25/06/2021

Katip
E-İmza

Hakim
E-İmza