Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/361 E. 2022/957 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/361 Esas
KARAR NO : 2022/957

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2021
KARAR TARİHİ : 27/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle :
“…Müvekkilimiz ile davalı arasında ticari bir ilişki söz konusudur. Bu ticari ilişkiden kaynaklı mal ve hizmet alım satımları gerçeklemiş olup söz konusu işlemler sonucunda müvekkilimizin cari hesap alacağı doğmuştur. Bu satış ve hizmetlere istinaden davalı adına müvekkilimiz tarafından çeşitli faturalar düzenlenmiştir. Ancak söz konusu faturalar karşılığının 40.668,67 TL’lik kısmı vadesinde müvekkilimize ödenmemiş olup borçlu temerrüte düşmüştür.Müvekkilimiz tarafından ödenmeyen muaccel alacaklarının tahsili için davalı aleyhine … 27.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Konu takibe yetki, takip, alacak ve feriler açısından haksız olarak itiraz edilmiştir.Öncelikle borçlu tarafından yetkiye karşı yapılan itiraz hukuka aykırıdır, İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri takip açısından yetkilidir. Şöyle ki taraflar arasındaki kullanım ödüncü sözleşmesinin 7. Maddesinde ” Bu sözleşmeden doğacak her türlü ihtilaf ve anlaşmazlık durumunda İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkilidir” ibaresi yer almaktadır, tacir olan taraflar arasında yetki sözleşmesi yapılmış olup yetkili yer bu madde uyarınca İstanbul olarak belirlenmiştir bu nedenle borçlu tarafından yapılan yetki itirazı geçersizdir. Borca ve ferilerine karşı yapılan itirazların da geçersiz olduğu açıktır. Tarafımızca dosyaya sunulan faturalar ve mahkeme takdir ettiği halde müvekkilimize ait defterlerin incelenmesi ile takip tutarı açısından müvekkilin alacaklı sıfatını haiz olduğu görülecektir. İtirazın ardından … 27.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası kapsamında davalı borçlu ile uzlaşmak amacı ile 17/03/2021 tarihinde arabuluculuk başvurusu yapılmıştır. 05/04/2021 tarihinde yapılan arabuluculuk toplantısında arabuluculuk süreci olumsuz sonuçlanmıştır. davalının haksız ve dayanaktan yoksun itirazının iptali ile takibin devamına, ayrıca takibin haksız şekilde durmasına neden olan davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etme zarureti … 27.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,
Haksız itirazları ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine,
Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini…” dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
GEREKÇE:
İcra takibine vakii itirazın İİK.m.67 hükmü doğrultusunda iptali talebi mahiyetinde olduğu anlaşıldı.
İcra dosyası celp edilip özetle şöyledir.
“… 27. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 21.12.2020 tarihinde başlatılan takipte asıl alacak: 40.668,67 TL asıl alacağa ilişkin%13,75 avans faizi talebiyle takip başlattığı
davalı vekilinin borcun tamamına itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmaktadır.”
19/07/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“…Davacı şirket tarafından ibraz edilen yasal defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde yapılmış ve sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu görülmüştür. Davacı şirket yasal defterlerine göre davalı adına düzenlenen satış faturalarının en son 2019 yılında düzenlenmiş oldukları ve davalı tarafından bu tarihten sonra kısmi ödemeler yapılmış olduğu, yani buna göre borçtan haberdar olduğu, yapılan ödemeler de dikkate alındığında davalının söz konusu hizmeti ya da malı satın almadığının kabul edilemeyeceği, bu faturalar için iade faturası düzenlenemediği ya da yasal süresinde veya sonrasında itirazda bulunulmadığı, Davacının takip tarihi olan 21.12.2020 tarihinde davalıdan 40.668,67.-TL alacaklı olduğu, takip tarihinden itibaren faiz talep edebileceği…” dair görüş sunmuştur.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacının takip tarihi itibarıyla takip bedeli kadar alacaklı olduğuna ilişkin iddiasını alacağa dayanak olarak gösterdiği e-arşiv faturası, vergi beyannamesi, ticari defter kayıtları ile ortaya koyduğu, bilirkişi raporunun davacının iddiasını destekler mahiyette olduğu, faiz talebinin alacağın türü ve dosya kapsamına uygun düştüğü, takip talebine konu edilen alacağın miktar itibarıyla hesaplanabilir olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davaya konu edilen icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair koşullarının somut dosya bağlamında mevcut bulunduğu değerlendirilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜNE,
… 27. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasının davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına,
Alacağın %20 si olan 8.133,73-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 2.778,07-TL harçtan peşin alınan 491,18-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.286,89-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama gideri 558,98-TL ilk harç ve masraflar ile 1.060,60-TL (posta/tebligat/bilirkişi) olmak üzere toplam 1.619,58-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda karar verildi.27/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır