Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/157 E. 2022/13 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/157 Esas
KARAR NO : 2022/13

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/05/2017
KARAR TARİHİ : 19/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili İstanbul Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin resim sanatçısı olup halen … Üniversitesi bünyesinde elektronik sanat alanında eğitim gördüğünü, taraflar arasındaki anlaşmaya göre 150 cm çapındaki eserlerin her biri için ayrı ayrı 18.000,00 TL, 100 cm Çapındaki eserlerin herbiri için ise ayrı ayrı 12.000,00 TL satış fiyatı belirlendiğini, buna göre teslim edilen dört adet tablonun satımı için belirlenen toplam değerin 60.000,00 TL olup bedelin %50’sinin müvekkiline ödenmesinin kararlaştırıldığını, bu anlaşma üzerine müvekkilinin 2 adet 150 cm çapında, 2 adet 100 cm çapında toplam dört adet eseri satılması için 2015 yılının Kasım ayında davalıya teslim ettiğini, ancak aradan 1,5 yıllık süre geçmesine rağmen müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını ve eserlerin satılıp satılmadığı hususunda bilgi verilmediğini, müvekkilinin cayma hakkını kullanarak davalıya ihtarname gönderdiğini ancak ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, bunun üzerinde müvekkili tarafından davalı aleyhine … 3. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili İstanbul Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesi’ne sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya konu alacağın FSEK kapsamındaki hukuki ilişki kapsamında olmadığını, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen genel hükümler kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, mahkememizin görevsiz olduğunu, müvekkilinin davacı ile aralarında bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, davacının delilleri arasında mahkemeye sunduğu sözleşmeye dayanarak müvekkilinden 30.000 TL tutarında alacak talebinde bulunduğunu, bahsedilen sözleşmenin müvekkili tarafından dava konusu tabloların iadesi için davacıya uzlaşmak istemesi üzerine hazırlanan teklif metni olduğunu, bu teklif metnini davacının imzalamadığını, davacının temsilcisi …’ın teklifi reddetmesine rağmen müvekkili aleyhine haksız icra takibi başlatıldığından bahisle davanın reddine, müvekkili lehine alacak tutarının %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
… 3. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası, 30/01/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 30/11/2020 tarihli ek rapor, tarafların yazılı ve sözlü beyanları ile tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; sözleşmeden kaynaklı olarak davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK 67. madde uyarınca iptali talebine ilişkin iken yargılama sürecinde davalı tarafça sözleşmeye, takibe ve davaya konu tabloların satılmadığını beyan etmesi üzerine , dava alacak ( sözleşmeye konu tabloların iadesi ) talebine dönüşmüştür.
Dava; başlangıçta İstanbul Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesi’nde açılmış, … 2.Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesi’nin …Esas,… karar sayılı kararı ile dava hakkında görevsizlik kararı verilerek dosya İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmiştir.
… 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …Esas … Karar sayılı kararı ile davaya bakmaya görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş ve dosya mahkememize gönderilmiştir.
Yargılama süresinde iki ayrı mahkemece, davaya ilişkin olarak görevsizlik kararı verilmişse de, davadaki temel uyuşmazlığın konsinye sözleşmesinden kaynaklanıyor olması ve yine aynı taraflar arasında menfi tespit talepli ve konsinye sözleşmesinden kaynaklı davanın da … 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas – …Karar sayılı dosyasında karar bağlanmış olması hususları da gözetilerek davaya bakmaya görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmıştır.
… 3. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından , davalı aleyhine eserden kaynaklı olarak 30.000,00 TL nin ödenmesi talebiyle ilamsız icra takibi başlatılmış olduğu; ödeme emrinin davalıya 13/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği ve davalının da 13/01/2017 tarihinde takibe itirazı üzerine takibin durmuş olduğu anlaşılmıştır.
Yargılama sürecinde … 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce aldırılan 30/01/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacının dava konusu eserleri davalıya konsinye satış amacıyla teslim ettiği, davalının satış olmasa bile eserlerden en az bir tanesinin kendisine satış için yaptığı gayret ve masraflar karşılığında bırakılması gerektiğini iddia ettiği ancak taraflar arasında yazılı veya sözlü böyle bir anlaşma bulunduğunun ispatlanamadığı bu sektörde satış olmadığı takdirde ödeme yapıldığı veya eserlerinden birinin satıcıya bırakıldığına dair yerleşmiş teamül bulunmadığı kanaatiyle dava konusu eserlerin satış olmaması sebebi ile davacıya iade olunmasının takdirinin mahkemeye ait olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Davacı vekilinin kök rapora beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 30/11/2020 tarihli ek raporda özetle; eserlerin konsinye olarak bırakılmasının sözlü bir anlaşmaya dayandığını, yazılı bir sözleşmeye dayanmadığı; sanat piyasasının ve sanatçı-galerici ilişkisinin bir teamülü olarak eserleri iade etmek istemediği ve eserlerin galeriye ait olduğunu iddia ettiğinin anlaşıldığı, galerinin satış bedeli üzerinden %50 pay aldığını, sanatçıların arzu etmesi halinde ve anlaşmalı olarak söz konusu paylaşıma ek olarak istedikleri sayıda eser bağışlamalarının söz konusu olduğu ; eser bağışlama konusunda herhangi bir zorlamanın olmadığı; galeri ve sanatçı ortak etkinliklerinde yazılı ve sözlü anlaşma ile paylaşımın ne şekilde yapılacağını belirlemenin farklı yöntemleri olduğu, bu yöntemlerden hangisinin kullanılacağına ortak etkinliğe başlamadan önce karar verilmesi gerektiği, işbu davada bu hususlara dair yazılı bir belgeye rastlanmadığı; davacıya ait dört adet eserin herhangi bir etkinlik yapmaya gerek olmayacak şekilde konsinye olarak davalıya bırakıldığı anlaşıldığından ve önceki ortak etkinliklerinde sanatçıya ait eserlerin satış gelirini anlaştıkları oran ölçüsünde paylaştıkları ve bu paylaşıma dair herhangi bir uyuşmazlıktan söz etmediklerini ve o dönemdeki harcamaların gösterilmesinin yersiz olduğu ve eserlerin alıkonulmasının veya satıldıysa bedelinin ödenmemesinin yerleşmiş alışveriş teamüllerine uygun olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizin 02/06/2021 tarihli celsesinde; davalının uhdesinde bulunun dava konusu eserlerin ( 2 adet 100 cm 2 adet 150 cm çapında ) davacı tarafça bildirilecek tevdi mahallinde, davalı tarafça karşılanmak suretiyle teslim edilmesi için 1 aylık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde tabloların teslim edilmemesi halinde tabloların davalı tarafça satılmış olduğunun kabul edileceği hususu ihtar edilmiş, davacı tarafça bildirilen adresin davalı tarafa tebliğ edilmemiş olması nedeniyle mahkememizin 20/10/2021 tarihli celsesinde yine aynı yönde ihtarat yapılmış, davalı tarafça davaya konu tablolar davacı tarafa teslim edilmiş, davalı tarafın talebi üzerine yargılama sürecinde ve mahkememizce verilen karar kesinleşinceye kadar dava konusu tablolara ilişkin olarak ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı arasında, 2 adet 100 cm 2 adet 150 cm çapında olan tablolara ilişkin olarak konsinye sözleşmesi yapıldığı ve eserlerin bu sözleşme doğrultusunda satışlarının yapılması amacıyla davalı tarafa teslim edildiği hususlarının tarafların beyanları ile de sabit olduğu; taraflar arasındaki sözleşme uyarınca eserlerin satılması halinde satış bedelinin % 50 sinin davacıya ödeneceğinin kararlaştırıldığı; davacı tarafça, takibe ve davaya konu eserlerin satışına ilişkin olarak ödeme yapılmadığı belirtilerek davalı aleyhine … 3. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı; davalı tarafça borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve takibe itirazın kaldırılması amacıyla iş bu itirazın iptali davasının açıldığı; yargılama sürecinde davalı tarafça takibe konu eserlerin satışlarının yapılmadığı, bu sebeple davacı tarafa borçlarının bulunmadığının beyan edilmesi üzerine , davacı tarafça dosyaya sunulan beyan dilekçesi ile, tabloların satılmamış olduğunun anlaşılması nedeniyle başlangıçta itirazın iptali olarak belirtilen neticei-taleplerinin, alacak ( tabloların iadesi talebine ) dönüştürüldüğü beyan edildiği; yargılama sürecinde alınmış olan bilirkişi heyeti raporu ile de , davalı tarafın iddia ettiği şekilde, konsinye sözleşmesi ve teamül gereğince davalıya teslim edilen eserlerin bir kısmının sözleşme kapsamında davalıda kalacağına ilişkin bir teamülünde bulunmadığı, mahkememizin 02/06/2021 tarihli celsesinde ve 20/10/2021 tarihli celsesinde davalının uhdesinde bulunun dava konusu eserlerin ( 2 adet 100 cm 2 adet 150 cm çapında ) davacı tarafça bildirilecek tevdi mahalline, davalı tarafça masrafları karşılanmak suretiyle teslim edilmesi için 1 aylık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde tabloların teslim edilmemesi halinde tabloların davalı tarafça satılmış olduğunun kabul edileceği hususu ihtar edildiği ve davacıya ait oldukları dosya kapsamı ile sabit olan tablolar yargılama sürecinde davacı tarafa teslim edildiği anlaşılmakla başlangıçta itirazın iptali davası olarak açılan ve yargılama sürecinde alacak ( tabloların iadesi talebi) talebine dönüşen davanın ve takibin konusu tabloların teslim edilmiş olması nedeniyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davanın açılmasına davalı tarafça sebebiyet verilmiş olması nedeniyle davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 512,33-TL harçtan düşümü ile bakiye 431,63-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 5.100,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama masraflarının davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yapılan 512,33-TL peşin harç ile 520,00-TL tamamlama harcı ve 1.429,50-TL (posta/tebligat/bilirkişi ücreti) olmak üzere toplam 2.461,83-TL yargılama giderlerinin davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın gerekçesinin tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.19/01/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza