Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/119 E. 2023/29 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/119 Esas
KARAR NO : 2023/29

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle :
“…Davalı taraf ile müvekkil arasında çeşitli tarihlerde “…” imzalandığı, sözleşme gereğince davalı tarafa faturalı hatlar tanımlanarak davalı tarafın bu hatları aktif olarak kullandığı, ancak Davalı tarafın üzerine tanımlanan işbu hatların faturalarının ödemesini yapmadığı, bunun üzerine … 6. İcra Müdürlüğü … Dosyası ile takip başlatıldığı, borçlu tarafından takibe itiraz edildiği, yapılan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde anlaşmazlık tutanağı düzenlendiği, takibe yapılan itirazın haksızlığı bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağı, — tanımlanan hatların kullanımından borcu bulunduğu sabit olan borçlu tarafın borca ve ferilerine itiraz etmiş olmasının haksız ve kötü niyetli olduğu, bu nedenlerle itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesini isteme zorunluluğu doğduğu, itirazın iptali ile takibin devamına ve 9420 ‘dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini…” dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“… 2. Noterliğinin … yevmiye nolu … tarihli ihtamamesi ile Müvekkil şirketin 24.07.2017 tarihli sözleşme kapsamında …’den hizmet almakta iken bu sözleşmenin resinin sona erdiğini ve sözleşmenin yenilenmediğini, buna karşılık taraflarına cayma bedeli adı altında 8.264,93TL’lik fatura tutarına ve içeriğine itiraz ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin bitim tarihi olan 24.07.2019 tarihinden sonra sözleşmenin yenilenmeyeceğinin Davacı tarafa ancak son faturada Haziran ayında sözleşmenin bir ay öncesinden bildirim yapılmış olmasın rağmen son ay faturasına cayma bedeli yansıtıldığı, taraflar arasında yapılan sözleşmede — feshin 1 ay öncesinden bildirilmesi ibaresinin bulunduğu, sözleşmenin 24.07.2017 tarihli olup bir ay öncesinden bildirim yapılmış olduğu, fatura düzenleme tarihi 25 Haziran 2019 olan faturaya (25 Mayıs -25 Haziran dönemi ) cayma bedelinin yansıtılmasından açıkça anlaşıldığı, Müvekkilin cayma bildirimini 1 ay öncesinden yapmış olduğu, 25.05.2019 -24.06.2019 dönemini kapsayan toplu ödeme numarası … olan fatura içeriğindeki ücretlendirme detayları verilerek … ile yapılan sözleşmenin yenilemeyeceğini bildirdiği ve sözleşmeden doğan tüm borçlarını ödemiş olduğu, bu nedenlerle Müvekkil hakkında açılmış olan davanın reddine, haksız yapılan takip sebebiyle kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın *9620sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine…” talep etmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlığın davacının davalıdan … 6. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyasında takip tarihi itibariyle abonelik sözleşmesinden kaynaklı olarak alacaklı olup olmadığı, alacaklıysa alacağın miktarı konularında yoğunlaştığı, davanın davalının itirazının İİK.67.maddesine göre iptali davası ve %20 icra inkar tazminatı talebinden ibaret olduğu görüldü.
İcra dosyasının celp edilip incelenmesinde özetle şöyledir:
“… İcra Dosyası; Davacı taraf vekili vasıtası ile 11.10.2019 tarihinde … 6. İcra Müdürlüğünde Davalı aleyhine Merkezi Takip Sistemi üzerinden — … sayılı ödeme emri ile 8.305,97 TL asıl alacak, 1051,44 TL işlemiş yıllık faiz (9048) , 175,36 TL işlemiş faizin KDV’si, 68,20 TL işemiş faizin ÖİV olmak üzere toplam 9600,97 TL alacak için takip talebi oluşturulduğu ; Davalı Vekilinin 22.10.2019 tarihli dilekçe ile karşı tarafa hiçbir borcu bulunmadığından bahisle borcun tamamına ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür…”
22/09/2022 tarihli bilirkişi kök raporu özetle şöyledir:
“… Tablo-l dışında fatura kullanım . detaylarında görülen telefon numaralarına ait abonman sözleşmeleri ile Turkcell M2M Hat Kullanım Koşulları Taahhütnamesi ve Kontratlı İnternet Paketleri Kampanya Taahhütnamesi dışında diğer tarifelere ait taahhütnamelerin ve tarife bedellerinin dosyada olmadı Cayma bedeline ait hesaplama ayrıntılarının dosyada olmadığı, Faturaların kullanım detaylarında farklı bitiş tarihlerinde taahhütnamelerin olduğu, icra konusu 25.06.2019 tarihli 25 Mayıs-24 Haziran dönemine ait fatura zamanında 24.06.2019 tarihi itibariyle taahhütleri sonlanacak numaralar olmakla birlikte halen taahhüt süreleri devam eden numaralar olduğu ve bu numaralar için fesih talebi varsa cayma bedeli uygulanabileceği, Abone/Davalı tarafından hangi numaralarfesih talebinde bulunulduğunun belirtilmediği,fesih talebiyle ilgili ihtarnamenin temin edilemeriş olduğu, Davalı tarafın cevap dilekçesinde fesih talebini ilettiğini belirttiği ihtamamenin … Yevmiye no ve…tarihli olarak tekrar sorgulanması gerektiği, Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Tüketici Hakları Yönetmeliği’nin Taahhütlü Abonelikler başlığı altında Madde:12/5″Taahhüt bitiminden önce taahhüde aykırılığın oluşması halinde”,işletmecinin talep edeceği bedel, taahhüde aykırılığın oluştuğu döneme kadar; aboneye sağlanan indirimler ile cihaz veya diğer faydaların bedellerinin tahsil edilmemiş kısmının toplamı ile sınırlı kalmak zorundadır. Ancak, aboneden taahhüt kapsamında, taahhüde son verilmesinden taahhüt bitimine kadar olan dönem aralığında tahsil edileceği belirlenen bedellerin henüz tahakkuk etmemiş kısmının toplamının daha düşük olması halinde, düşük olan tutar esas alınır. Denilmekte olup, tarife ve kampanyalı taahhütname yapılmış telefon hatlarının süresinden önce iptali durumunda cayma bedeli uygulanmaktadır. Bu sebeple icra konusu faturada taahhütün süresinden önce sonlandırılmasından kaynaklanan ve *Diğer Ücretler” olarak yansıtılan bedelin Davacı tarafından talep edilmesinde sakınca olmadığı , cayma bedeli uygulanabileceği, Tüm bu değerlendirmeler sonucunda yukarıda bahsedilen eksik belge ve bilgilerin Davacı ve Davalı taraflarca Sayın Mahkemeye sunulması ve Heyetimizce incelenmesi sonrasında nihai değerlendirme yapılabileceği Davanın … 6 İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile 9.600,97 TL İtirazın iptali ve icra inkar davası olduğu, Davalı Ticari defterlerini açılış ve kapanışları niteliği taşıdığı, muhasebe tekniği açısından süresi içinde yaptırdığı defterlerin sahibi lehine delil hesapların birbirini doğruladı; Davalı defter ve belgelerinde dava konusu faturadan dolayı borcu olmadığı, Davacı defterlerini sunmadığından defterlerinde alacaklı olup olmadığının tespit edilemediği, Sayın Mahkeme dosya kapsamındaki 2 adet faturanın alacağı konusunda yeterli delil ettiği yönünde ise dosyadaki belgelere göre davacının asıl alacak, faiz ve ait KDV yönünden 9.585,65 TL alacaklı olduğu, faiz yönünden dava tarihinden tahsil tarihine kadar talep edebileceği…”dair görüş sunmuştur.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacının takip tarihi itibarıyla takip bedeli kadar alacaklı olduğuna ilişkin iddiasını alacağa dayanak olarak gösterdiği iletişim faturaları ile ortaya koyduğu, bilirkişi raporlarının davacının iddiasını destekler mahiyette olduğu, faiz talebinin alacağın türü ve dosya kapsamına uygun düştüğü, takip talebine konu edilen alacağın miktar itibarıyla hesaplanabilir olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davaya konu edilen icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, fazlaya ilişkin istem yönünden ise alacak iddiasının ispatlanamadığı, ödenmeyen kısım yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair koşullarının somut dosya bağlamında mevcut bulunduğu değerlendirilmiş ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 9.585,65-TL üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına,
Alacağın %20 si olan 1.917,13- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 654,80-TL harçtan peşin alınan 163,97-TL harcın mahsubu ile bakiye 490,83-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin taraflardan (2,11-TL’sinden davacı tarafın, 1.317,89-TL’sinden davalının sorumlu olması kaydı ile) tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 15,32-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 1.893,50-TL’den (posta/tebligat/bilirkişi) kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 1.890,48-TL ile 231,77-TL ilk harç ve masraflar olmak üzere toplam 2.122,25-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Tarafların yüzüne karşı miktar itibariyla kesin olarak karar verildi.17/01/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır