Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/696 E. 2022/308 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/696 Esas
KARAR NO : 2022/308

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/12/2020
KARAR TARİHİ : 12/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : müvekkili şirket sigortalısı … adresindeki iş yerini … tarihinde … kasko poliçe numarası ile sigortaladığını, hasar konusu yer, müvekkili sigortalısına ait, çok katlı binada daimi iş yeri olarak kullanılan bir konuttur ve sigortalı, konutunu ticari amaçlı olarak kullanıldığını, hasar tarihi olan 05.06.2019 tarihinde üst kat komşusunun dairesinden pis su tesisatının kaçağı nedeniyle su sızması meydana gelmesi nedeniyle sigortalı konutun hasara uğradığı tespit edildiğini, 05.06.2019 tarihinde, üst kat komşusundan su sızması sonucu, asma tavan, emtea ve duvar boyalarının lekelendiği tespit edilerek hasar oluştuğunu, kullanılamaz hale geldiğini ve oluşan maddi hasarın sigortalıya ait konutta, komşusu davalının konutundan su sirayet etmesi sonucu meydana geldiği tespit edildiğini, gerçekleşen hasar sonrası müvekkili şirket, sigortalısına, 10.073,16-TL hasar tazminatını ödediğini, ödenen bu meblağdan davalılar, ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte sorumlu olduğunu, bunun üzerine, sigortalıya ödenen meblağın tahsili amacıyla … 36. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası ile borçlulara ödeme emri gönderildiğini, ancak davalılar takibe itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin ödediği bedelin tamamından, ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle sorumlu olduğunu, bu nedenler ile, takibe giren miktar olan 10.073,16-TL yönünden davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep ettiklerini,
fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla davalının haksız itirazlarının iptaline, bu miktarın % 20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının sigortalısının iş yerine davalının konutunda akan su nedeniyle dava dışı sigortalı ile arasındaki kasko sözleşmesi kapsamında sigortalıya ödenen bedelin davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vakii itirazın İİK.m.67 hükmü doğrultusunda iptali talebidir.
Mahkememizce, … Vergi Dairesine, … Tapu Müdürlüğüne, … Esnaf Sanatkarlar Odasına ve İto’ya yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere cevaplarından davalı …’ın tacir sayılmadığı bildirilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre bir davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olabilmesi için mezkur kanunun 4. maddesinde sayılan mutlak bir ticari dava olması veya her iki taraf tacir olup uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husustan doğması gerekmektedir.
Eldeki davada, açıklanan tüm yasal mevzuatın bir arada değerlendirilmesi neticesinde; davacının haklarına halef olduğu sigortalısının tacir olmadığı, dava konusu edilen alacağın da bu anlamda her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir husustan doğmamış ve mutlak ticari dava da söz konusu olmadığından davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği ve Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. Uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK 20/1 md. Uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli NÖBETÇİ İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi takdirde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK 331/2 md. Uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/04/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza