Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/684 E. 2021/440 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/684 Esas
KARAR NO : 2021/440

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 01/12/2020
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin müflis … Bankası A.Ş.’den olan alacakları (teslim ettiği vadesiz taşınırlar) için iflas masasına kayıt yaptırdığını ve müvekkilinin dilekçesinin iflas idaresi tarafından incelendiğini, incelemenin neticesinde … kurulunun birinci alacaklılar toplantısı yerine kaim olmak üzere verdiği yabancı para alacaklarının 22/07/2016 TCMB Döviz alış kurundan TL’ye çevrilmesi yönündeki kararı öne sürülerek, faizi ile birlikte TL’ye çevrilen yabancı para alacağının kabulüne ve 638.850,99-₺’nin “Mevduat Alacağı Olduğu İddia Edilerek” 3/3. Sıraya kaydına ve yaklaşık 83.012,01-₺’lik kısmın ise “Kur farkı nedeni ile reddine karar verildiğini, davacı müvekkili şirketin ilgili hesabının kayıtlardan da anlaşılacağı üzere mevduat hesabı olmayıp, para cari hesapta diğer anlatımla paranın mülkiyeti davacıda iken zilyedi emaneten kasa hesabında ilgili bankada bulunmakta olduğunu, iflas idaresinin kararında iddia edildiği şekilde bir mevduat hesabının söz konusu olmadığını belirterek tüm bu sebeplerden dolayı davanın kabulü ile 20/07/2016 tarihinde saklamak üzere bankada bulunan 186.641,00-USD asıl alacak olarak kabulü ile asıl alacağa 20/07/2016 tarihinden itibaren hesaplanmak üzere ülke içerisinde -USD için uygulanan en yüksek faizi ile tahsiline karar verilmesini, 372,00-₺ tutarın asıl alacak olarak kabulü ile 20/07/2016 tarihinden itibaren hesaplanacak en yüksek faizi ile tahsiline karar verilmesini, sıra cetvelinde bulunan sıralamanın davacı açısından iptali ile davacının hesabında bulunan mülkiyeti kendine ait yukarıda izah edilen tutarların masa tasarrufuna geçtiği dikkate alınarak yukarıda talepler şeklinde kamu ve diğer tüm sıralamaların önünde olduğunu ve derhal iadesi gerektiğinin tespitine ve kendisine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; dava konusu sıra cetvelinin 13/11/2020 tarihinde gazetede ilan edildiğini, davacı tarafından alacak kayıt müracaatında İİK md. 223 gereğince tebliğ masrafı yatırılmamış olduğunu, iş bu davanın 01/12/2020 tarihinde açıldığını, somut olayda davacı tarafından alacak kayıt müracaatında tebligat masrafı yatırılmadığından dava açma süresinin sıra cetvelinin ilanından itibaren başlamakta olup, buna göre iş bu davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından öncelikle davanın usulden reddi gerektiğini, diğer yandan iflas idaresince kabul edilen alacak tutarını aşan davacı talebinin reddi gerektiğini belirterek tüm bu sebeplerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava Kayıt Kabul talebine ilişkindir. Davanın hukuki dayanağı 2004 sayılı İİK’nun ”Sıra Cetveline İtiraz ve Neticeleri” başlıklı 235. maddesidir. İİK 235. maddesinde “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir. İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar. Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir ve artanı da diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır. Dava basit yargılama usulü ile görülür. Ancak, itiraz alacağın esas veya miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoliyle icra mahkemesine arz olunur.” düzenlemesi yer almaktadır.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idaresinin kararı, sıra cetveli, tebligat ve ilana ilişkin belgeler getirtilip incelenmiştir. Somut olayda … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı …Bankası … Şirketi’nin iflasına, iflasının 16/11/2017 tarihi itibari ile açılmasına karar verildiği, tasfiye işlemlerinin … 1. İflas Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasında yürütüldüğü, iflas masasına davacı vekili tarafından 3215 kayıt numarası ile toplam 721.863,00-₺ alacak kayıt başvurusunda bulunulduğu, alacağın 638.850,99-₺’lik kısmı y önünden kabul, 83.012,01-₺’lik kısmı yönünden ise iflas idaresince 83.012,01-₺’lik kısmı yönünden müdürlükçe red kararı verildiği, verilen kararın davacı vekiline 23/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği ancak davacı tarafından posta gider avansının yatırılmamış olduğu, diğer yandan sıra cetveli ilanının 13/11/2020 tarihinde gazetede ilan edildiği anlaşılmıştır. Yukarıda yazılı olduğu üzere İİK 235 maddesi uyarınca sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup bu süre kural olarak sıra cetvelinin İİK’nun 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren başlar. Şayet davacı İİK’nun 223. maddesine göre tebliğe elverişli adresi gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa süre kendisine yapılan tebliğden itibaren başlar. Somut olayda davacının tebliğ avansını yatırmadığı halde alacak kayıt başvurusuna ilişkin red kararının kendisine 23/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği sabittir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulaması masraf yatırılmadığı halde tebligat yapılmış olması halinde kanunda ön görülen 15 günlük hak düşürücü sürenin sıra cetvelinin ilanından itibaren başlaması yönünde olup, mahkememizce Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2016/7675-2020/704 E.K. sayılı 05/02/2020 tarihli emsal ilâmı re’sen dosya arasına alınmıştır. Somut olayda yukarıda açıklandığı üzere sıra cetvelinin 13/11/2020 tarihinde ilân edildiği, davacı tarafından İİK md. 223 gereğince tebliğ masrafının yatırılmamış olduğu, iş bu davanın 01/12/2020 tarihinde açıldığı, bu durumda dava açma süresinin sıra cetvelinden itibaren hesaplanmasında iş bu davanın 28/11/2020 tarihine kadar, ancak hafta sonu olması sebebi ile ilk iş günü olan 30/11/2020 tarihine kadar açılması gerektiği halde hak düşürücü süre geçtikten sonra 01/12/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmakla davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeni ile reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30-₺ maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40-₺ harcın mahsubu ile bakiye 4,90-₺ harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili lehine takdir olunan 4.080,00-₺ maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/07/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza