Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/579 E. 2020/813 K. 31.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/579 Esas
KARAR NO : 2020/813

DAVA : Denetçi Tayini
DAVA TARİHİ : 21/10/2020
KARAR TARİHİ : 31/12/2020

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası ve davalı şirketin hakim ortağı olan …’nin 08/04/2019 tarihinde vefatı üzerine davalı şirkette %7,3 oranında pay sahibi haline geldiğini, davalı şirketin 5 ortaklı olduğunu, müvekkilinin davalı şirketteki pay adedinin 1.105.652,10, esas sermaye tutarının 1.105.652,10-₺ olduğunu, davalı şirketin 21/07/2020 tarihli olağan genel kurul toplantısı öncesi bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılması amacı ile … 9. Noterliği’nce … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve diğer pay sahibi … tarafından … 31. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin keşide edildiğini, ihtarnameye yanıt alınamadığını, bunun üzerine 21/07/2020 tarihli olağan genel kurulda gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden özel denetçi tayini hususunda talepte bulunduklarını, bu talebin reddedildiğini, Türk Ticaret Kanunu uyarınca denetçi tayini hususunda tüm koşulların eksiksiz bir şekilde yerine getirildiğini, yönetim kurulunun genel kurulun iznine ihtiyaç duymadan hisse alımına tek başına karar verebilecek iken şirketin yönetim kurulu üyesi olmayan azınlık hak sahibi olan müvekkili ve diğer ortaklarının hisse devirlerinin şirkete ne denli mali yük getirmiş olduğunu öğrenme, sorgulama ve araştırma imkanlarından yoksun bırakıldığını belirterek davalı şirkete özel denetçi tayin edilmesi, kayıt dışı gelirler ve şirketin uğradığı zarar miktarı ile sorumluların tespit edilmesini, davalı şirketin defter ve kayıtlarının özel denetçi nezaretinde tutulmasını, şirketin yönetimine kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın aynı konu ve aynı hukuki vakıaya dayanarak … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine dava açtığını, iş bu davanın derdestlik nedeni ile reddi gerektiğini, aynı konu ile ilgili olarak müvekkili şirket ortaklarından … tarafından … 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sırasında dava açıldığını, iş bu davanın anılan dava ile birleştirilmesi gerektiğini, davanın süresi içerisinde açılmadığını, dava şartlarının yerine gelmediğini, davacının talepleri doğrultusunda şirket mali müşaviri tarafından müvekkili şirketin faaliyet raporu, gayrimenkul listesi, denetleme raporu, nizamlar ve diğer tüm evrakların 07/11/2019 ve 09/06/2020 tarihinde davacıya gönderildiğini, davalı şirketin bütün mali işlemlerinin yeminli mali müşavir gözetimi altında yapıldığını, davacının müvekkili şirkete özel denetçi tayinine ilişkin taleplerinin yerinde olmadığını, haksız ve kötü niyetli talepler olduğunu, şirket mal varlığının elden çıkarılmasının söz konusu olmadığını, hisse devir işlemlerinin mevcut ortaklar ve davacıların da hissedarı olduğu şirketler arasında yapıldığını belirterek davanın öncelikle derdestlik, zamanaşımı nedenleri ile reddine, iş bu dava dosyasının … 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, neticeten davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, 6102 sayılı TTK’nun 439 maddesi gereğince davalı şirkete özel denetçi atanması talebine ilişkindir. Uyuşmazlık davalı şirkete özel denetçi atanması şartlarının somut olayda oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkindir. Konuya ilişkin olarak 6102 sayılı TTK’da;
“IV – Bilgi alma ve inceleme hakkı
MADDE 437
(1) Finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisi, genel kurulun toplantısından en az onbeş gün önce, şirketin merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulur. Bunlardan finansal tablolar ve konsolide tablolar bir yıl süre ile merkezde ve şubelerde pay sahiplerinin bilgi edinmelerine açık tutulur. Her pay sahibi, gideri şirkete ait olmak üzere gelir tablosuyla bilançonun bir suretini isteyebilir.
(2) Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir. Bilgi verme yükümü, 200 üncü madde çerçevesinde şirketin bağlı şirketlerini de kapsar. Verilecek bilgiler, hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Pay sahiplerinden herhangi birine bu sıfatı dolayısıyla genel kurul dışında bir konuda bilgi verilmişse, diğer bir pay sahibinin istemde bulunması üzerine, aynı bilgi, gündemle ilgili olmasa da aynı kapsam ve ayrıntıda verilir. Bu hâlde yönetim kurulu bu maddenin üçüncü fıkrasına dayanamaz.
(3) Bilgi verilmesi, sadece, istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedilebilir.
(4) Şirketin ticari defterleriyle yazışmalarının, pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarının incelenebilmesi için, genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir. İzin alındığı takdirde inceleme bir uzman aracılığıyla da yapılabilir.
(5) Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Başvuru basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme kararı, bilginin genel kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şeklini de içerebilir. Mahkeme kararı kesindir.
(6) Bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz.
V – Özel denetim isteme hakkı 1. Genel kurulun kabulü
MADDE 438- (1) Her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir.
(2) Genel kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir.
2. Genel kurulun reddi
MADDE 439- (1) Genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi hâlinde, sermayenin en az onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibarî değeri toplamı en az birmilyon Türk Lirası olan pay sahipleri üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinden özel denetçi atamasını isteyebilir.
(2) Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları hâlinde özel denetçi atanır.” düzenlemeleri yer almaktadır.
Mahkememizce davalı şirketin sicil dosyası getirtilmiş olup, incelenmesinde; davacının davalı şirketin azlık pay sahibi konumunda olup, aktif husumetinin olduğu, şirket merkezinin mahkememizin yargı yetkisinin bulunduğu idari sınırlar kapsamında kaldığı ve mahkememizin TTK’nun 439/1 maddesi uyarınca davaya bakmaya yetkili olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda davacı taraf bilgi alma hakkının karşılanmadığından bahisle her ne kadar özel denetçi atanması talebinde bulunmuş ise de yukarıda yazılı olduğu üzere TTK’nun 437/5 bendi gereğince bilgi alma ve inceleme hakkına ilişkin talebinin reddi halinde eksik verildiğini ve karşılanmadığını iddia ettiği bilgi alma ve inceleme hakkının tanınması için mahkemeye başvurma hakkına sahiptir ve bu yönde mahkemeye başvuru yapıldığına dair dosyaya bilgi yansımamıştır. TTK’nun 438 maddesi gereğince özel denetçi atanması talebinde bulunulabilmesinin ön koşulu daha evvel bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmasıdır. Davacı taraf bu anlamda bilgi alma ve inceleme hakkının yasal prosedüre uygun olarak kullanıldığını kanıtlayamadığından özel denetçi atanması talebinin yasal şartı gerçekleşmediğinden bu sebeple talebin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harç başlangıçta peşin alındığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 18,00-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili lehine takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kesin olarak oy birliği ile karar verildi.31/12/2020

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza