Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/578 E. 2022/582 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/578 Esas
KARAR NO : 2022/582

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2020
KARAR TARİHİ : 21/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle”….Müvekkilimizin cari hesaba dayalı olarak davalıdan olan 109.154,43 TL asıl alacağı için … 28.İcra Müd.’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş ancak davalı (borçlu) takip miktarına itiraz ederek icra takibinin durmasına sebep olmuştur. Davalı borçlunun yapmış olduğu itiraz haksızdır. Şöyle ki; Müvekkil ile davalı … A.Ş. arasında ticari iş niteliğindeki sürücüsüz araç kiralama hizmeti söz konusu olup müvekkilimiz işbu hizmet ilişkisi çerçevesinde üzerine düşen edimleri bihakkın ifa etmiştir. Davalı yan ise müvekkilimizin bu hizmetin karşılığı olan bedeli ifa etmemiştir. Müvekkilimiz tüzel kişi tacir olmasından ötürü tacir olmanın hüküm ve sonuçlarına bağlı kalarak hizmet bedelini içeren 08.06.2020 düzenleme tarihli … no’lu faturayı tanzim edip davalıya göndermiştir. Söz konusu fatura bedelinin ödenmesi için davalı taraf ile yapılan tüm iyiniyetli görüşmelere rağmen alacağımız tahsil edilemeyince … 28.İcra Müd.’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş ancak davalı (borçlu) takip miktarına itiraz ederek icra takibinin durmasına sebep olmuştur. Takip borçlusu aleyhine belirli bir para alacağına yönelik geçerli bir ilamsız icra takibine itiraz edilmiş olup müvekkilim asıl alacağının yanında icra inkar tazminatı da talep etme hakkını haizdir. Davalı yan, tarafımızdan başlatılan icra takibini sürüncemede bırakmak amacıyla yasal süresi dışında, 25.07.2020 tarihinde asıl alacağa dayanak teşkil belge niteliğindeki faturayı kötüniyetli bir şekilde iade etmiş olup … no’lu iade faturanın kabul edilmediği tarafımızca yasal süresi içerisinde … tarihli … yevmiye no’lu noter vasıtasıyla ihtaren kendilerine bildirilmiştir. Davalı yan ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.17 ile 6102 sayılı TTK.m.5/A uyarınca yapılan ticari uyuşmazlık konulu arabuluculuk görüşmesi anlaşamama şeklinde sonuçlanmış olup bu husus 30.09.2020 tarihli son tutanakta belirtilmiştir. yukarıda izah edildiği üzere davalı tarafın haksız ve mesnetsiz itirazları takibin durmasına ve müvekkilin zarara uğramasına sebebiyet vermiştir. Bu nedenle davalı yanın haksız, hukuki temelden yoksun ve kötü niyetli itirazını bertaraf etmek ve müvekkil lehine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi amacıyla işbu davanın açılması zorunluluğu doğmuştur. davanın kabulü ile davalı yanın haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin tüm ferileri (faiz,icra masrafları,harçları ve icra vekalet ücreti) ile birlikte devamına, takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine,
dava ve takip konusu alacak belirli(likit) nitelikte olduğu göz önünde tutularak alacağın %20’sinden az olmamak üzere müvekkil lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına hükmedilmesini…”talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle “….İlk itirazlar yönünden; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 116. Maddesinde sayılan ilk itiraz nedenlerinin tümünü tekrar ediyoruz. Mahkemeniz, yetkisiz olup, yetkisizlik nedeniyle davanın reddini talep ediyoruz. Aynı şekilde, mahkemeniz görevsiz de olduğundan, esasa girilmeksizin, görevsizlik nedeniyle de davanın reddini talep ediyoruz. Davaya konu tüm talep, zamanaşımına uğradığından, zamanaşımı hakdüşürücü itirazını yapıyoruz bu nedenie davanın reddini de talep ediyoruz.
Takibe konu faturalarla alakalı olarak; 28.06.2019 tarihli teklif yazısındaki 14. şartta; kullanılmak üzere 3 adet binek aracın ücretsiz olarak okul bünyesinde bulundurulacağı belirtilmiş ve bu şartlar kabul edilerek çalışmaya devam edilmiştir. araçların ücretsiz olarak temin edileceği belirtilmiş olmasına rağmen fatura da bu araçlar için bedel belirtilmiş olması ve bu hukuka aykırı düzenlenmiş faturanın icra takibine konu olması itirazımızda haklılığımızın göstergesidir. Ekte sunulmuş olan teklif yazısının altında … AŞ’nin imzasının olduğu açık olmakla birlikte, … işbu yazı ile 3 adet binek aracın kuruma Ücretsiz olarak bulundurulmasını kabul etmiştir. Kabul beyanı sonrasında da çalışmaya devam etmiş söz konusu işlemler için herhangi bir ücret alınmayacağını da açıkca belirtmiştir.
Yukarıda açıkladığımız üzere aracların okul bünyesinde ücretsiz olarak bulundurulacağı davacı tarafından kabul edilmiştir. Aşağıda belirtmiş olan olaylar neticesinde müvekkile gönderilen işbu haksız fatura kabul edilemez niteliktedir;
… ile müvekkil biltest koleji arasında 2016 tarihli ve 2017 tarihli olmak üzere servis araçları ulaşım sözleşmesi mevcuttur. Şirketler daha sonraki yıllarda sözleşme imzalamadan zımnen kabul yöntemiyle sözleşmeyi uzatmış çalışmaya devam etmişlerdir.
… ve müvekkil davalı … arasında yapılmış olan sözleşmeler EK sunulmuştur. Yapılan bu sözleşmeler sonunda devam eden ticari ilişki söz konusu olduğundan dolayı tekrar tekrar sözleşme imzalanmamış, var olan sözleşmenin uzatılarak devam ettirilmesi yoluna gidilmiştir.
MÜVEKKİL … 2020-2021 YILINDA… firmasıyla çalışmayacağını ekte sunmuş olduğumuz ihtarname ile kendilerine bildirmiştir.
Ek te sunulmuş olan ihtarname ile müvekkilin 2020-2021 yılında yücel turizm ile çalışmayacağı bildirilmiştir. Bu ihtarname üzerine… tamamen kötü niyetli olarak zaten pandemi de dahi çalışmadığı süreleri göz önüne almadan Müvekkile … nolu faturayı göndermiştir.
… gönderdiği söz konusu icra takibine konu faturaya ek te sunmuş olduğumuz ihtarname de usulüne uygun olarak faturaya itiraz ettiğimiz görülmekle beraber gönderilen bu fatura tamamen asılsız ve gerçek dışıdır.
Fatura için daha önceden teklifte de belirtildiği gibi ücretsiz olduğundan araç temini sağlanacağı kabul edilmiştir. Haksız bu fatura tarafımıza tebliğ edilmesinden itibaren yasal süremiz içerisinde itiraz etmiş olmakla birlikte, ihtarname de de belirttiğimiz üzere söz konusu fatura tamamen asılsız ve gerçek dışıdır. Zira söz konusu fatura da belirtilen sürücüsüz araç kiralama bedeli adı altındaki fatura hukuka aykırı ve tamamen dayanaksız kötü niyetlidir. Söz konusu faturanın asılsızlığı ve durumun netlik kazanması için bilirkişi, defter incelemeleri ve türlü her araştırmanın yapılması gerekmektedir.
… haksız kazanç yoluna gitme ve kötüniyetli olarak işbu takibi başlattığı açıktır. takibe itirazımızda haklılığımız ortadadır.
Davacının, müvekkili böyle bir davaya konu ederek dayanaktan yoksun ve kötü niyetli iddialarla müvekkilin itibarını zedelemeye çalıştığı ortadadır, bu sebeple davacının beyanlarına itibar edilmemesini ve mesnetsiz açılan bu davanın reddini talep ediyoruz. Davacı yanın iddialarının haksız ve mesnetsiz olması sebebiyle davanın reddine, kötü niyetli olarak takip başlatan davacı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini…”talep etmiştir.
DELİLLER:
… 28. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, 17/05/2021 tarihli bilirkişi raporu, 23/10/2021 tarihli bilirkişi ek raporu, 16/06/2022 UYAP’a yükleniş tarihli bilirkişi heyet raporu ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava; davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK 67. madde uyarınca iptali talebine ilişkindir.
… 28. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından , davalı aleyhine 109.154,43 TL alacağın ödenmesi talebiyle ilamsız icra takibi başlatılmış olduğu; ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiği ve davalının takibe itirazı üzerine takibin durmuş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yapılarak rapor tanzimi istenmiş; bilirkişi tarafından düzenlenen 17/05/2021 tarihli raporda özetle “…İncelenen davacı şirkete ait 2020 yılı ticari defterlerinin açılış beratlarının yasal süresinde yaptırıldığı, 2020 yılı kapanış beratı beratı verilme yasal süresinin henüz dolmadığı bu anlamda ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı yanın kendi kayıtlarına nazaran; 20.07.2020 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 147.792,97 TL alacaklı olduğu ancak davacı yanın takibi 109.154,43 TL fatura alacağı için başlattığı, incelenen davalı şirkete ait 2020 yılı ticari defterlerine ait özel dönem açılış tasdikleri/beratları ile yılsonu kapanış beratının yasal süresinde yaptırılmış olduğu bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davalı yanın kendi kayıtlarına nazaran; 20.07.2020 takip tarihi itibarıyla davacı yandan 13.361,49 TL alacaklı olduğu, ancak takip tarihinden sonra davalı yanın kayıtlarına almadığı halde davaya konu edilen fatura bedeli tutarında davacı yana 24.07.2020 tarih … nolu 109.154,43 TL bedelli iade faturası düzenleyerek davacı yanı borçlandırdığı, 21.10.2020 dava tarihi itibarıyla davalı yanın davacı yandan 127.001,18 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farklılıklarının rapor içerisinde yer verilen işlemlerden kaynaklandığı anlaşılmakla, davalı yanın kayıtlarında yer aldığı ahlde davacı kayıtlarında yer almayan, 35.000,00 TL, 170.000,00 TL ve 4.485,26 TL tutarındaki ödemelerin davalı yanca belgeleri ile ispat edilmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle, davacı yanın davalı yandan talep edebileceği bir alacağın bulunup bulunmadığı, var ise bu tutarın belirlenmesinin, tartışmaya mahal bırakmayacak şekilde mümkün olmadığı, bu hususta takdirin mahkemeye ait olduğu…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalı tarafın kök rapora karşı beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor tanzimi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 23/10/2021 tarihli ek raporunda özetle “…Kök raporda, davalı yanın kayıtlarında yer aldığı halde davacı kayıtlarında yer almayan, 35.000,00 TL, 17.000,00 TL (maddi hata düzeltilmiştir) ve 4.485,26 TL tutarındaki ödemelerin davalı yanca belgeleri ile ispat edilmesi gerektiği belirtildiği, davalı yanca, anılan ödemelere ilişkin banka dekontlarının dosyaya sunulduğunun görüldüğü, dekontlar üzerinde yapılan incelemelerde, ödemelerin 52.000,00 TL sinin davalı şirket hesabından, davacı şirket hesabına, 4.485,26 TL sinin ise takip tarihinden sonra, ancak dava tarihinden önce, davalı şirket hesabından İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün hesabına yapıldığı, bu durumda davalı yan ödemelerinin, 52.000,00 TL lik kısmının takipten önce davacı şirket cari hesabından mahsup edilmesi gerektiği değerlendirilmekle, takip tarihi itibarıyla davacı alacağı 147.792,97 – 52.000,00 = 95.792,97 TL olarak hesaplandığı, bununla birlikte kök raporda da belirtildiği şekli ile davacı yanın davalı yandan talep edebileceği bir alacağın bulunup bulunmadığı, var ise bu tutarın belirlenmesi, tartışmaya mahal bırakmayacak şekilde mümkün olmadığından; davacı yanın davalı yana keşide ettiği takip alacağına dayanak niteliğindeki 08.06.2020 tarih … nolu 109.154,43 TL bedelli faturanın, sözleşme hükümleri gereğince düzenlendiğini ve kabulü gerektiğinin değerlendirilmesi halinde davacı yanın 20.07.2020 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 95.792,97 TL, dava tarihi itibarıyla da 95.792,97 – 4.485,26 = 91.307,71TL alacaklı olacağı, aksi görüşün benimsenmesi halinde ise, davacı yanın takip tarihi itibarıyla davalı yana 109.154,43 – 95.792,97 = 13.361,46 TL borçlu olacağı, bu durumda da bir takip alacağının varlığından bahsedilemeyeceği…”yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan kök ve ek raporun denetime elverişli olmaması nedeniyle mahkememizin 24/12/2021 tarihli celsesinde dosyanın farklı bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor tanzimi istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan16/06/2022 UYAP’a yükleniş tarihli raporda özetle “….Davacı yanın kendi kayıtlarına nazaran; 20.07.2020 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 147.792,97 TL alacaklı olduğu ancak davacı yanın takibi 109.154,43 TL fatura alacağı için başlattığı, incelenen davalı şirkete ait 2020 yılı ticari defterlerine ait özel dönem açılış tasdikleri/beratları ile yılsonu kapanış beratının yasal süresinde yaptırıldığından bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davalı dava konusu 08.06.2020 tarih … nolu 109.154,43 TL bedelli faturayı … tarihinde .. yevmiye numaralı muhasebe kayıt fişi ile kayıt altına alındığı, 31.08.2021 dönem sonu itibarıyla bakiyesine göre davalı yanın davacı yandan 17.846,75 TL alacaklı olduğunu, taraflar arasındaki cari hesap farklılıklarının rapor içerisinde yer verilen işlemlerden kaynaklandığı anlaşılmakla, davalı yanın kayıtlarında yer aldığı halde davacı kayıtlarında yer almayan, 35.000,00 TL ve 17.000,00 TL tutarındaki ödemelerin dekontları üzerinde yapılan incelemelerde, ödemelerin 52.000,00 TL sinin davalı şirket hesabından, davacı şirket hesabına yapıldığının tespit edildiği, yapılan bu ödemeler davalının davacıyla olan cari hesabına mahsuben yapıldığı, takip alacağına dayanak niteliğindeki 08.06.2020 tarih … nolu 109.154,43 TL bedelli faturanın, sözleşme hükümleri gereğince düzenlenmiş olduğu ve kabulü gerektiğinin değerlendirilmesi halinde davacı yanın 20.07.2020 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 95.792,97 TL, dava tarihi itibarıyla da 95.792,97 – 4.485,26 = 91.307,71 TLalacaklı olacağını, aksi görüşün benimsenmesi halinde ise, davacı yanın takip tarihi itibarıyla davalı yana 109.154,43 – 95.792,97 = 13.361,46 TL borçlu olacağını, bu durumda da bir takip alacağının varlığından bahsedilemeyeceği…”yönünde görüş bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı arasında 2017 yılından itibaren süregelen ticari ilişki bulunduğu; davacı tarafça ödenmediği belirtilen hizmet bedeli nedeniyle davalı aleyhine başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebiyle iş bu davanın açılmış olduğu, tacir olan tarafların alacak veya borç miktarlarının tespiti hususunda ticari defterlerin usulüne uygun tutulmaları halinde sahibi lehine delil niteliğini taşıdığı; bilirkişi incelemesi neticesinde her iki tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutuldukları ancak tarafların ticari defterlerinde cari hesap farklılıklarının bulunduğunun tespit edildiği, her ne kadar davalı tarafça 08.06.2020 tarih … nolu 109.154,43 TL bedelli faturanın bir kısım servislerin ücretsiz olarak tahsis edileceğinden bahisle sözleşme hükümlerini göre düzenlenmediği ve bu nedenle faturadan kaynaklı olarak davacı tarafa borçlarının bulunmadığı belirtilmişse de, verilen hizmete ve sözleşme hükümlerine uygun olarak faturanın tanzim edildiği, davalı yanın dava konusu 08.06.2020 tarih … nolu 109.154,43 TL bedelli faturayı … tarihinde … yevmiye numaralı muhasebe kayıt fişi ile kayıt altına alındığı ancak ticari defterlerine işlemediği, takip başlatılmasının ardından 24/07/2020 tarihinde faturaya ilişkin olarak iade faturası düzenleyerek davacı tarafı borçlandırdığı ancak takip tarihi itibariyle davacının ticari defterlerine göre alacağının 147.792,97 TL olduğu, davalı tarafça 25/09/2017 tarihinde yapılan 35.000,00 TL’lik ödeme ve 21/02/2018 tarihinde yapılan 17.000,00 TL Lik ödemelerin mahsup edilmesi halinde davacı tarafın takip tarihi itibariyle alacağının 95.792,97 TL olduğu, bu sebeple davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız olduğu anlaşılmakla advanın kısmen kabulüne, alacağın likit ve hesaplanabilir olması nedeniyle davacı lehine alacağın % 20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının, … 28. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 95.792,97 TL üzerinden ve takip talebindeki diğer hal ve şartlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2- 95.792,97 TL alacağın % 20 si oranında hesaplanacak ( 19.158,59 TL ) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 6.543,61-TL harçtan peşin alınan 1.318,32-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.225,29-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 15.326,88-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 3.511,25-TL’den (posta/tebligat/bilirkişi) kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 3.081,44-TL ile ilk harç ve masraflar 1.318,32-TL olmak üzere toplam 4.399,76-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin taraflardan (161,58-TL’sinden davacı tarafın, 1.158,42-TL’sinden davalı tarafın sorumlu olması kaydı ile) tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/09/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza