Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/532 E. 2020/622 K. 23.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/532 Esas
KARAR NO : 2020/622

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/08/2011
KARAR TARİHİ : 23/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait “…” işyerinde müvekkilince güvenlik hizmeti verilmesi konusunda taraflar arasında 03.04.2008 tarihli sözleşmenin imzalandığını, müvekkilinin imzalanan sözleşme kapsamında gerekli tüm hazırlıkları yaparak işe başladığını, kusursuz şekilde hizmet verdiğini, hal böyle iken davalının sözeşmenin devamı sırasında herhangi bir haklı neden bulunmaksızın tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, sözleşmenin 9.maddesinin fesih nedenlerini ve hükümlerini içerdiğini, bu maddeye göre haklı bir fesihten söz edilebilmesi için sözleşmeyi fesh eden tarafın sözleşmede sayılan veya sayılmayan ancak haklı bir nedeninin bulunmasının sözleşme maddesinde şart koşulduğunu, bu nedenle davalının fesih ihbarında gösterdiği “görülen lüzum üzerine” şeklindeki beyanının kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bu durumun dürüstlük kuralı ve iyi niyet ilkelerine de aykırı olduğunu, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshetmesi nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararları ödemesi gerektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmede belirtilen sürenin sonuna kadar sözleşmenin ifa edileceği düşüncesiyle müvekkilince yapılan yatırımlardan fesih ile boşa giden bedelden şimdilik 5.000,00 TL, mahrum kalınan kazanç kaybı nedeniyle şimdilik 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi olmak üzere 20.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin yerinde olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 9.maddesinde feshe ilişkin durum ve koşulların düzenlendiğini, sözleşmenin feshe ilişkin 9.maddesine göre müşterinin işbu sözleşmede belirtilmeyen bir gerekçeyi ileri sürerek sözleşmeyi sona erdirmek istediği taktirde asgari 3 ay önceden noter marifeti ile feshi ihbarda bulunmak suretiyle sözleşmeyi feshedebileceğinin hüküm altına alındığı, bu nedenle sözleşmenin 9/b. bendi gereğince müvekkili şirketin süre şartına uymak koşuluyla sözleşmeyi dilediği şekilde feshetme hakkına sahip olduğunu, bu şekilde sözleşmenin feshinin yalnızca süreye bağlandığını, müvekkilinin de sözleşmenin bu maddesine dayalı olarak … 25. Noterliği’nin … tarihli ihtarnamesini keşide ederek … tarihi itibarıyla sözleşmeyi feshettiğini davacıya bildirdiğini, bu nedenle sözleşmenin usulüne uygun olarak feshedildiğini ve davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, yine ayrıca sözleşmenin feshini gerektirecek haklı sebeplerin de bulunduğunu, zira davacı yanın davalı şirket çalışanlarından biri ile işbirliği yaparak haksız menfaat temin ettiğinden bahisle sözleşmeye aykırı davrandığı gibi, davacının hem olumlu hem de olumsuz zararlarını bir arada talep edemeyeceği gibi, manevi tazminata ilişkin talebinin de yerinde olmadığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sözleşmenin haksız feshi iddiasına dayanan maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davacı vekili 20/11/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenen davadan feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak kayıtsız ve şartsız olarak yapılabilen, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmayan, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesine dair bir taraf usuli işlemidir. Davacı vekilinin feragati sayılan şartları haiz olduğundan Mahkememizce davanın feragat nedeniyle reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı 54,40 TL’nin peşin alınan 297,00 TL’den mahsubu ile kalan 242,60 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddolunan maddi tazminat üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddolunan manevi tazminat üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.23/11/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza