Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/519 E. 2022/94 K. 11.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/519 Esas
KARAR NO : 2022/94

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 11/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir;
“….24/06/2012 tarihinde davacı …’nin eşi , Baran ve …’nın babası … idaresindeki tescilsiz ve plakasız motorsikletli ile Alaşehir ilçesinde … Mah. … nolu Derebağ Sokak üzerinde seyrederden virajı alamayıp devrilmesi ile oluşan kazada hayatını kaybettiğini, kazaya ilişkin evraklar…C.Başsavcılığının…soruşturma ve … sayılı dosyasında mevcut olduğunu, eşi ve babalarını kaybeden davacılar, derin ızdırap duymaları yanında istikbale dönük maddi destekten de yoksun kaldıklarını, kazaya karışan motorsikletin tescilsiz ve plakasız olması nedeniyle ödenmesi gereken tazminatın muhatabı davalı Güvence Hesabı olduğunu, davacıların ölen kişinin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksulluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu araç şöförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun işletenin desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği kabul edildiği YHGK kararı çerçevesinde haklı davalarının kabulünü talep ettiklerini ve fazlaya dair tüm hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 250,00 TL olmak üzere toplam 750,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı’nın dava tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini…”
CEVAP:
Cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“….Kaza tarihi olan 24/06/2012 tarih itibarıyla Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi’nin limiti yaralanma halinde 225.000 TL, ölüm ve sakatlanma halinde 225.000 TL ile sınırlı olduğunu, davalı Güvence Hesabının sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı bulunduğunu, davalının poliçe limiti dahilinde Zorunlu Trafik sigortası bulunmayan araç sürücüsünün kusur oranı ve gerçek zarar miktarı ile sınırlı olduğunu, davacının alacaklı ve borçlu sıfatı belirlenmediğini, Güvence hesabı Yönetmeliğinin 16 maddesi ile davalı Güvence Hesabı yasada belirtilen nedenlerle yaptığı ödemeler için zarara neden olanlara rücu etme hakkı tanındığını, malum olduğu üzere haksız fiilerde borçlunun temerrüde düşürülmesi gerektiğini, dolayısıyla diğer sigorta şirketinden farklı olarak yapılan tazminat ödemeleri davalı Güvence Hesabı tarafından rücu edildiği için davalı açısından davacılara rücu sözkonusu olabileceğini, davacı açısından “alacaklı” ve “borçlu” sıfatı birleştiğini, alacaklı ve borçlu sıfatı birleştiğinden borç ortadan kalktığını bu nedenle davalı Güvence Hesabının sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini talep ettiklerini, sonuç olarak, temerrüde düşmemiş ve dava açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan davalı aleyhine dolaylı zararların reddi ile, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti, faize karar verilmemesini, karar verilmesi halinde davalının sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasını, red edilen kısım için yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini…”
GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacıların murisinin trafik kazası sonucu ölmesi üzerine, davacıların uğradıklarını iddia ettikleri destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline yönelik tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.

Mahkememizin 02/04/2015 tarihli ve … Esas, … Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne, … için 158,146,26 TL, Seda… için 40.075,97 TL, …için 26.777,77 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine dair hüküm kurulmuştur.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/1417 Esas, 2019/11658 Karar sayılı ilamı ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiş; bozma ilamına mahkememizce uyulmuştur.

Yargıtay bozma ilamında belirtilen eksiklikler doğrultusunda, aynı marka, model motorsikletlerin silindir hacmi ile kazaya karışan motosikletin plakasında hata olup olmadığına ilişkin gerekli araştırma yapıldıktan sonra dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişiye ayrıca aynı marka model araçlar üzerinde yedek parça incelemesi yapması için yetki verilmiştir. 02/08/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmı özetle şöyledir;”….Kaza sırasında kullanılan… plakalı aracın 1989 model …marka … tipi bir motosiklet olduğu ve silindir hacminin 346 cc olduğu, … plakalı motosikletin trafik sigortası yaptırması gerektiği ve dava dosyasında araç için kaza tarihini kapsayacak şekilde düzenlenmiş olan bir ZMM poliçesine rastlanmadığı, Dosyaya eklenen araç ruhsatı suretindeki şase ve motor numarası ile T.C. … Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün verdiği bilgilerde yer alan şase ve motor numarası arasında fark bulunduğu, bu konudaki değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğunu, dosyadaki belgelere göre 19.11.2007 – 19.11.2011 tarihleri arasında … sayılı plakaya sahip iki ayrı araç bulunduğu, bu konudaki değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğuna…”
Bozma öncesi alınan 05/01/2015 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle, 24/06/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu karşı tarafın %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre olayda vefat eden …’nin geride kalan hak sahipleri için A)Davacı eş …’nin destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının: 179.058,10 TL B)Davacı kızı …’nin destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının: 45.375,26 TL C)Davacı oğlu …’nin destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının: 30.318,62 TL olduğu, davacıların maddi zarar toplamı davalının olay tarihi itibarıyla sorumlu olduğu 225.000,00 TL lik limitin üzerinde olduğundan, buna göre her bir hak sahibinin limiti ile sınırlı olarak davalıdan talep edebileceği destekten zararının ise, Eş … için 158.146,26 TL (limit ile sınırlı olarak sahibinin talep edebileceği zarar), Kızı Seda … için 40.075,97 TL (limit ile sınırlı olarak sahibinin talep edebileceği zarar), Oğlu … için 26.777,77 TL (limit ile sınırlı olarak sahibinin talep edebileceği zarar) olduğu ve davalının 24/02/2014 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenemediği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı tarafından 26/01/2015 tarihinda dava miktarı ıslah edilerek davacı … için 157.896,26TL arttırım, davacı … için 39.825,97 TL arttım, davacı … için 26.527,77 TL olmak üzere toplam 224.250,00 TL tazminat arttırımında bulunduğu, dava dilekçesinde ise her bir davalı için 250,00 TL olmak üzere toplam 750,00 TL tazminat talebinde bulundukları dikkate alınarak toplam talep edilen Tazminat Tutarının 225.000,00 TL olduğu belirtilmiştir.
Yapılan yargılama , toplanan deliller, bozma öncesi hazırlanan aktüerya kusur ve aktüerya raporu ile Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/1417 Esas, 2019/11658 Karar sayılı ilamı sonrasında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre, davacıların murisi … ‘nin olay tarihinde tescilsiz plakasız ve sigortası bulunmayan motorsikleti ile karıştığı kaza sonucunda hayatını kaybettiği, güvence hesabının 225.000,00 TL’lik limit ile sorumlu olduğu, buna göre murisin eşi…’nin 158.146,26 TL, murisin kızı …’nin 40.075,97 TL, murisin oğlu …’nin 26.777,77 TL tazminat talep edebileceği, davacılar tarafından daha önce güvence hesabına başvurmamış olmaları nedeniyle (ve taleple bağlılık ilkesi gereği) dava tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunabilecekleri, bozma sonrası yapılan araştırma neticesinde kazaya karışan motosikletin motor silindir hacminin 346 cc olduğu, plaka ve şase bilgilerine ilişkin çelişkilerin giderilemediği ancak söz konusu motosikletin zorunlu mesuliyet sigortasının yapılmamış olması nedeniyle davanın sonucuna etkili olmadığı anlaşılmış ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜ ile … için 158,146,26 TL, … için 40.075,97 TL, … için 26.777,77 TL’nin, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 15.369,75-TL harçtan peşin alınan 791,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.577,55-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 24.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacılara verilmesine,
4-Davacılar yargılama gideri olarak 820,20-TL ilk harç ve masraflar, 959,38-TL (posta/tebligat/posta/bilirkişi) olmak üzere toplam 1.779,58-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/02/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza