Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/475 E. 2023/77 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/475 Esas
KARAR NO : 2023/77

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunduğu 19/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; “…Müvekkili şirket dava konusu keşidecisi … Şirketi 10/09/2018 vade tarihli, … Bankası … Şubesine ait … numaralı 22.500,00-TL bedelli çekin lehdarı, cirantası ve zilyedi olduğunu, söz konusu çekin müvekkili şirkete müşterisi …Şirketi tarafından keşide edilerek verildiğini, bu çekin de müvekkil şirketi tarafından yapılan bir takım işlerin bedeli olarak İstanbul ilinde bulunan … Şirketi isimli firmaya teslim edilmek üzere ciroları yapılarak … Kargo firmasına teslim edildiğini, daha sonra … Kargo isimli firmanın müvekkili şirketi arayarak dava dilekçesine ekli emniyet müracaatı sonucu alınan şikayet ve ifade tutanağını ibraz ederek müvekkili şirketçe kendilerine kargo için teslim edilen içinde çek bulunan zarfın çalındığını bu nedenle çekin … Limited Şirketi’ne teslim edilemediğinin bildirildiğini, bunun üzerine dava konusu çekin kötü niyetli üçüncü şahıslarca ele geçirilerek muhatap bankadan tahsilinin önlenmesi amacıyla çekin ödenmesinin yasaklanmasına ilişkin …ir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı çek iptal davası açıldığını ve ödeme yasağı kararı verildiğini ancak ilgili mahkeme ödeme yasağı kararında dava konusu çekin numarası “…” olarak yazılması gerekirken mahkeme kalemince sehven “…” olarak yazılması nedeniyle dava konusu … Bankası …Şubesi’ne ait … numaralı 22.500,00-TL bedelli çekin ödeme vadesi olan 10/09/2018 tarihinde davalı şirket tarafından takas merkezi sistemi ile …Anonim Şirketi aracılığı ile tahsil edildiğini, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan çek iptal davasında çekin iptali için dava açılmış olduğu ve bu mahkeme tarafından çek bedelinin istirdatı için davalı hakkında dava açılması için kendilerine kesin süre verildiğini, verilen kesin süre içerisinde … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile davaya konu çek bedelinin istirdatı için dava açılmış ise de, … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/04/2019 tarih … Esas …Karar sayılı kararı ile arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiğini, bunun üzerine davalı … Anonim Şirketi’ne karşı … Arabuluculuk Bürosu’nun … dosya nolu dosyası ile arabuluculuk yoluna başvurulduğunu akabinde mahkememize iş bu davanın açıldığını, çek iptaline ilişkin davanın devam ettiği … 2. Asliye Tİcaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında ise 21/05/2019 tarihli karar ile davanın konusuz kaldığına ve bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiğini, 10/09/2018 vade tarihli, … Bankası … Şubesine ait … numaralı 22.500,00-TL bedelli çek nedeniyle müvekkili şirketin davalı tarafa ve dava dışı diğer cirantalara dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve dava konusu çekin iptaline ve bedelin istirdatına, dava konusu çekin davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak tahsil edilmiş olması nedeniyle çek bedeli olan 22.500,00-TL’nin tahsil tarihi olan 10/09/2018 tarihinden itibaren Merkez Bankasını Ticari Reeskont avans faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, kötü niyetli davalı aleyhinde %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, dava dışı … ve … isimli firmalara aynı mahiyette açılan davaların mahkememizin iş bu dosyasında birleştirilmesini talep etme haklarının saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini..” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili … 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunduğu 20/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle;”… İstirdat davasında yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri veya icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi olduğunu, davaya konu çek müvekkili tarafından yasal süresi içinde ibraz edilmiş olup bedeli tahsil edildiğinden icra takibine konu edilmediğini, davalı müvekkilinin resmi ticaret sicil adresinin ise … adresi olduğunu, yetkili mahkeme … Adliyesi Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, iş bu davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini, dava konusu çeke ilişkin alacağı … dan usul ve yasaya uygun olarak Faktoring Sözleşmesi, alacak bildirim formu, fatura ile tavsik ederek devralmıştır. Müvekkil şirket çekin son hamilidir. Müvekkil şirket alacağı usul ve yasaya uygun olarak üstlenmiş olup alacaklı sıfatını kazanmıştır. İzah edildiği üzere müvekkil usul ve yasaya uygun olarak dava konusu çeklerin iyi niyetli son ve meşru hamilidir. Müvekkil şirket tarafından yasal süresi içinde davaya konu çek ibraz edilmiş ve çek bedeli tahsil edilmiştir. Bu hususta müvekkil tarafından ödeme yasağı ile karşılaşılmamıştır. Davacının da izah ettiği üzere mahkemece yapılan maddi hata sonucu ödeme yasağı şerhi işlenmemişse bile; alacaklı müvekkilim bu hususu bilebilecek durumda değildir. Çek alonj kısmına muhattap bankaca ödeme yasağı şerhi işlenmemiştir. Davacı itiraz dilekçesinde çeklerin çalındığını beyan etmiştir. İptal davası”ndaki ödemeden men kararı hasımsız olarak verildiği için davaya taraf olmayan iyi niyetli üçüncü kişiye karşı (çek hamilini) ileri sürülemez, Davacının dilekçesinde de belirttiği üzere müvekkil şirket çeki muhattap bankaya ibraz ettiğinde; muhattap banka tarafından çek üzerinde ödeme yasağı olduğuna ilişkin şerh düşülmemiştir. Bu nedenle müvekkil şirketin kötü niyet ve ağır kusurundan bahsedilemeyeceği aşikardır. Müvekkil şirketin ödeme yasağından haberdar olması beklenemez. Muhattap bankaca ilgili şerh düşülmeksizin çeke ilişkin ödeme yapılmıştır. Borçlu vekili tarafından yapılan iddialar açıkça usul ve yasaya aykırılık teşkil etmekte olup haksız davanın ve tedbir talebinin reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini …” talep etmiştir.
DELİLLER:
Çek sureti, faktoring sözleşmesi, fatura, 14/01/2022 tarihli bilirkişi raporu, 28/03/2022 tarihli bilirkişi raporu, 01/06/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
… 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, …Karar sayılı kararı ile dava hakkında yetkisizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Davaya konu çekin incelenmesinde, … Bankası Anonim Şirketi… Şubesi’ne ait, keşidecisi … Şirketi olan, 10/09/2019 vade tarihli ve … seri numaralı, 22.500,00-TL bedelli çekin … A.Ş lehine düzenlendiği, daha sonra sırasıyla …Tic Ltd. Şti, …Şti, davacı …Ş ( … Ltd. Şti emrine ödeyiniz ) …, …-… cirosu ile en son davalı … şirketine geldiği, takas merkezine ibrazı ile çek bedelinin davalıya ödenmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilince davaya konu çeke ilişkin faktoring sözleşmesi, fatura ve bir kısım belge suretleri ibraz olunmuştur.
28/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ” davalı … şirketi ile dava dışı …-… arasında 25.07.2018 tarihinde akdedilen Faktoring Sözleşmesi kapsamında; davalı şirkete temlik edilen fatura borçlusunun … olduğu, fatura karşılığında davah şirkete teslim edilen dava konusu çekin arka yüzünde fatura borçlusu şirket cirosu ile …-…’ ya vetildiği ve bu şirket tarafından davalı şirkete teslim edildiği, buna göre dava konusu çekin faktoring işlemine konu edildiği, böylece faktoring sözleşmesi çerçevesinde dava konusu çekin düzgün ciro silsilesi ile davalı faktöring şirketine ulaştığı, davalı şirketin ticari defter kayıtlarında; dava konusu 10.09.2018 tarih 22.500.- TL miktarlı çckın 23/07/2018 tarihinde Portföye giriş kaydının yapılmış olduğu, .. ” yönünde görüş bildirilmiştir.
Dava konusu 22.500,00 TL miktarlı çekin davalı …. ile dava dışı …-… arasındaki 25/07/2018 tarihli faktoring sözleşmesine dayanılarak … Şirketinin dava dışı … adına tanzim edilen 17/07/2018 tarihli … nolu 23.895,00 TL tutarlı faturadaki alacağına istinadan temlike konu edildiği dosyaya sunulan fatura örneği ile alacağın tevsik edilmiş olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacı, dava konusu çekin iradesi dışında çalındığını, ödemeden men kararı aldıklarını, ancak çekin davalı … şirketi tarafından takas aracılığıyla tahsil edildiğini, bu sebeple zarara uğradıklarını, davalı …. ise çekin kanuna uygun olarak gerçekleştirilen faktoring işlemi çerçevesinde temlik alındığını, çalıntı iddiasının kendilerine karşı ileri sürülemeyeceğini zira çekin temlikinde ağır kusurlu ve kötüniyetli olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. maddesine göre; “faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulaca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz ve tahsilini üstlenemez.”
04.02.2015 tarih ve 29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik” 8/1 madesinde ise; “faturalı alacağa istinaden kambiyo senedi veya diğer senetlerin alınması halinde alınan kambiyo senedi veya diğer senetteki ciro silsilesinde kuruluşa kambiyo senedi ve diğer senedi ciro edip veren kişinin, devralınan faturada alacaklı olarak gözüken kişi ve bu kişiden bir önceki cirantanın veya keşidecinin de faturadaki borçlu ile aynı kişi olması gerekir. Fatura ile kambiyo senedi veya diğer senetteki tutarın uyumlu olmasına dikkat edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince, dava konusu çeki davalı … şirketine temlik eden cirantanın sunulan faturada alacaklı olarak görülen …-…(faktoring sözleşmesinin tarafı olan müşteri) ondan bir önceki cirantanın ise faturada borçlu olarak görünen davacı şirket olup, fatura ile çek bedelinin de uyumlu bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmış ve böylece dava konusu çekin 6361 sayılı Yasanın 9/2 ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi hükmüne uygun şekilde faktoring şirketine devredilmiş olduğu görülmüştür.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesine göre; “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”.
Somut olayda dava konusu çekte lehtardan hamile ciro silsilenin tam olduğu, herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşıldığından davalı ….’nin yetkili hamil olduğunun kabulü gerekmiştir.
6102 sayılı T.T.K.’nun 792. maddesine göre; “çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle yükümlüdür.”
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı itibariyle ; 6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesi hükmü ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi, faktoring şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesi ise ciro silsilinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir. Faktoring şirketlerine bunların dışında daha fazla yükümlülük yükleyen bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır. Somut olay bakımından tüm dosya kapsamı ve yasal düzenemeler birlikte değerlendirildiğinde 6102. sayılı T.T.K.’nun 792. maddesi gereğince davalı ….’nin dava konusu çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu hususunda davacı tarafça yeterli ve inandırıcı delil sunulamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 179,90-TL harcın peşin alınan 384,25-TL harcın mahsubu ile bakiye 204,35 TL- harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/02/2023

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza