Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/421 E. 2022/394 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/421 Esas
KARAR NO : 2022/394

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/08/2020
KARAR TARİHİ : 10/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 20/08/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle :Taraflar arasında muhtelif tarihlerde mal alım satımına dayalı, faturalardan kaynaklı cari hesap ilişkisi oluştuğunu, taraflar arasındaki ticari Aalışveriş Kaynaklı cari alacağa istinaden … 24. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası nezdinde icra takibi başlatıldığını, takip tarihi itibariyle cari hesaplarında müvekkil şirket 128 438,00-TL alacaklı Davalı/borçlunun, takipten sonra 18.03.2020 tarihinde icra dosyasına itiraz ederek takibi haksız olarak durdurulduğunu, müvekkilinin bu takibe konu edilen: bedel kadar alacaklı olması sebebiyle, takibe yapılan itiraz haksız olduğunu, bu konusunda takibe devam edilebilmesi için iş bu davayı ikame zorunlı doğduğunu, Davalı/borçlu tarafından ödenmeyen fatura bedellerine ilişkin oluşan cari bakiye dayanaklı, … 24. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalı/borçlu tarafından, borca, takibe, faiz ve diğer fer’ilerine itiraz edilmiş olmasının haksız ve dayanaksız olduğunu, işbu cari ekstrede dayanak faturaların usulüne uygun olarak davalıya gönderildiğini ancak davalı tarafından herhangi bir itirazın öne sürülmediğini, ödeme de yapılmadığını, takip konusu alacakların müvekkil şirketin defterlerinde kayıtlı olduğunu, buna karşılık davalının gerekçesiz ve hiçbir delil ileri sürmeksizin itirazda bulunduğunu, müvekkilin alacağını elde etmesini zorlaştırdığını, takipten sonra müvekkile davalı tarafından ödeme yapılmasının da yaptığı itirazının da haksız ve dayanaksız olduğunu, itirazda kötüniyetli olup alacağın tahsilini zorlaştırmayı amaçladığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için arabulucuya başvurulmasına rağmmen bu görüşmede de herhangi bir çözüme varılamadığını, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra takibine kötü niyetli olarak itiraz eden borçlunun aleyhine takip konusu alacağın tümü üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini … 24. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasına davalının yaptığı itirazın iptalini, davanın kabulü ile takibin devamını, Borçlu aleyhine % 20 ‘den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve ücret-i vekaletini davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 15/10/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı arasında tesis edilen ticari ilişki, herhangi bir sözleşmeye dayanmadığını, müvekkil şirket ve davacı arasında tesis edilen ticari ilişki kapsamında doğan tüm alacak ve borçların, tarafların düzenledikleri cari hareket dökümünün kayıt altına alındığını, müvekkili şirketin, davacıdan almış olduğu hizmetlerin bedelini ara ödemeler ile gerçekleştirme iradesini ortaya koyduğunu, davacının da bu hususu örtülü olarak kabul ettiğini, bu doğrultuda da müvekkili şirketin, bu örtülü ödeme ilişkisi kapsamında 19.11.2019 tarihinde 46.184,13-TL, 06.12.2019 tarihinde 50.000,00-TL, 09.01.2020 tarihinde ise 100.000,00-TL olmak üzere toplamda 196.184,13-TL ödeme yaptığını, bakiye bedeli ise daha önce sözlü olarak kararlaştırıldığı üzere parçalar halinde davacıya yapma iradesini ortaya koyduğunu, davacı da, müvekkil şirket ile arasında sürdürmüş olduğu işbu ticari ilişki kapsamında yapılan ara ödemeleri kabul ettiğini ve taraflar arasında örtülü bir ödeme ilişkisi kurulduğunu, cari hareket dökümünden de anlaşılacağını, müvekkili şirketin ticari ilişki süresince ara ödemede bulunduğunu, davacının ise müvekkili şirketin gerçekleştirmiş olduğu işbu ara ödeme kapsamında hiçbir itirazda bulunmadığını, sadece bu hususun dahi taraflar arasında örtülü bir ödeme ilişkisi kurulduğuna ilişkin açık bir karine teşkil ettiğini, davacının kendisi ile bu konuda mutabık kalınmasına rağmen, müvekkili şirket aleyhine 10.01.2020 tarihinde, …. 34. İcra Müdürlüğü’nün…Esas numaralı dosyası aracılığı ile 228.438,00-TL üzerinden icra takibine giriştiğini, müvekkili şirketin ise son derece haksız ve kötü niyetli bir şekilde başlatılan icra takibine itiraz ettiğini ve icra takibini durdurduğunu, davacı vekilinin ise müvekkil şirketin gerçekleştirmiş olduğu işbu itiraz işlemi kapsamında arabuluculuk kanun yoluna başvurduğunu ve taraflar arasında arabuluculuk görüşmeleri başladığını, davacı vekili ve davacı şirket yetkililerinin, arabuluculuk görüşmeleri esnasında, icra takibine konu edilmeyen 194.494,15-TL’nin, müvekkil şirket tarafından ödenmesini, bu ödemenin yapılmaması halinde, bu bedel içinde icra takibi başlatmak durumunda kalacaklarını, ilgili bedelin ödenmesi halinde ise mevcut takip bedeli olan 228.438,00-TL üzerinden arabuluculuk görüşmelerini neticelendireceklerini beyan ettiğini, müvekkil şirket ise bu görüşmeler akabinde icra takibine konu edilmeyen 194.494,15-TL’yi 14.02.2020 tarihinde davacı hesabına havale ettiğini, taraflar arasında gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmelerinin 26.02.2020 tarihinde sona erdiğini, ancak davacı vekilinin, son derece haksız ve kötü niyetli bir şekilde hareket ettiğini, doğrudan doğruya müvekkili şirketi zarara uğratmayı amaçladığını, davacı vekilinin buradaki tek amacının 2 (iki) farklı icra takibi yaratmak olduğunu ve her iki icra takibi kapsamında icra harç ve giderleri, işlemiş faiz, icra masrafları ve vekâlet ücreti de dâhil olmak üzere müvekkil şirketin asıl borcu dışında feri ödemeler yapmak sureti ile zarara uğratmak ve kendisine bir kazanç kapısı elde etmek olduğunu, davacı ile müvekkil şirket arasında devam eden arabuluculuk görüşmelerinden bağımsız olarak, davacı vekili, müvekkil şirket ile iletişime geçerek, icra takibine konu edilmeyen 94.494,15-TL’nin müvekkil şirket tarafından ödenmesini, bu ödemenin yapılmaması halinde, bu bedel içinde icra takibi başlatmak durumunda kalacaklarını, ilgili bedelin ödenmesi halinde ise mevcut takip bedeli olan 228.438,10-TL üzerinden arabuluculuk görüşmelerini neticelendireceklerini beyan ettiğini, arabuluculuk görüşmelerinden olumsuz bir sonucun çıkması halinde ise yine mevcut takip bedeli olan 228.438,00-TL üzerinden itirazın iptali davası ikame edeceklerini açık bir şekilde beyan ettiğini, müvekkili şirketin ise davacı vekilinin bu beyanı ve davacı şirket yetkilisi …’ın mail üzerinden gerçekleştirmiş olduğu talepler doğrultusunda cari hareket dökümünü incelediğini ve takip tarihi itibari ile davacının 322.932,15-TL alacağı olduğunu, ancak 228.438,00-TL üzerinden icra takibine giriştiğini, 94.494,15-TL’nin ise icra takibine konu edilmediğini tespit ettiğini, müvekkili şirketin, başlatılan icra takibi ile birlikte temerrüde düştüğünü, bu doğrultuda da icra takibine konu edilmeyen 94.494,15-TL üzerinden, hakkında yeni bir icra takibi başlatılmasını engellemek amacı ile doğrudan alacaklı … A. Ş. hesabına “cari hesap ödemesi” olacak şekilde, icra takibine konu edilen mevcut borcunu da azaltmak amacı ile 194.494,15-TL’nin havale edildiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan 194.494,15-TL bedelli ödeme … 34. İcra Müdürlüğü hesabına veyahut alacaklı vekilinin hesabına yapılmadığını, bu doğrultuda müvekkil şirket’in … 34. İcra Müdürlüğü’nün… esas numaralı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline yönelik olarak … 14. Asliye Ticaret Mahkemesi huzurunda …esas sayılı dosyası aracılığı ile itirazın iptali davası ikame ettiğini, işbu davayı ikame ederken, takip bedeli olan 228.438,00-TL üzerinden değil, yapılan 194.494,15-TL bedelli ödemeyi düşmek sureti ile 33.943,85-TL üzerinden harçlandırıldığını, davacı vekilinin buradaki temel hedefinin ise müvekkili şirket aleyhine yeni bir icra takibi daha başlatmak ve yeni bir vekâlet ücretine hak kazanmak olduğu hususu net bir şekilde ortaya çıktığını, davacının, müvekkil şirket ile sürdürmekte olduğu ticari ilişki kapsamında oluşan cari hareket dökümünden hareketle, taraflar arasında herhangi bir vade tarihi belirlenmemesine rağmen haksız ve kötü niyetli bir şekilde icra takibine giriştiğini, müvekkili şirketin davacı vekili ile davacı şirket yetkilisinin talebi üzerine, icra takibine konu edilmeyen 94.494,15-TL üzerinden, hakkında yeni bir icra takibi başlatılmasını engellemek amacı ile doğrudan alacaklı …A. Ş. hesabına “cari hesap ödemesi” olacak şekilde, icra takibine konu edilen mevcut borcunu da azaltmak amacı ile 194.494,15-TL havale ettiğini, davacı vekilinin ise yapılan bu ödemeyi, müvekkil şirket aleyhine … 24. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası aracılığı ile işbu davaya konu olan icra takibini başlattığını, davacı, gerçekleştirmiş olduğu işbu davranışlar ile birlikte müvekkili şirketin mükerrer olarak icra harç, faiz, masraf ve vekâlet ücreti de ödemesi sureti ile zarara uğramasını amaçlandığını, müvekkil şirketin, icra takibi kapsamında oluşan faiz, harç, masraf ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmasını, işbu davanın … 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası aracılığı ile ikame edilen itirazın iptali davası ile birleştirilmesini, davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak ikame etmiş olduğu davanın reddini yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin, 09/05/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, davacı vekilinin incelenen vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili, 11/05/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragati kabul ettiklerini ve karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, ara buluculuğa ilişkin ücretin şirketleri tarafından ödeneceğini beyan etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. ve devamı maddelerinde düzenlenen davadan feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak kayıtsız ve şartsız olarak yapılabilen, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmayan, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesine dair bir taraf usuli işlemidir.
Davacı vekilinin feragati sayılan şartları haiz olduğundan mahkememizce davanın feragat nedeniyle reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın, FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70 -TL harç, peşin alınan 2.182,44 TL harçtan mahsup edilerek bakiye 2.101,74 TL harcın karar kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti talebi bulunmadığından , davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına
5-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.10/05/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza