Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/404 E. 2021/219 K. 09.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/404 Esas
KARAR NO : 2021/219

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ : 09/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Davalı aleyhine … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, dosyadan gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafın herhangi bir gerekçe sunmadan borca itiraz ettiğini, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu, davalının icra takibine karşı yaptığı itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davanın müvekkiline borçlu olduğunun yapılacak yargılama ile ortaya çıkacağını, müvekkili firmanın alimünyum doğrama, pimapen malzeme imalat ve satış ve montaj işi yapmakta olduğunu, davalıya sunduğu imalat, malzeme satışı, montaj, mal ve hizmetleri için muhtelif tarih ve meblağlı faturalar kestiğini, davalının aldığı mal ve hizmetlerin bedelini ödemeyerek müvekkilini mağdur ettiğini, açıklanan nedenlerle davalı yanın kötü niyetli olarak sırf takibi sürüncemede bırakmak için icra takibine yaptığı haksız itirazın iptali ile davalı aleyhine alacağın %20’sin den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER:
1-Mahkememizce atanan Mali Müşavir … tarafından sunulan 22/02/2021 tarihli bilirkişi raporu.
2-… 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının, davalıdan … 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip tarihi itibariyle faturadan kaynaklı olarak alacaklı olup olmadığı, alacaklıysa alacağın miktarı konularında yoğunlaştığı anlaşılmakla, davanın, davalının itirazının İİK.67.maddesine göre iptali davası ve %20 icra inkar tazminatı talebidir…
Mahkememizce, … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası celp edilmiş olmakla, davacı … LTD ŞTİ’nin davalı … aleyhine 02.11.2018 tarihinde ile 23.000,01 TL asıl alacak, 1.683,41 TL İşlemiş Faiz (Avans Faizi (3095 S. K.)) + 24.683,42 TL olmak üzere toplam alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yıllık % 19,5 Avans Faizi (3095 S. K.) ve değişen oranlardaki faizi ile, icra giderleri, avukatlık ücreti ile birlikte Borçlar Kanununun l00.maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubuyla tahsili istemi ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiği, davalının 08.11.2020 tarihinde el yazısı ile yazdığı itiraz dilekçesinde takibin durmasını sağladığı ve süresi içerisinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ilişkinin tespiti, davacı tarafın alacaklı olup olmadığı, faturaların defterlere ne şekilde yansıtıldığına ilişkin taraf defterlerinin incelenmesine karar verilmekle, dosya bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş ve 22/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: “…Davacı şirketçe ibraz edilen yasal defterlerin yasal süresi içinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, kazıntı ve silintiye rastlanılmadığı, defterlerinin de sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğunun görüldüğü, söz konusu faturanın, davacı yan yasal defterlerinde 606 nolu yevmiye maddesi ile 05.06.2018 tarihinde kayda alındığı, takip tarihi olan 02.11.2018 tarihinde halen davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı yan tarafından davaya konu faturanın tebliğine ilişkin belge ibraz edilmediği, davaya konu faturanın davalıya tebliğ edilip edilmediği tespit edilemediği, diğer yandan davalı tarafın icra takibine itirazda her ne kadar davacıya olan borcunu ödediğini beyan etse de buna ilişkin belge ibraz etmediği, tacir olduğu anlaşılan davalıya yapılan tebligata rağmen yasal defterlerini ibraz etmediği, Davacı şirket tarafından yapılan takipte; 23.000,01 TL asıl alacak için 1.683,41 TL işlemiş Faiz talep edildiği görüldüğü, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair dosya içinde sunulu bir ihtarname yer almadığı, bu yönde bir beyanı da olmadığının görüldüğün bu sebeple faiz talep edemeyeceği görülen davacı için faiz hesaplamasının yapılamadığı, SONUÇ olarak; davacı ile davalının ticari iş ilişkisi içerisinde oldukları, davacı yanca ibraz edilen yasal defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, davacı yan yasal defterlerine göre davalıdan 23.000,01.-TL bedelli faturadan doğan alacağının bulunduğu, söz konusu faturanın tebliğine ilişkin davacı tarafından belge ibraz edilmediği ve fakat davalı yanca da icra takibinde ödendiği söylenmesine rağmen ödeme dekontu ibraz edilmediği, takip tarihi olan 02.11.2018 tarihinde davacının 23.000,01-TL alacaklı olduğu ve bu alacak için 1.683,41 TL işlemiş faiz talep etse de, davalıyı temerrüde düşürmediğine…”dair rapor tanzim edilmiştir.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir ancak sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri mezkur kanunda belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını, kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. maddesi gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunun kabul edilmesi gerekir. Bu açıklamalar doğrultusunda, davalı tarafın, usulüne uygun ihtarata rağmen ticari defterlerini sunmadığı, davacı tarafın ise incelenen defterlerine göre dava konusu faturanın defterlerinde kayıtlı olduğu, ödeme olmadığı ve böylelikle davaya konu alacağını, defterleri ile ispat etmiş olduğundan, davasında haklı olduğu anlaşılmakla, raporun hesap kısmına itibarla, davanın kabulüne karar verilmiş ve takip tarihinden önce davalının temerrüde düşürülmediği görülmekle, işlemiş faiz yönünden talep red edilmiş, ayrıca davalı itirazında haksız, alacak likit olmakla, davacı lehine icra-inkar tazminatına da hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜ ile davalının … 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 23.000,00-TL üzerinden asıl alacağa takip talebindeki gibi faiz işletilmesi suretiyle devamına,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 1.571,13-TL harçtan peşin alınan 269,37-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.301,76-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama gideri 269,37-TL ilk harç ve masraflar, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 69,75-TL posta ile tebligat masrafı olmak üzere toplam 1139,12-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabuluculuk ücreti olarak hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi..d- 09/04/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza