Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/361 E. 2021/199 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/361 Esas
KARAR NO : 2021/199

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 24/07/2020
KARAR TARİHİ : 31/03/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın kredi borçlularından olan …Şti.’nin … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında iflasına ve iflasının 02/10/2019 tarihi itibari ile açılmasına karar verildiğini, müflis şirketin tasfiye işlemlerinin …’nün … iflas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünü, müvekkili şirket adına müflis şirket iflas masasına 10.271.045,22-₺ nakdi ve 47.240,00-₺ gayri nakdi olmak üzere toplam 10.318.285,22-₺ alacak kaydı talebi ile 26/11/2019 tarihinde müracaat edildiğini, iflas idaresinin ilgili talep neticesinde alacak kaydını 5. sıraya yaptığını, 17/06/2020 tarihli kararı ile talebin tamamının reddedildiğini, müflis hakkında 03/04/2019 tarihinde … 10. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra 21/03/2019 tarihinde … 14. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasından ise rehnin paraya çevrilmesi yolu ile icra takipleri başlatıldığını ve bu takiplerin kesinleşmiş olduğunu belirtmek sureti ile 10.271.723,22-₺’nin kesin alacak olarak 47.200,00-₺’nin ise şarta bağlı alacak olarak müflis şirketin iflas masasına banka adına alacak kaydedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulünce tebligat yapılmış olup, davaya karşı beyan dilekçesi sunulmamıştır.
Dava Kayıt Kabul talebine ilişkindir. Davanın hukuki dayanağı 2004 sayılı İİK’nun ”Sıra Cetveline İtiraz ve Neticeleri” başlıklı 235. maddesidir. İİK 235. maddesinde “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir. (1) 28/2/2018 tarihli ve 7101 sayılı Kanunun 11 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “297 nci maddenin son fıkrasına” ibaresi “302 nci maddenin altıncı fıkrasına” şeklinde değiştirilmiştir. İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar. Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir ve artanı da diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır. Dava basit yargılama usulü ile görülür. Ancak, itiraz alacağın esas veya miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoliyle icra mahkemesine arz olunur.” düzenlemesi yer almaktadır.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idaresinin kararı, sıra cetveli, tebligat ve ilana ilişkin belgeler getirtilip incelenmiştir. Somut olayda … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …esas sayılı kararı ile … Ltd. Şti.’nin 02/10/2019 tarihi itibari ile iflâsına karar verildiği, müflisin iflâs tasfiye işlemlerinin âdi tasfiye olarak … 2. İflas Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasında yürütüldüğü, davacının müflis şirketin masasına 5 kayıt sıra numarası ile 10.271.045,22-₺ nakdi ve 47.240,00-₺ gayri nakdi olmak üzere toplam 10.318.285,22-₺ alacak kayıt talebinde bulunduğu, 17/06/2020 tarihli karar ile talebin tamamının reddine karar verildiği, davacının İİK 223 md.’ye göre tebliğ avansını yatırdığı, red kararının 06/07/2020 tarihinde davacıya usulünce tebliğ edildiği, iş bu davanın İİK md. 135 hükmüne göre 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı tespit edilmiştir.
Uyuşmazlığın kredi ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle, davacı bankanın, iflas tarihi itibari ile alacağının belirlenebilmesi için dayanak sözleşmeler, banka kayıtları, müflisin dava konusu döneme ilişkin ticari defter ve kayıtları incelenerek ve tarafların sunduğu kayıt ve belgeler nazara alınarak müflisin takibe dayanak kredi sözleşmesi nedeni ile iflas tarihi itibari ile borçlu olup olmadığı, borçlu ise borç miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 05/02/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunun sonuç kısmında “…Davacı bankanın davalı Müflis … Ltd. Şti.’ne GF kaynaklı Türk lirası cinsinden kullandırdığı taksitli ticari krediden dolayı 02/10/2019 iflas tarihi itibari ile talep edebileceği alacak miktarı toplam 9.281.838,99-₺, davacı banka ise 10.271.045,22-₺ tutarında nakit kredinin kayıt kabul talebinde bulunmuştur. Tespitimizle davacı alacak talebi arasındaki fark davacı bankaca vadesi iflas tarihinden sonraya sarkan taksit bedelleri içindeki kar paylarının da talep edilmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı bankanın 47.240,00-₺ tutarındaki çek depo talebi yerinde bulunmamaktadır…” yönünde görüş bildirilmiştir. Davacı vekilinin itirazlarının incelenip değerlendirilmesi kaydı ile bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır. 11/03/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda “…Kök raporda bankanın depo talebinde bulunduğu çek taahhüt riskinin kayıt kabulü Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 05/07/2013 tarih 2013/3023-4687 E.K. Sayılı içtihadı dikkate alınarak davacı bankanın kayıt talebinde bulunduğu 47.240,00-₺ çek taahhüt riski olarak kayıt talebinin yerinde olmadığı şeklinde değerlendirilmiştir. Taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinin tetkikinden kredi sözleşmesinin 8.5.1 maddesinde bankanın iade edilmemiş çeklere karşılık depo talebinde bulunabilme hakkına sahip olduğu görülmüştür. Davacı banka vekilinin ileri sürdüğü Yargıtay ilamı nazara alındığında davacının talebi yönünde 47.240,00-₺ tutarındaki banka çek taahhüt riskinin de müflis şirketin iflas masasına davacı banka adına şarta bağlı alacak olarak kayıt ve kabulünün mümkün olabileceği mahkemenin takdirinde bulunmaktadır….” şeklinde görüş bildirilmiş olup, bilirkişi raporu denetime elverişli kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı banka ve davalı …Tic. Ltd. Şti. arasında 17/04/2015 tarihinde 1.140.000,00-₺, 27/09/2018 tarihinde 7.500.000,00-₺ limitli genel kredi sözleşmeleri akdedildiği, davacı bankanın kullandırdığı … kaynaklı kredi karşılığında taşınmaz ipoteği ve taşıt rehni tesis edildiği, hazine destekli kredi garanti fonu iç piyasa finansman desteği kapsamında müflis tarafından davacı bankaya 27/09/2018 tarihinde müracaat edilerek işletme kredisi talebinde bulunulduğu, davacı bankanın müflis şirketten almış olduğu taahhütname ile aldığı teminatlara dayanarak 05/10/2018 tarihinde 6.800.000,00-₺ ödemek sureti ile kredi kullandırdığı, müflis şirketin kullanmış olduğu kredinin 05/11/2018 tarihli 20.000,00-₺’lik ilk taksitinin ödendiği, 05/12/2018 tarihli taksite karşılık 12.039,00-₺ ödeme yapıldığı, davalının bilahare başkaca ödeme yapmadığı, davacı bankanın geri ödeme planına bağlanan taksitler vadelerinde ödenmeyince hesap kat edilerek … 17. Noterliği’nce düzenlenen … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiği, ihtarnamenin müflis şirkete 19/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamenin tebliğ edilmesi karşısında ihtarname ile verilen 24 saatlik süre sonunda temerrüdün 21/02/2019 tarihi itibari ile gerçekleştiği, hükme esas alınan ve mahkememizce benimsenen yukarıda yazılı bilirkişi raporlarında yapılan tespite göre davacı bankanın müflisin iflas tarihi olan 02/10/2019 tarihi itibari ile toplam 8.726.391,08-₺ nakti alacak talebinde haklı olduğu kanısına varılmıştır. Diğer yandan Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 11/09/2014 tarih 2014/1301-5521 E.K. sayılı emsal ilamı nazara alınmak sureti ile 47.240,00-₺ tutarındaki banka çek taahhüt riskinin ve müflis şirketin iflas masasına davacı banka adına şarta bağlı alacak olarak kayıt ve kabulünün mümkün olduğu, dolayısı ile davacının 47.240,00-₺ gayrinakti alacak talebinde haklı olduğu kanısına varılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile davacı bankanın 8,726,391,08-₺ nakti alacağı ile 47.240,00-₺ gayrinakti alacağı (gayrinakti alacağı şarta bağlı alacak olarak) davalı müflisin iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30-₺ harçtan peşin alınan 54,40-₺ harcın mahsubu ile bakiye 4,90-₺ karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.400,00-₺ bilirkişi ücreti, 88,25-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 2.488,25-₺ üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.115,76-₺ yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi gereğince davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 31/03/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza