Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/328 E. 2022/215 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/599 Esas
KARAR NO : 2022/141

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz)
DAVA TARİHİ : 02/06/2015
KARAR TARİHİ : 02/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
“İcra İflas Yasasının 223/1 maddesi gereğince iflas idare memurlarından ikisinin katılımı ile düzenlenen sıra cetveli hukuken geçerli olmadığını, iflas idare organı teşekkül etmeden İİK nun 223/3’ün uygulanması hukuki ve yasal olmadığını, davacılara tebliğ edilen kararlar da açıkça iflas idare memurlarından birinin katılmadığının belli olduğunu, davacılar adına yaptıkları alacak kaydı talepleri ilama dayandığını, ret kararında idare memurları tarafından da kabul edilmediğini, ancak ilam veya başkaca ispatlayıcı belge ibraz edilmediği gerekçesi ile alacağa red kararı verildiğini, davacılar tarafından iflas açılmasına takiben davacıların alacakları için ilamlı takipte bulundukları … 9, 10 ve 11. İcra Müdürlüklerine başvurularak düzenledikleri belgeleri iflas müdürlüğüne gönderdiklerini, iflas masasına sunulan belgeler incelendiğinde iflas masasınca ilgili icra ve iflas müdürlüklerine gönderilen yazıların değerlendirilmesinde taleplerinin ilamlı takip olduğunun açık olduğu, iflas maması mevcudiyetine sağlayan iflas kararını talep eden işçi alacaklarını ilamlı Kanun Koyucunun medeni yasada köklenmiş olan temel anlayışı olan “bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz” şeklinde belirtildiğini, iflas mamasını oluşturan karar, davacıların da içinde bulunduğu işçilerin alacakları nedeniyle 2001 yılından bu yana devam eden davalar ve icra takiplerinden sonuç alınamaması üzerine 2008 yılında işçi avukatlarının birlikte açtıkları iflas davasının görüldüğü … 13.Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dava dosyası ile 02/07/2014 tarihinde verildiğini, iflas idaresi memurları oluşturdukları sıra cetveli ve ret – kabul kararları ile hakkın kötüye kullanılmasının kötü bir örneği olduğunu, bu nedenle taleplerinin kabulü ile alacaklılar toplantısı yapılması yönünde karar ve bu toplantıda temsil edilmesi taleplerinin bulunduğunu, bu nedenlerle öncelikle İİK nun 223/1 maddesi gereğince iflas idare memurlarınından ikisinin katılımı ile düzenlenen sıra cetvelinin hukuken geçerli olmadığının tespiti ile iptaline karar verilmesini, davacılardan …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …’ün sıra cetveline kayıt ve kabulünü, sıra cetvelinin yeniden düzenlenmesi talepleri ile ilgili olarak alacaklılar toplantısına katılmaları yönünde karar verilmesini, İİK nun 206. Maddesi ve 4949 sayılı kanunla yapılan değişiklik ile getirilen hükümlerin anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu hususundaki iddilaranın incelenmesi amacıyla anayasanın 152. Maddesi gereğince dava dosyasının Anayasa Mahkemesine gönderilmesi ve davanın yüksek mahkemenin incelenmesinin sonuna kadar geri bırakılması yönünde karar verilmesini, davalılar … Bankası AŞ, … Muhakemet Müdürlüğü, … Vergi Dairesi, Bayraklı Belediyesi, … Bankası AŞ, Hazine-… Müdürlüğü, … Bankası AŞ, … Bankası AŞ ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı , … Gümrük Müdürlüğünün alacaklarına dayanak yaptıkları kredi sözleşmeleri, işlemler ve belgelerin mahkememizce resen seçilecek konusunda yetkin hesap uzmanı, bankacı, borçlar ve icra hukukçularından oluşan beş kişilik bilirkişi heyetince incelenerek rapor verilmesini, bu rapora istinaden iflas idaresinin alacak ve sıra kaydının iptali yönünde karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini… “
Davalı Müflis … A.Ş.yi temsilen İflas İdare Memuru…’in 04/08/2015 havale tarihli davaya cevap dilekçesi özetle; öncelikle dava görevli olmayan mahkemede açıldığını ve dava dilekçesinin içeriği bir bütün olarak incelendiğinde esasen davanın bir kayıt kabul ve kayıt terkin davası değil, sıra cetveli düzenlenmesine karşı şikayet niteliğinde olduğunu, bu nedenlerle öncelikle görevsizlik kararı verilerek dosyanın İcra Hukuk Mahkemesi görevi alanında bir dava olduğundan görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir.” şeklindedir.
Davalı … Muhakemat Müdürlüğü vekilinin cevap dilekçesi özetle; Öncelikle dava konu ve nedeni nazara alındığında sıra cetveline itiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoluyla İcra Mahkemesine başvurulması gereği gözetilerek huzurdaki davanın görev nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiş, sonuç olarak ise haksız davanın görev, dava dilekçesinin usule aykırılığı, husumet, süre yönleriyle reddini talep etmiştir. şeklindedir.
Davalı … AŞ vekilinin cevap dilekçesi özetle, sonuç olarak öncelikle usuli (görev, husumet, hak düşürücü süre vb), itirazlarının kabulünü, davanın reddine karar verilmesini, davacıların haksız, hukuki mesnetten yoksun davanın esastan reddini talep etmiştir. şeklindedir.
Davalı … Bankası A.Ş. vekilinin cevap dilekçesi özetle, Mahkemenin görevli olmaması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesini, İİK nun 235 maddesi uyarınca 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle süre yönünden davanın reddine karar verilmesini, iş bu dava ile … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası arasında bağlantı bulunduğundan her iki davanın HMK 166 maddesi uyarınca birleştirilmesine karar verilmesini, İİK nun 235 maddesi uyarınca iflas masasına kaydetmiş oldukları alacakları iflas idaresi tarafından reddedilmiş olan ve sınırlı ayni hak sahibi de olmayan davacıların davasının reddine karar verilmesini şeklindedir.
Davalı … vekilinin 12/04/2016 tarihli cevap dilekçesi özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde reddedilen alacağın masaya kaydının mı talep edildiği, yoksa başka bir alacaklının alacağının esasına ve miktarına mı itiraz edildiği yada alacağın sırasına mı itiraz edildiğinin anlaşılamadığını, sırf iflas işlemlerinin sürümcemede kalması amacıyla açılan davanın reddini talep ettiklerini, ayrıca davacı tarafın iş bu taleplerine açılanacak davalar, davaların tarafları, dava açma süreleri, görevli mahkemeler ve yapılacak incelemelerin farklı hususlar olduğunu ve her biri ayrı yasal düzenlemelere tabi olduğunu, bu nedenle usul ve yasaya aykırı davanın reddi gerektiğini, sonuç olarak resen göz önüne alınacak hususlarla davanın reddini, vekalet ücreti ile yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. şeklindedir.
Davalı … Başkanlığı vekilinin 15/03/2014 tarihli cevap dilekçesi özetle; Dava konusu olan İflas müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan sıra cetveli usul ve yasaya uygun olduğunu, kendilerince verilen sıra da usul ve yasaya uygun olarak verildiğini, bu nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. şeklindedir.
GEREKÇE:
Dava, sıra cetveline itiraza ilişkindir.
Yargıtay 23. hukuk Dairesinin 02/10/2019 tarihli ve E.2019/1613 sayılı ilamı ile mahkememizce daha önce verilen kararının bozulmasına ve davanın esastan incelenip sonucuna göre hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bu çerçevede, tarafların ticari kayıtlarının incelenmesi ve davacının alacağının olup olmadığı ve varsa sırası ile yaptığı itirazların incelenmesi için bilirkişi ara kararı oluşturulmuştur. Mahkememizin ara kararı şu şekildedir:
“Dosyanın bir bütün halinde bir hesap uzmanı, bir bankacı bilirkişi, bir borçlar hukuku, bir icra hukuku alanında uzman, bir malimüşavir bilirkişiye tevdi ile davacının alacak ve sıralara ilişkin kayıtlara karşı yapmış olduğu itirazların değerlendirilmesi için rapor istenmesine, bilirkişiler için ayrı ayrı 1000,00×5=5.000,00-tl ücret takdirine ,bilirkişi delil avansının tamamlanması için davacı tarafa 40 günlük kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde bilirkişi delil avansının tamamlanmaması halinde ilgili delilden vazgeçmiş sayılacağının dosyadaki bilgi ve belgelere göre karar verileceğinin davacı tarafa İHTARINA, (ihtarat yapıldı),”
Davacı tarafından, kendisine tanınan kesin süre içinde bilirkişi delil avansı mahkeme veznesine depo edilmemiştir. Dolayısıyla, bilirkişi incelemesi yapılamamış; davacıya yapılan ihtar doğrultusunda dosyadaki mevcut delillere göre karar vermek gerekmiştir. Yargılama kapsamı ve toplanan delillere göre, dava dilekçesinde isimleri belirtilen davacıların büyük çoğunluğu davayı takip etmemiş ve anılan davacılar yönünden dava tefrik edilerek işlemden kaldırılmış olup davacı … yönünden ise yukarıda yer verilen ara karardan anlaşılacağı üzere dosyada bilirkişi incelemesi yapılamadığı ve mevcut delillere göre davacının davasını ispatlayamadığı sonucuna ulaşılmış ve davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacı … yönünden davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 752,70-TL harçtan düşümü ile bakiye 672,00-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalılar … Ve Gürmük Ve Ticaret Bakanlığı … Gümrük Müdürlüğü Ve … Muhakemat Müdürlüğü Ve … 3.iflas Müdürlüğü Ve … Vergi Dairesi Başkanlığı Ve … Muhakemat Mdürlüğü Adına Maliye Hazinesi Ve … Bankası A.ş Ve … Belediyesi kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 100,00-TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı … tarafından yapılan 100,00-TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Davalı … Bankası tarafından yapılan 100,00-TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davalı … Bankası vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/03/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza