Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/32 E. 2021/380 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/32 Esas
KARAR NO : 2021/380

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/01/2020
KARAR TARİHİ : 24/06/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … alan adlı elektronik ticaret sitesinin sahibi ve yöneticisi olduğunu, müvekkili şirketin anılan internet sitesi üzerinden çeşitli e-ticaret faaliyetleri yürüttüğünü, bu faaliyetler kapsamında tüketicilere satıcı sıfatı ile doğrudan kendisi ürün ve hizmet satışı yaptığı gibi 3. kişi tacirlere de ürünlerini tüketicilere satmaları için gerekli alt yapı ve platformu sağladığını, pek çok şirket ile AVM’de kiralanan mağaza mantığından hareketle internet sitesinden satış yapılmasına aracılık ettiğini, davalı ile müvekkili arasında 02/05/2017 tarihinde “… Satıcı Üyelik Sözleşmesi” akdedildiğini, internet sitesinden satışı yapılan ürünlerin satıcılar tarafından kargo ile gönderildiğini, ödemelerin ise satıcı firmalara müvekkili şirket aracılığı ile yapıldığını, dava dışı … isimli kişinin açmış olduğu üyelik hesabından müvekkili şirketin sahibi ve yöneticisi olduğu internet sitesinden 17-18-19/10/2018 tarihlerinde davalı … adına … iline kayıtlı İlayda İletişim mağazasından toplam 332.992,99-₺ bedelli 9 adet sipariş oluşturulduğunu, bu siparişlerin 3 farklı günde oluşturulmasına rağmen … numaralı siparişin … gönderi kodu ile diğer tüm siparişlerin … numaralı tek bir gönderi kodu ile 22/10/2018 tarihinde saat 11:20’de … isimli şahısa teslim edildiğini, müvekkili şirketin sözleşme ile belirlenen 14 günlük vade tarihi dolduktan sonra 02/05/2017 tarihli sözleşme gereği müvekkili şirketin satışa ilişkin komisyonu kesildikten sonra 06/11/2018 tarihinde 9 adet siparişe ilişkin toplam 308.152,68-₺ ödemeyi …’e gerçekleştirdiğini, ödeme yapıldıktan sonra müşteriler tarafından sistem üzerinden siparişlere ilişkin iade taleplerinin bildirildiğini, bu taleplerin doğrudan davalı … tarafından kabul edilerek toplam 332.992,99-₺’nin müvekkili şirket tarafından müşteri kredi kartlarına iade edildiğini, bu iadeler kapsamında sözleşme gereği …’in müvekkili şirkete karşı 332.992,99-₺ borçlu duruma düştüğünü, müvekkili şirketçe davalı tarafa ulaşılmaya çalışıldığını ancak mümkün olmadığını, bu sebeple cari hesap alacaklarının ödenmesi için … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından 25/01/2019 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiğini, itiraz neticesinde takibin durduğunu, davalı ve üye satıcılar ile bağlantılı olduğu tespit edilen müşteriler aleyhine … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası üzerinden şikayette bulunulduğunu, müşterilerin yüklü miktarda sipariş oluşturup kredi kartı ile ödemeler yaparak cayma hakkı süresinin son günü ve ürün bedellerinin müvekkili şirketten üye satıcıya ödenmesinden sonra cayma hakkının kullanıldığını, müvekkili şirketten bedel iadesini tahsil ettiklerini belirterek davanın kabulü ile davalı … tarafından … 11. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasına yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeni ile takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa yargılamanın her aşamasında usulünce tebligat yapılmış olup, esasa karşı beyanda bulunulmamıştır.
Dava, akdi ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce … 11. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklı … Şirketi tarafından borçlu … aleyhine (14/11/2018 düzenleme tarihli 14/11/2018 faiz başlangıç tarihli 332.975,38-₺ tutarındaki (cari hesap)) borç sebebi gösterilmek sureti ile 332.975,38-₺ asıl alacak, 11.207,13-₺ işlemiş faiz olmak üzere toplam 344.182,51-₺’nin 16/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %19,50 oranında temerrüt faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsili talebi ile 16/01/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın cari hesap alacağından kaynaklanması nedeni ile davacının alacağının belirlenebilmesi için dayanak icra dosyası, banka dekontları, … Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Bürosu’nun… soruşturma numaralı dosyası, taraflar arasında akdedilen sözleşme, tarafların dava konusu borç dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtları incelenerek davaya konu cari hesap alacağı nedeni ile davalının davacıya borcu bulunup bulunmadığının, var ise icra takip tarihi itibari ile alacak ve faiz miktarının denetime elverişli şekilde tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 17/03/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle “…Davacı şirket ticari defterlerinde, davalı ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muhasebe hareketlerinin 120 numaralı “alıcılar” hesabında takip edildiği, anılan hesapta önce davalı yana 24.840,31-₺ tutarındaki komisyon faturası ve hizmet bedeli düşüldükten sonra kalan 308.152,68-₺’nin ödendiği, sonrasında ise 332.992,99-₺ tutarındaki müşteri ödemelerinin müşterilere iade edilerek davalı hesabına tekrar borç kaydedildiği, davacı yanın 16/01/2019 takip tarihi itibari ile davalı yandan 332.975,38-₺ alacaklı olduğu görülmüştür…Netice olarak davacı firma yetkilileri her ne kadar sözlü olarak davalının iade malların teslimini fiziken elden aldığını iddia etse de davacı firma dayanak belge sunmadığından davalıdan alacağın varlığı tespit edilememiştir. Davacının alacağının varlığının tespitinde ticari defterlerinin ve cari hesap ilişkisi nedeniyle takip başlattığından cari hesap ekstresi talep edilmesine karşın 2 aydır herhangi bir belge sunulmamıştır. Tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı şirket ile davalı … “…” arasında 02/05/2017 tarihli “…Satıcı Üyelik Sözleşmesi” akdedildiği, davacı şirketin anılan sözleşme gereği “…” internet sitesinden davalı … (İlayda İletişim) tarafından satış faaliyeti yapılmasına aracılık ettiği sabittir. Davacı vekili anılan sözleşme gereği davalının “…” internet sitesinden satış faaliyeti yapmasına aracılık ettiğini, dava dışı … isimli kişinin açmış olduğu üyelik hesabından davalı adına kayıtlı …’ndan toplam 332.992,99-₺’lik 9 adet sipariş oluşturulduğunu, sözleşme uyarınca müvekkili şirket tarafından ilgili satışa ilişkin komisyon kesildikten sonra 09/11/2018 tarihinde 9 adet siparişe ilişkin toplam 308.152,68-₺ ödemenin davalıya gerçekleştirildiğini, bilahare müşteriler tarafından sistem üzerinden siparişlere ilişkin iade talepleri bildirildiğini ve bu iade talepleri sistem işleyişi gereği davalı tarafından kabul edilerek toplam 332.992,99-₺’nin müvekkili şirket tarafından ilgili müşterilerin kredi kartlarına iade edildiğini, iade edilen söz konusu bedellerin, davalının cari hesabına borç olarak kaydedildiğini, iş bu tutarın tahsili talebi ile davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının takibe itirazının haksız olduğunu iddia etmiş, davalı ise herhangi bir savunmada bulunmamıştır. Uyuşmazlığın çözümü için davacı tarafça delil olarak sunulan banka dekontları ve dava konusu döneme ilişkin ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Somut olayda dava dışı … isimli kişinin açmış olduğu üyelik hesabından “…” alan adlı davacı şirketin sahibi ve yöneticisi olduğu internet sitesinden 17-18-19.10.2018 tarihlerinde davalı … adına … iline kayıtlı … toplam 332.992,99-₺’lik 9 adet sipariş oluşturulduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un mesafeli sözleşmeler başlıklı 48. maddesinde yer alan düzenleme ve davacı şirket ile davalı arasında akdedilen sözleşme uyarınca 14 günlük vade tarihi dolduktan sonra sözleşmenin 4.22 maddesi gereği davacı şirketin söz konusu satışa ilişkin komisyonu kesildikten sonra 06/11/2018’de 9 adet siparişe ilişkin toplam 308.152,68-₺ ödemeyi davalı …’e gerçekleştirdiği, bilahare sistem üzerinden siparişlere ilişkin iade talepleri bildirilmiş olup, iade talepleri davalı … tarafından kabul edildiğinden toplam 332.992,99-₺’nin davacı şirket tarafından müşterilerin kredi kartlarına iade edildiği, bu durumda davacının takip tarihi itibari ile 332.975,38-₺ asıl alacak talebinde haklı olduğu kanaatine varılmıştır. İcra takibinden önce davalının temerrüde düşürüldüğüne dair ihtarname vs. belge dosyaya sunulmamıştır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede iade için kesin vadenin belirlenmemiş olduğu, bu durumda davalının icra takibi ile temerrüde düştüğü anlaşılmakla davacının işlemiş faiz alacağı talebi kabul edilmemiştir. İİK 67/2 maddesi uyarınca icra takibine konu alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacak miktarının %20’si oranında icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 332.975,38-₺ asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Hüküm altına alınan alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 66.595,08-₺ icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 22.745,55-₺ nispi harçtan peşin alınan 5.877,78-₺ harcın mahsubu ile bakiye 16.867,77-₺ nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.000,00-₺ bilirkişi ücreti, 168,50-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 2.168,50-₺ üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.097,89-₺ ile 5.939,98-₺ harç gideri olmak üzere toplam 8.037,87-₺ yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 31.758,28-₺ nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/06/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza