Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/291 E. 2022/591 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/291 Esas
KARAR NO : 2022/591

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 29/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
“….Müvekkili kooperatif 2007 yılında kurulmuş olup, … Mahallesinde iki ayrı parsel üzerinde 2008 yılında aldığı inşaat ruhsatına göre toplam 31 adet konut ve 1 adet sosyal tesisten ibaret site inşaatını tamamlayıp ortaklarına teslim etmeye çalışmaktadır, davalı … …, müvekkil kooperatifin 18 üye kayıt numaralı ortağıdır, davalı Kooperatifler Kanunun 27 ve müvekkil kooperatif ana sözleşmesinin 14. Maddelerine göre 30 günü geçmiş aidat ve borçların 10 gün ve 1 ay süreli iki ayrı ihtara rağmen ödemediğinden müvekkil kooperatifin … tarih …ve …tarih … sayılı yönetim kurulu kararları gereği ortaklıktan çıkarılmıştır. Ancak davalı bu kararlara karşı … 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve … 13. Asliye Ticaret MAhkemesinin …esas sayılı dosyalarından iptal davası açmış olup, … 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından açılan davada ortaklıktan ihraç kararının iptaline karar verilmiş, söz konusu karar karşı müvekkili kooperatif tarafından istinaf yoluna başvurulduğunu, dosya halen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde olduğunu, davalının … 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından açtığı ihraç kararının iptali davasında ise mahkeme davanın reddine karar verilmiş, yani davalı hakkında verilen ortaklıktan ihraç kararları henüz kesinleşmemiştir, müvekkili kooperatifte genel kurul toplantılarında alınan kararlar gereği ortaklardan aidet toplanmakta olup, davalı aleyhine fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak Aralık 2013- Etik 2018 arasında tahakkuk eden aidat ve gecikme zammı alacağının tahsili için … 2. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibinin başlatılmıştır. Davalıdan talep edilen 111.5000,00-TL asıl alacak, müvekkil kooperatifin 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait olağan genel kurul toplantılarında alınan ve tüm ortaklardan toplanmasına karar verilen aidatlardan ibarettir. Davalıdan icra takibi ile kooperatif genel kurullarında kararlaştırılan aylık aidat ödemlerine ilgili ayın son günü kesin vade kabul edilmek suretiyle gecikme faizi hesaplanarak alacak aslı ve faizleri talep edilmiştir. Davalının … 2. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının müvekkile takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine…”karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“….Kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali için … 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde kararın … sayılı dosya ile açılan dava halen devam etmekte olup istinaf aşamasındadır. Henüz sonuçlanmamıştır. Davanın temelini oluşturan genel kurul kararlarının tebliğ edildiği noter tebligatları bir sonraki dilekçemizde mahkemeye sunulacaktır. Kooperatiften ihraç edildiğim noter kanalıyla tebliğ edildiğinden bugüne kadar aidat borcu ya da faizine ilişkin bir bildirim tarafıma yapılmamıştır. Kooperatiften ihraç edilmem dotayısıyla üyeliğimin askıya alındığını düşündüğümden borç ödemesi de yapmadım. Fakat Kooperatif de benden böyle bir talepte bulunmadı. Bu nedenle borcumun ne kadar olduğunu bilmem mümkün değildir. İstanbul İcra Müdürlüğü kaydıyla gönderilen … Esas sayılı Ömek Emrinde belirtilen borç miktarının doğruluğundan emin değilim. Kaldı ki, 13. Asliye Ticaret Mahkemesi …esas sayılı dosyasında Bilirkişi incelemesi yapılmış, bilirkişi “Faiz hesabının” yanlış olduğunu dosyada belirtmiş, hesaplamanın yanlış yapıldığını karara bağlamıştır. Bu dosya şu anda isnitaf aşamasındadır. Varolan bilirkişi raporunun ardından tarafıma bir borç dökümü, borç ödemesi de ulaşmadı. Doğrudan açılan bu dava ile çıkarılan borçlardan haberdar oldum. Ayrıca, Kooperatif yönetim kurulu üyesi tarafından bundan 2 ay önce telefon ile arandım. Telefon kayıtları ile bu arama ispatlıdır. Kooperatif Yönetim Kurulu üyesi “Artık kooperatifte uzun zamandır devam eden husumeti hep birlikte sona erdirelim, kimse yıllardır emek verdiği evinden olmasın, kimse mağdur olmasın, herkes evinin tapusunu alsın, gelin hep birlikte kooperatif genel kurulunda sulh yapalım, borcu olanlar borçlarını imkanları dahilinde ödesinler ve kooperatif içindeki anlaşmazlık durumuna son verelim ve karşılıklı olarak açılan hukuk davaları da geri çekilsin” önerisinde bulundu. Ben de “Bu durumdan duyduğum memnuniyeti, mutluluk ve sevinci ifade ettim, imkanlarım ölçüsünde borcumu bir an önce ödeyeceğimi, evimin tapusunu almaktan, evimde oturacak olmaktan hele ki dünyanın içinde bulunduğu bu zor şartiarda evime kavuşuyor olmaktan duyacağım sevinci ve mutluluğu kendisine ifade ettim.” Kooperatif yönetim kurulu üyesiyle yapmış olduğum bu görüşmenin ardından borcumu ödeme konusunda girişimlerde bulunmaktayım. Takdir edersiniz ki gerçekten sadece Türkiye değil tüm dünya zor günler geçiriyor. Borcumu ödeme konusunda ben de bir takvim belirledim. Bu telefon görüşmesinin hemen ardından İçişleri Bakanlığı’nın kararıyla tüm dernek, kooperatif toplantıları 3 süreyle ertelendi. Pandemi nedeniyle yYaklaşık 7 aydır Kooperatif genel kurul toplantıları yapılamamaktadır. Bizim kooperatifimizin genel kurul toplantısı da yapılamadı, toplanamadık. Eğer bu toplantı yapılabilseydi kooperatif yönetim kurulu üyesinin de belirttiği gibi gerçekte tüm sorunlar çözülebilecekti. Sonuç olarak, borçlarımızın bilirkişi tarafından yeniden hesaplanması gerekmektedir. Ana borç, faiz hesabı Bilirkişi nezdinde yeniden hesaplanmalıdır. Tüm bu nedenlerden dolayı açılan bu davada ortaya koyulan borç miktarı gerçeği yansıtmamaktadır. Yapılan tahkikat sonrasında gerçek olmadığı görülecektir. Bu nedenle davanın reddini talep ediyorum. Ayrıca aidat borçlarının. ödenmesi hakkında, mevcut davanın sonuçlanmasının beklenmesi gerekmektedir. Bu nedenle iş bu davada itirazımı beyan eder, dava talebinin iptal edilmesini ve diğer tüm taleplere de itiraz ediyorum. Davanın reddine karar verilmesini…”talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının davalıdan … 2. İcra Müdürlüğü’nün …sında takip tarihi itibariyle davalının kooperatife karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklı olarak 2012-2017 yıllarına ait aidattan kaynaklı olarak başlatılan takip nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklıysa alacağın miktarı konularında yoğunlaştığı, davanın davalının itirazının İİK.67.maddesine göre iptali davası ve %20 icra inkar tazminatı talebidir.
İcra dosyasının celp edilip incelenmesinde özetle şöyledir:
“…Davacı kooperatif tarafından davalı adına 20.11.2018 tarihinde … 2. İcra Müdürlüğü’nün… E sayılı dosyası ile 111.500,00-TL asıl alacak ve 40.826,00-TL işlemiş faiz olmak üzere 161.326,00-TL tutarında toplam alacağın fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyfa takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek Yıllık %18 Faiz (Koop.Genel Kurul Kararı gereği) ve değişen oranlardaki faizi ite, icra giderleri, avukatlık ücreti birlikte Borçlar Kanununun 100.maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubuyla tahsili istemi ile takip başlattığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu görülmektedir….”
01/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda “…Huzurdaki davanın; davacı tarafından davalı kiracı aleyhine 11.11.2018 tarihinde asıl alacak ve faiz olmak üzere toplamda 161.326.-TL alacağı için başlatılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali davası olduğu, Davacı kooperatifin 2013-2014-2015-2016-2017 ve 2018 yıllarına ait yukarıda listelenen ticari defterlerin TTK hükümlerine uygun tutuldukları, davacının yukarıda belirtilen yıllara ilişkin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterinin (Genel Kurul Karar Defteri ve Yönetim Kurulu Karar Defterinin) TTK hükümlerine uygun tutulmadıkları anlaşılmakla; delil kabiliyetleri mahkemenin takdirinde olduğu, davalıdan talep edilen 11 1.500,00 TL asıl alacağın, kooperatifin 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait genel kurul toplantılarında alman ve tüm ortaklardan toplanmasına karar verilen aidatlardan olduğu, takip tarihine kadar 111.500.-TL asıl alacak için davacının 58.335,00-TL faiz talep edebilecekken 49.826,00-TL faiz talebinin olduğuna…” dair görüş sunulmuştur.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; somut olayda davalının …’nin üyesi olduğu, davacının kooperatif aidatlarının ödenmediği gerekçesiyle icra takibi başlattığı anlaşılmaktadır. Buna karşılık, davalı tarafından herhangi bir borcunun olmadığı ileri sürülmüştür. Buna ek olarak yargılama aşamasında kısmi ödemeler yapıldığı ve bu ödemelerin davacı alacaklı tarafından ilgili icra dosyasına bildirildiği anlaşılmaktadır. Davacının takip tarihi itibarıyla takip bedeli kadar alacaklı olduğuna ilişkin iddiasını alacağa dayanak olarak gösterdiği tahakkuk fişleri, kooperatif kararları ve defter kayıtları ile ortaya koyduğu, bilirkişi raporunun davacının iddiasını destekler mahiyette olduğu, faiz talebinin alacağın türü ve dosya kapsamına uygun düştüğü, takip talebine konu edilen alacağın miktar itibarıyla hesaplanabilir olduğu anlaşılmaktadır. Dava açıldıktan sonra icra dosyasına yapılan kısmi ödemelerin infaz aşamasında ilgili icra dairesi tarafından dikkate alınacak olması nedeniyle bu konuda ayrıca bir bilirkişi raporu alınmamıştır. Buna ek olarak, davalının duruşmalardan önce yargılamayı uzatmaya matuf olarak mazeret dilekçesi sunduğu değerlendirilmiş; dosyanın tekemmül etmiş olması ve araştırılacak başkaca bir husus bulunmadığı dikkate alınarak tahkikat sona erdirilmiştir. Sonuç olarak, davaya konu edilen icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair koşullarının somut dosya bağlamında mevcut bulunduğu değerlendirilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜNE, … 2. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin icra takibindeki şartlarla devamına,
Alacağın %20’si olan 32.265,20-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 11.020,17-TL harçtan peşin alınan 1.948,42-TL harcın mahsubu ile bakiye 9.071,75-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 25.198,90-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama gideri 2.010,62-TL ilk harç ve masraflar, 740,00-TL (posta/tebligat/bilirkişi) olmak üzere toplam 2.750,62-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/09/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza