Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/259 E. 2022/7 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/259 Esas
KARAR NO : 2022/7

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/06/2020
KARAR TARİHİ : 13/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle şöyledir;
“….Olay günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile 26.04.2013 günü saat 23:20 sıralarında 55.Cadde üzerinden seyirle geldiği 57. Cadde Kavşağına giriş yaptığında, 57.Cadde üzerinde sol tarafından seyir halinde olarak kavşağa giriş yapan sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile çarpışmaları neticesinde çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Söz konusu kazada davacı müvekkilimiz … , … plaka sayılı araçta yolcu konumundadır. Dava konusu kazanın oluşumunda, sürücü …’IN 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 57/1-a maddesinde düzenlenen “Kavşaklara yaklaşırken kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamamak, geçiş hakkı olan araçlara ilk geçiş hakkını vermemek,” kuralını ihlal ettiğinden ASLİ, diğer araç sürücüsü … ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/1-a “Sürücüler; Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak, zorundadır” kuralını ihlal ettiğinden TALİ kusurlu olduğu belirtilmiştir. Bununla birlikte dava konusu kaza ile ilgili Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen kusur raporu bulunmaktadır. 28.06.2013 tarihli Bilirkişi Raporu’nda; Sürücü …’ın asli kusurlu olduğu, Sürücü …’nın tali kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
2-) Davacı müvekkil … söz konusu kaza dolayısıyla yaralanmış olup, … Devlet Hastanesi ve … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alınmıştır. Davacı müvekkilin geçirmiş olduğu bu trafik kazası neticesinde ‘ sağ humerus ve omur kırığı ‘ meydana gelmiştir.
3-) … Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından 03.05.2019 tarihinde düzenlenen … Adli Kurul Raporuna göre davacı müvekkilin geçirmiş olduğu kaza neticesinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre maluliyet oranı %11.2 olduğu belirlenmiştir.
4-) Davaya konu kaza nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığının …soruşturma sayılı dosyası ve … karar sayısı ile “Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar” verilmiştir.
5-) Kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı araç, davalı …’nin … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunmaktadır.
6-) Kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı …’nden karşılanması amacıyla doğrudan doğruya davalı …’ne 17.05.2019 tarihinde başvurulmuş ve ödeme yapılması için tüm evraklar davalı … şirketine teslim edilmiştir. Davalı … şirketine 15 gün içerisinde cevap verilmediği takdirde dava yoluna başvurulacağı başvuru dilekçesinde ihtaren bildirilmiştir. 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca; “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.”
İşbu başvuru neticesinde … Sigorta Anonim Şirketi tazminat talebimizi reddetmiştir.
7-) 19.12.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun ile Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiş ve konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiştir. Dava şartının yerine getirilmesi için tarafımızca 12.02.2020 tarihinde … Arabuluculuk Bürosu’na başvurulmuştur. Başvuru dosya numarası: … , Arabulucuk numarası: …’dir. İşbu başvuru neticesinde davalı taraf ile anlaşma sağlanamamıştır.
😎 Müvekkil 20.08.1999 doğumlu olup kaza tarihi itibariyle 14 yaşındadır. Müvekkilim öğrencidir.
Müvekkilin 2918 sayılı yasadan kaynaklanan söz konusu kaza dolayısı ile işgücü kaybından doğan daimi sakatlık tazminatını alabilmesi için işbu davayı açma zarureti doğmuştur.
Davacıya ödenmesi gereken 5.500,00-TL daimi sürekli maluliyet (sakatlık) ve geçici iş göremezlik tazminatının davalı …’ne başvuru tarihi olan 17.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
3- Yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekaleten saygıyla arz ve talep ederiz….”
CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“…Başvuru sahibi 26.04.2013 tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazasında yaralanarak malul kaldığından bahisle uğradığı maluliyet zararının … plakalı aracın müvekkil şirket nezdindeki zorunlu mali mesuliyet poliçesinden tazminini talep etmektedir. … Plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde 14.03.2013-2014 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet (trf) sigorta poliçesi ile sigortalıdır. Müvekkil şirketin poliçe sebebiyle sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlıdır. Başvuru sahibinin iddia edildiği gibi işgücü ve vücut fonksiyon kaybına uğradığı sabit değildir ve ayrıca tespite muhtaçtır. Davacı …, 1999 doğumlu olup kaza tarihinde 14 yaşındadır. 14 yaşındaki bir çocuğun çalışıp gelir elde etmesi mümkün değildir, her hangi bir işte çalışmamaktadır. geçimini ailesi sağlamaktadır.
dolayısıyla davacının kazadan sonra belirtilen iyileşme süresi zarfında çalışamamaktan kaynaklanan herhangi bir gelirden yoksunluğu ve de maddi zararı bulunmamaktadır.
davanın esastan reddine ,
yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep ederiz….” GEREKÇE:
Dava, 26/04/2013 tarihinde … sevk idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile …yılı … sevk idaresindeki aracın çarpışması neticesinde … sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolu olarak bulunan davacı …’ın çift taraflı meydana gelen yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maluliyetinin bulunmasından kaynaklı olarak … plaka sayılı (…) aracın ZMM sigortacısı davalıdan tazminat talebinden ibarettir.
Davacı vekilinin 24/12/2021 tarihinde sunduğu dilekçesi özetle şöyledir:
….işbu dosyada taraflar sulh olmuştur, bu nedenle dava konusuz kalmış olup, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz olmadığını…” Davalı vekilinin 27/12/2021 tarihinde sunduğu dilekçesi özetle şöyledir:
“….Dava konusu ihtilafla ilgili olarak davacı vekili feragatname doğrultusunda … yönünden maddi tazminata ilişkin olan taleplerden ve davasından feragat etmiştir. Bizimde dava vekalet ücreti ve yargılama gideri talebimiz yoktur, davacı yönünden maddi tazminat davasının feragat sebebiyle reddine karar verilmesini …”
HMK’nın 313/1. maddesi; “Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.” ve HMK’nın 315/1. maddesi; “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükümlerini amir olup tarafların karşılıklı olarak birbirleriyle sulh olunduğundan bahisle vaki sulh nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair, yargılama giderlerinin masrafı yapan taraf üzerinde bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Vaki sulh nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan ve alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 54,40-TL’den mahsubu ile kalan 26,30-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin masrafı yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca vekalet ücreti ve yargılama gideri talep edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-₺ arabuluculuk ücretinin taraflardan (660,00-TL’sinden davacı tarafın, 660,00-TL’sinden davalı tarafın sorumlu olması kaydı ile) tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/01/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza