Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/2 E. 2020/383 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/2 Esas
KARAR NO : 2020/383

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2020
KARAR TARİHİ : 30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın yazarkasaların ödeme kaydedici cihazların üretimi, geliştirilmesi ve satışı sektöründe hizmet verdiğini, müvekkili ile davalı firma arasında sözleşme imzalandığını, davalı firmanın sözleşme uyarınca üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmediğini, sunulmayan hizmetler için faturalandırma yaparak müvekkilinden tahsil etmeye çalıştığını, müvekkilinin sözleşmede kararlaştırılan pek çok hizmeti alamadığını, beklentilerinin karşılanacağı beyanlarıyla davalı tarafından aylarca oyalandığını, davalı ile imzaladığı sözleşmeden doğan pek çok hizmeti alamayan müvekkilinin sık sık hizmetin kesilmesi sebebiyle de önemli ölçüde hak kaybı, itibar kaybı ve maddi zarara uğradığını, davalı tarafından sunulan TSM iletişim hizmetinin müvekkilinin piyasaya sürdüğü ve aktif olarak kullanılan yaklaşık 15.000 adet cihazın altyapısını oluşturduğunu, bu hizmetin kesintiye uğramasının bu cihazların kullanılamamasına sebep olduğunu, bu nedenle müvekkilinin bir çok şikayet aldığını, davalı firmanın hiçbir konuda müvekkiline yeterli teknik ve donanımsal desteği sağlamadığını, yanlış faturalandırma yapıldığını, davalı tarafından kesilen Ekim 2016 fatura tutarının yanlış olması sebebiyle 16.322,22 TL tutarında iade faturası düzenlendiğini, davalının 2 yıllık süre içerisinde pek çok yanlış tutarlı fatura düzenlediğini ve bu durumun ancak müvekkilinin farketmesi ile düzeltildiğini, alınamayan hizmetler yönünden düzenlenen faturalar için mutabakat sağlanacakken davalı tarafça söz konusu faturaların icra takibine konu edildiğini, müvekkiline aylık sorun raporları, aylık değişiklik raporu, aylık SLA raporu ve güncel kapasite raporları sunulmadığından fatura içeriğinin doğruluğunun tespit edilemediğini, davalının sözleşmeye aykırılıkları nedeniyle müvekkilince uzman raporu alındığını ve bu raporda haklılıklarının tespit edildiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin … 22. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu edilen faturalara ilişkin olarak şimdilik 10.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava harcının eksik yatırıldığını, davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararının olmadığını, davacının iddia ettiği TSM iletişiminde yapılan kesintiler sebebiyle sahadaki tüm cihazların kullanımının durduğu ve ödeme alan cihazlarda işlem yapamadığı iddiasını kabul etmediklerini, ödeme araçlarından kaynaklı GSM hizmetlerinden kaynaklı sorunlardan müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını, müvekkili şirketten kaynaklı olağan sayılabilecek aksamalar haricinde herhangi bir hizmet aksaması yaşanmadığını, herhangi bir major hizmet kesintisinin yaşanmadığını, TSM sistemlerinde de major bir sıkıntının müvekkili şirket tarafından gözlemlenmediğini, yanlış faturalama yapıldığına ilişkin iddia Ekim 2016 yılına ilişkin olup müşteri ile mutabakat sağlandığını, ek sözleşme yapıldığını ancak davacının bu tarihten sonraki ödemeleri yerine getirmediğini, davalının sözleşmede kararlaştırılan … Veri Merkezi’ndeki ortamın müşteriye sağlanmadığı iddiasının doğru olmadığını, bahsedilen dönemde müşteri kontağı olan … tarafından uygulanan ikinci bir parola doğrulama sistemi uygulandığından yeni gelen sorumlunun bu şifreleme yapısını geçememesi nedeniyle İzmir ortamına ulaşımda sıkıntılar yaşandığını, aynı sorunla İstanbul ortamındaki sunucularda da karşılaşıldığını, müvekkili şirket tarafından herhangi bir sorumluluğu olmamasına rağmen sistem desteği verildiğini, acil açıklaması ile gelen maillere cevap alınamadığı iddiasının da doğru olmadığını, cevapsız kalan aramalar için sonradan dönüş yapıldığını, müvekkili şirketin tüm hizmeti aksaksız yerine getirdiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Mahkememizce İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/958 Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; dosyanın bu dosyanın tarafları arasında görülen aynı icra takibine konu itirazın iptali davası olduğu, birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği ve yargılamanın birlikte yürütülmesinin usul ekonomisi ve delillerin değerlendirilmesi açısından gerekli olduğu kanaatine varılmış olmakla aralarındaki bağlantı nedeniyle Mahkememiz dosyasının daha önce açılan İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/958 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve yargılamaya bu dosya üzerinden devam edilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/958 esas sayılı dosyası ile bu dosyanın tarafları, maddi olayının aynı olduğu, birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği, dosyamızın diğer dosya ile hukuki ve fiili bağlantısı bulunduğu anlaşılmakla, mahkememiz dosyasının ilk davanın açıldığı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/958 esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Birleştirme kararının derhal ilk davanın açıldığı mahkemeye BİLDİRİLMESİNE,
3-Esas defterinin bu şekilde KAPATILMASINA,
4-Yargılama giderlerinin ve vekaletname ücretlerinin esas dosyada karar altına ALINMASINA,
6100 sayılı HMK’nın 166-168 madde hükümleri gereğince taraf vekillerinin yüzlerine karşı esas kararla birlikte istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.30/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza