Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/196 E. 2020/647 K. 02.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/196 Esas
KARAR NO : 2020/647

DAVA : Kayıt Kabul (İİK 235)
DAVA TARİHİ : 17/03/2020
KARAR TARİHİ : 02/12/2020

Mahkememizde görülmekte Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin müflis …Tic. A.Ş.’den olan alacağının tahsili amacıyla … 12. İcra Müdürlüğü’nün …Esas, … Esas, … Esas, … Esas, … Esas, … Esas ve … 16. İcra Müdürlüğü’nün … Esas, … Esas, … Esas ve … Esas sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, borçlu şirket hakkında iflas kararı verilmesi üzerine anılan takiplere konu alacağın iflas masasına kaydedilmesi için … 1. İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyasına başvuruda bulunulduğunu ve iflas idaresi tarafından 454.981,87 TL alacağın tamamının reddine karar verildiğini, anılan uyuşmazlık ile ilgili olarak arabuluculuğa başvurulduğunu ancak taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, alacak kayıt talebinin reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müflis aleyhine başlatılan takiplerin tamamının faturaya dayandığını, faturaların tamamının ise oto kiralama sözleşmelerine dayanılarak müflisin kiralamış bulunduğu araçları kullanması nedeniyle sözleşmeye uygun olarak düzenlendiklerini, müvekkilinin alacağının müflisin de bilgisi ve kabulünde olduğunu beyanla alacağın işlemiş ve işleyecek faizleri ile birlikte iflas masasına kayıt ve kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmaya katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sözleşmeden kaynaklandığı iddia edilen alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü talebine ilişkindir.
Davanın hukuki dayanağı 2004 sayılı İİK’nun ”Sıra Cetveline İtiraz ve Neticeleri” başlıklı 235. maddesidir. İİK 235. maddesinde “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir. (1) 28/2/2018 tarihli ve 7101 sayılı Kanunun 11 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “297 nci maddenin son fıkrasına” ibaresi “302 nci maddenin altıncı fıkrasına” şeklinde değiştirilmiştir. İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar. Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir ve artanı da diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır. Dava basit yargılama usulü ile görülür. Ancak, itiraz alacağın esas veya miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoliyle icra mahkemesine arz olunur.” düzenlemesi yer almaktadır.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idaresinin kararı, sıra cetveli, tebligat ve ilana ilişkin belgeler getirtilip incelenmiştir. Müflisin iflâs tasfiye işlemlerinin …’nin …İflas sayılı dosyasında basit usulde yürütüldüğü, davacının müflis şirketin masasına 95 kayıt sıra numarası ile 454.981,87 TL’lik alacak kayıt talebinde bulunduğu, talebin tamamının reddine karar verildiği, sıra cetvelinin … tarihli … Gazetesi’nde ve 13/02/2020 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilân edildiği, davacının İİK’nın 223 maddesine göre tebliğ avansını yatırdığı, iflas idaresi kararının davacıya 11/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından her ne kadar iş bu davada dava şartı olmasa da, 24/02/2020 tarihinde arabuluculuk kurumuna başvurulduğu, bu durumun davacı aleyhine değerlendirilemeyeceği kanaatiyle arabuluculuğa başvuru tarihinden son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar sürenin duracağı, buna göre red kararının tebliğ tarihi olan 11/02/2020 tarihinden arabuluculuğa başvuru tarihi olan 24/02/2020 tarihine kadar 13 günlük sürenin geçtiği, son tutanak tarihi olan 06/03/2020 tarihinden itibaren sürenin yeniden işlemeye başladığı ve 17/03/2020 olan dava tarihine kadar 11 günlük sürenin daha geçtiği, bu şekilde davanın 15 günlük yasal süreden sonra açıldığı anlaşılmakla hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın usulden reddine,
2-Karar ve ilam harcı 54,40 TL’nin peşin alındığı anlaşılmakla yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
5-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabuluculuk ücreti olarak Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/12/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza