Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/192 E. 2020/691 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/192 Esas
KARAR NO : 2020/691

DAVA : İflas
DAVA TARİHİ : 16/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2020

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı, 013/04/2009 tarihinde kurulan, tesis yönetimi ve danışmanlık, temizlik hizmetleri alanında hizmet veren şirket olduğunu, müvekkili şirketin … A.Ş. bünyesindeki sinemalar ile aynı gruba bağlık … markalı spor tesislerinin temizlik hizmetlerini yürüttüğünü, müvekkili şirketin özellikle … ile ilgili faaliyetlerinden kaynaklanan büyük miktarda zararlarının oluştuğunu, … ile yapılan işler neticesinde grubun çeşitli alışveriş merkezlerinde açmış olduğu sinemalarda ve spor merkezlerinde oluşan sürekli temizlik ihtiyacına binaen müvekkili şirketten talepte bulunmasına karşılık grubun ödediği ücretlerde sürekli bir şekilde indirim talep etmesinin müvekkili şirketi açmaza soktuğunu, grubun yoğun işlerine karşılık en son indirim talebinin geldiği noktada müvekkili şirkete teklif ettiği birim fiyatın neredeyse asgari ücretin dahi altında kaldığını, bu konudaki düzeltme talepleri müvekkili şirket tarafından gruba iletildiğinde bu rakamlardan fazla ödeme yapılamayacağı belirtilerek sözleşmenin feshi yoluna gidildiğini, bunun üzerine müvekkili şirketin ilgili, grupla yapmış olduğu sözleşmeye güvenerek almış olduğu makineler ve anlaşma yapmış olduğu yüzlerce işçi ile iş yapamaz durumda kaldığını ve borca batık hale geldiğini, müvekkili şirketin acze düşmesi ve pasiflerinin çoğalması sebebi ile şirket müdürünün kaydi ve rayiç değerlere göre bir ara bilanço düzenleyerek şirket genel kurulunu olağanüstü olarak toplantıya davet ettiğini, genel kurul tarafından şirketin öz sermayesinin büyük ölçüde azaldığının, 31/01/2020 tarihli işletmenin devamlılığı esasına göre düzenlenen kaydi ara bilançoya göre şirket öz kaynaklarının (-) 3.166.231,23-₺ borca batık olduğunun, 31/01/2020 tarihli muhtemel satış fiyatları esasına göre düzenlenen rayiç değerler ara bilançosuna göre ise şirket öz kaynaklarının (-) 19.538.064,00-₺ borca batık olduğunun tespiti üzerine borca batıklığın … Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde bildirilmesi ve şirketin iflasına karar verilmesinin istenmesi kararı alındığını belirterek müvekkili şirket pasiflerinin aktiflerin çok üstünde olması nedeniyle şirketin borca batık durumda olması ve bütün alacaklılara eşit işlem yapılabilmesini sağlayabilmek adına TTK 663’ün işaret ettiği üzere TTK 376/3, İİK 178 ve 179/a maddeleri uyarınca müvekkili şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, borca batık olduğu iddia edilen davacı şirket yönünden İİK 179 ve TTK 376 maddesi uyarınca iflas kararı talebine ilişkindir.
İİK 181 maddesi uyarınca İİK 166/2 maddesi gereğince Ticaret Sicil Gazetesi ve Türkiye genelinde yayınlanan trajı en yüksek 5 büyük gazetede iflas talebine ilişkin iş bu davanın açıldığı hususu ve duruşma günü ilan edilmiş olup, ilândan itibaren yasal süresi içerisinde davaya müdahil olarak katılma talebi sunulmamıştır.
İİK 160 maddesi gereğince davacı tarafça iflas avansı mahkememiz veznesine yatırılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta talep eden vekili müvekkili şirketin borca batık olduğunu belirterek TTK md. 376/3, İİK md. 178-179 hükmüne göre iflasına karar verilmesini talep etmiştir. 6102 sayılı TTK md. 376’da “…Son yıllık bilançodan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.(2) Son yıllık bilançoya göre, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde, derhâl toplantıya çağrılan genel kurul, sermayenin üçte biri ile yetinme veya sermayenin tamamlanmasına karar vermediği takdirde şirket kendiliğinden sona erer. (3) (Değişik: 26/6/2012-6335/16 md.) Şirketin borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretler varsa, yönetim kurulu, aktiflerin hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de muhtemel satış fiyatları üzerinden bir ara bilanço çıkartır. Bu bilançodan aktiflerin, şirket alacaklılarının alacaklarını karşılamaya yetmediğinin anlaşılması hâlinde, yönetim kurulu, bu durumu şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine bildirir ve şirketin iflasını ister. Meğerki, iflas kararının verilmesinden önce, şirketin açığını karşılayacak ve borca batık durumunu ortadan kaldıracak tutardaki şirket borçlarının alacaklıları, alacaklarının sırasının diğer tüm alacaklıların sırasından sonraki sıraya konulmasını yazılı olarak kabul etmiş ve bu beyanın veya sözleşmenin yerindeliği, gerçekliği ve geçerliliği, yönetim kurulu tarafından iflas isteminin bildirileceği mahkemece atanan bilirkişilerce doğrulanmış olsun. Aksi hâlde mahkemeye bilirkişi incelemesi için yapılmış başvuru, iflas bildirimi olarak kabul olunur.” düzenlemesi yer almaktadır. 2004 sayılı İİK md. 179’da “Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin, aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden düzenlenen ara bilançoya göre borca batık olduğu idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler veya şirket ya da kooperatif tasfiye hâlinde ise tasfiye memurları veya bir alacaklı tarafından beyan ve mahkemece tespit edilirse, önceden takibe hacet kalmaksızın bunların iflâsına karar verilir. Türk Ticaret Kanununun 377 nci ve 634 üncü maddeleri ile 24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 63 üncü maddesi hükmü saklıdır” düzenlemesi yer almaktadır.
Borca batıklığın sermaye şirketleri ve kooperatifler bakımından zorunlu iflas sebebi olarak ön görülmesinin sebebi sermaye şirketi ve kooperatiflerin borçlarından dolayı sorumluluklarının şirketin sermayesi ile sınırlı olması, alacağını şirketin mevcudundan alamayan şirket alacaklısının şirket ortaklarına müracaat hakkının bulunmamasıdır (Rüzgar Esen, Cumhur, İflas Sebepleri, Ankara, 2011, s.554). Borca batıklık halinde İİK md. 179 uyarınca doğrudan doğruya iflâs gündeme gelecektir fakat buradaki borca batıklık aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanmış bilançoya göre söz konusu olmalıdır. Bu bağlamda oluşturulacak bilançoda defter değerleri değil bilanço kalemlerinin olası satış değerleri esas alınır. Burada satış fiyatı ile mevcudun içinde yer alan unsurların bilançonun yapıldığı tarihteki cari olan fiyatları kast edilmektedir. Somut olayda mahkememizce davacı şirketin sicil dosyası getirtilmiş, İİK md. 179 uyarınca dava dilekçesi ekinde sunulan yönetim kurulu kararı, bilanço, ticari defter bilgileri, gelir tablosu vs. deliller incelenmiştir. Davacı şirketin aktifinde yer alan mal varlığının rayiç değerinin tespiti ve ticari defter ve tüm mâli kayıtları üzerinde inceleme yapılarak borca batık durumda olup olmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 18/11/2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunun sonuç kısmında “…Şirket aktifinde yer alan araç ve makinaların toplam rayiç değerinin 549.733,86-₺olarak hesaplandığı, 30/09/2020 tarihli aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanan bilançoya göre şirketin öz kaynaklarının (-) 19.640.455,23-₺ olarak hesaplandığı, borca batık olduğu saptanan şirketin İİK m.179 uyarınca iflasına karar verilebilmesinin şartlarının oluştuğu…” yönünde görüş bildirilmiştir. Bilirkişi kurulu raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmış olup, bilirkişi kurulu raporundan davacı şirketin borca batık durumda bulunduğu anlaşılmakla İİK md. 179 uyarınca iflasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil nosunda kayıtlı … Tic. Ltd. Şti.’nin iflasına,
2-İflasın 10/12/2020 günü saat 14:28 itibari ile açılmasına,
3-İflasın açıldığının … İflas Müdürlüğü’ne ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere ile bildirilmesine,
4-İflas kararının iflas müdürlüğü tarafından ilanına,
5-İflas avansının iflas müdürlüğüne aktarılmasına,
6-Harç başlangıçta peşin alındığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/12/2020

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza