Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/18 E. 2021/339 K. 14.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/18 Esas
KARAR NO : 2021/339

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2020
KARAR TARİHİ : 14/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının, kardeşi Murat Kurum ile birlikte … adresinde 21 SGK kayıtlı işçi ile … nolu abonelik sözleşmesi ile 15 yıldır davalıya elektrik bedeli ödediğini, bu ödemelerin düzenli olarak 2019 yılının nisan ayına kadar devam ettiğini, ortalama ödenen elektrik bedelinin aylık 2.600TL-3.500TL olduğu görüldüğünü, davacının elektrik bedellerini ödemesi gecikirse hem asıl borcu hemde gecikme bedellerini ödeyerek elektrik kullanımına devam ettiğini, ancak davacının halen yurdumuzda var olan ekonomik krize rağmen, zor durumda kalsa dahi kaçak elektrik kullanmaya tevessül etmediğini, buna rağmen davalının ihtara bile gerek duymadan davacının elektriğini kestiğinin ve abonelik sözleşmesini fes ettiğini, davacı, atölyesinde çalışan işçilerin mağdur olmaması ve alınan siparişlerin zamanında teslim edilmesi için imalata devam ettiklerini, yani abonelik sözleşmesinin yapıldığı 08/07/2019 tarihine kadar sayaçtan geçen elektrik bedelini de davalıya ödediğini, … yeni tesisat nolu abonelik sözleşmesi yapıldığı halde çok kısa bir süre sonra 05/08/2019 tarihli 24.273,95TL fatura geldiğini, davacının davalıya 21/08/2019 tarih ve 72994 sayılı dilekçe ile faturanın düzeltilmesini talep ettiği halde 27/08/2019 tarihinde yeniden iş yerinin elektriğinin kesildiğini, davalının bu davranışı ile müşterisi davacı ile uzlaşması gerekirken, abonelik sözleşmesini tek taraflı iptal etmesi hem davacıyı sıkıntıya soktuğunu hemde davacının iş yerinde çalışan 21 işçinin mağduriyetine sebep olduğunu, bir anlamda da mobing uygulandığını, bu nedenle yargılama sürecinde davalı yanca yapılacak icra takiplerinin durdurulmasını ve davacıya ait elektriğin kesilmemesi için tedbir kararı verilmesini, yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda 24.273,95 TL’lik borcumuzun olmadığının tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu menfi tespiti istenen icra dosyalarının alacaklısı davalı müvekkili kurum … değil; … olduğunun, dava konusu alacak kaçak elektrik faturası olup, kaçak tahakkuku …’ın gerçekleştirdiğini, dolayısı ile davalı kurumun davacı yana tahakkuk ettirdiği bir fatura ve icra takibi bulunmadığını, bu hususu arabulucuk toplantısında da belirtilmesine rağmen davacı tarafından bu faturanın muhattabı davalı kurum tutulmaya çalışıldığını, bilindiği üzere … A.Ş. özelleştirme kapsamında Dağıtım- Tedarik ve Parkende Satış olmak üzere 2 kısma bölünerek hukuki ayrıştırma yapıldığını, davalı müvekkil kurumun parekende satış sektöründe faaliyet gösteren yanlızca satış lisansına sahip bir kurum olduğunu, davaya konu kayıp kaçağın tespitini, hesaplanmasının ve tahsil edilmesinden sorumlu olan kurum dağıtım lisansına sahip şirket (…) olduğunu gösterdiğini, bu nedenle dava konusu tesisatlar da davacı ile davalı müvekkil kurum açısından hiçbir ödenmemiş fatura veya tespiti istenilen her hangi bir kaçak tahakkuk bulunmadığının, davalı kurum tarafından bu tesisatalara yönelik hiçbir davacının iddia ettiği bir kaçak tahakkuku da bulunmadığını, davalı müvekkil kurum dâhilinde davacıya ait perakende satış sözleşmesine dayanak bir icra takibi de bulunmadığını, bu nedenle davanın müvekkil kurum açısından reddini, davacı vekilince davaya delil olarak sunulan elektrik faturası incelendiğinde faturayı tahakkuk ettiren kurumun … olduğun açıkça görüldüğünün, davanın …’a yöneltilmesi gerekmekte olup, davanın …’a ihbarını talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının davalı kurum tarafından düzenlendiği iddia edilen elektrik faturası bedeli yönünden davalıya borçlu olmadığının tespiti talebi mahiyetindedir.
Davacıya 10/11/2020 tarihli duruşma günü usulüne uygun olarak tefhim edilmesine rağmen davacı vekili mazeret bildirmeksizin 09/03/2021 tarihli duruşmaya gelmediğinden dosyanın HMK.m.150/1 hükmü gereğince tarafların müracaatına kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Tarafların işlemden kaldırma tarihinden itibaren üç aylık yasal süre içerisinde dosyayı usulüne uygun olarak yenilemediği anlaşıldığından davanın HMK.m.150/5 hükmü gereğince açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Dava dosyasının işlemden kalktığı tarihten itibaren yasal üç aylık süresi içerisinde yenilenmediği anlaşılmakla davanın HMK.m.150 maddesi gereği açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 59,30TL maktu karar harcının peşin alınan 414,54TL harçtan mahsubu ile bakiye 355,24TL harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4,080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davalılar tarafından ödenen yargılama giderinin ayrı ayrı davalılara ödenmesine,
Dair, davacı tarafın yokluğunda hükmün tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/06/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır