Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/755 E. 2020/199 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/755 Esas
KARAR NO : 2020/199

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2019
KARAR TARİHİ : 17/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine müvekkili … tarafından araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan ve bugüne kadar ödenmeyen, birikmiş miktardaki 8.850,00 TL borcun tahsili amacıyla … 26. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçluya gönderilen ödeme emrinin 09/08/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrini tebliğ alan davalının borca itiraz ederek takibi durduğunu, haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli olarak yapılan itirazın iptalinin gerektiğini, müvekkili … ile davalı borçlu … Şirketi arasında 01/12/2018 tarihinde bir yıllık süreyle araç kiralama sözleşmesi imzaladığını, tarafların imzaladığı bu sözleşmede aracın aylık kiralama bedelinin KDV hariç 2.500,00 TL olarak belirlendiğini, bu sözleşmeye dayanılarak aracın davacı … tarafından davalı taraf olan …’ne sözleşmede belirtildiği gibi kullanıma hazır vaziyette teslim edildiğini, davalı taraf sözleşmeye uygun olarak hizmet almasına rağmen 01/02/2019-31/04/2019 dönemini kapsayan 3 aylık hizmet bedelini sözleşmenin dördüncü maddesi uyarınca muaccel hale gelmesine rağmen ödemediğini beyanla davalı borçlunun … 26. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun %’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı yanın iddia ettiği gibi davacıdan araç kiralamadığını, böyle bir araç da teslim almadığını, davacı yanın dayandığı sözleşmenin ikinci sayfasındaki müvekkili şirketin kaşesinin üstüne atılan imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını, sözleşmedeki imzaya açıkça itiraz ettiklerini, ayrıca müvekkili şirkete herhangi bir fatura kesilip teslim edilmediğini, müvekkili şirkete ait ticari defter ve kayıtlar incelendiğinde davacıya ait takip konusu yapılan faturaların ticari defterlerde yer almadığının görüleceğini, yine sözleşmenin tüm sayfalarında imza bulunmadığını, davacı tarafın alacağını dayandırdığı sözleşme hükümlerinin hiçbir imzanın olmadığı birinci sayfada yer aldığını, altında imza bulunmayan sözleşme hükümlerine göre müvekkiline araç teslim edildiğinin iddia edilmesi ve buna dayanarak ödeme talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını beyanla davanın reddine, davacının kötü niyetli olarak icra takibi yapması sebebi ile alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkumiyetine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, araç kiralama sözleşmesi kapsamında ödenmediği iddia edilen kira bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının dayandığı araç kiralama sözleşmesinin geçerliliği ve bu kapsamda davalının, davacıya kira borcunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesi “Sulh Hukuk Mahkemeleri dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları…. Görürler.” şeklinde düzenlenmiş olup buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklanması halinde tacir olup olmadıklarına bakılmasızın davanın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamına girdiği, eldeki davada da davacının alacağını araç kiralama sözleşmesine dayandırdığı, her ne kadar davalı taraf sözleşmedeki imzanın yetkilisine ait olmadığını iddia ederek sözleşmeyi kabul etmemiş ise de, kira sözleşmelerinin yazılı olarak yapılmasının geçerlilik şartı olmadığı, bu nedenle iddia kapsamında delillerin değerlendirilmesi görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK 20/1 md. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi takdirde talep halinde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK 331/2 md. uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/06/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza