Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/618 E. 2020/492 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/618 Esas
KARAR NO : 2020/492

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2013
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı bankadan 18/10/2011 tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden 1.000.000 TL kredi aldığını, kredinin kullanılmasından bir süre sonra piyasa verilerinin düzelmesi ve bu düzelmeye bağlı olarak faiz oranlarının ciddi anlamda düşmesi üzerine davacının önce davalı bankadan uyarlama talebinde bulunduğunu, ancak davalı bankanın buna yanaşmadığını, bunun üzerine davacının başka bir banka ile anlaşarak düşük faiz oranları ile para bularak davalı bankadan aldığı krediyi kapattığını, ancak davalı bankaya bu düşüncesini bildiren davacıya krediyi süresinden önce kapatmak istemesi halinde kredinin %10’u tutarında erken ödeme tazminatı ödemesi gerektiğinin ifade edildiğini, bunun haksız ve yasal olmadığının beyan edilmesine rağmen davalı banka yetkililerinin sözü edilen erken ödeme tazminatının ödenmemesi halinde kredinin kapatılmayacağı/kapatılmış sayılmayacağının ifade edildiğini, davacının mecburen 105.000,00 TL tazminatı 30/05/2013 tarihinde bankaya yatırmak zorunda kaldığını, davalı bankanın davacıya zorla ve dayatma yolu ile tahsil ettiği bu tazminatın hukuki hiçbir dayanağının olmadığını, kredi sözleşmesinin hiçbir yerinde erken ödeme tazminat esasına ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığını, kredi sözleşmesi imzalanırken davacı ile hiçbir müzakere yapılmadığını, hiçbir bilgilendirme yapılmadığını, önüne standart bir sözleşme konulduğunu ve ne konmuş ise imzalamasının istendiğini, anılan nedenlerle davalının davacıdan haksız ve hukuka aykırı bir biçimde dayatma ile tahsil ettiği erken ödeme tazminatı adı altında tahsil ettiği bedelin şimdilik 80.000,00 TL’sinin 30/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacının kullanmış olduğu kredi nedeni ile kendisinden tahsil edilen erken kapama ücretinin toplamda 105.000,00 TL olduğunun açıkça belirtildiği, ancak fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak şimdilik 80.000,00 TL üzerinden dava açıldığını, işbu davanın kısmi dava olarak açılmasının mümkün olmadığını, dava şartı olan hukuki yarar yokluğu nedeni ile HMK 114/h ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulde reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak davalı bankanın bir tacir olduğunu, mudilerinden aldığı mevduatı kredi adı altında tacire kullandırdığı, aradaki riske ve maliyete, vergisel yükümlülüğe katlandığının açık olduğunu, bir bankadan kullanılan kredi erken bir tarihte kapatılmak istenirse bankanın tümden zarara uğramamasını teminen bir hesaplama yapıldığını, bu hesaplamanın standart bir uygulama olduğunu, kredinin erken kapatılması durumunda müşterilerin erken kapama ücreti ödemesi gerektiğini bildiklerini, davacı yanın imzaladığı 24/10/2011 tarihli genel kredi sözleşmesinin eki olarak imzaladığı taahhütnamede kredinin erken kapatılması halinde anapara üzerinden erken kapama komisyonu ödeyeceği ve bu komisyon oranlarının açıkça belirtildiğini, yine davacı ile imzalanan geri ödeme planının alt kısmında “erken kapatma ücretini/komisyonunun ve masraflarını ve erken ödeme nedeni ile her türlü vergi, fon ve sair yükümlülükleri ödemeyi peşinen kabul ve taahhüt ederiz, ayrıca bu talebimizin kabul edilmemesi halinde bankaya karşı her türlü dava ve talep haklarımızdan feragat ettiğimizi kabul beyan ve taahhüt ederiz” şeklinde beyanının bulunduğunu, davacının bu beyanı ile bütün bu ödemeleri kabul ettiğini vede dava açma hakkından feragat ettiğini, bu nedenle işbu davanın hukuki mesnetten ve dayanaktan yoksun olduğunu, anılan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, kredinin erken kapatılması sebebiyle tahsil edilen erken kapama komisyonunun istirdadı istemine ilişkindir.
Taraflar arasında görülen davada, mahkememizin daha önce bozmaya uyarak verdiği 14/11/2017 tarih ve … sayılı kararın ikinci kez Yargıtayca incelenmesinde, Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının, davalı bankadan 24.10.2011 tarihinde 60 ay vadeli 1.000.000,00 TL kredi kullandığı, davacının krediyi 30.05.2013 tarihinde erken kapattığı, erken kapama tarihinde bakiye ana para borcunun 772.791,38 TL kaldığı, bu durumda sözleşmenin eki mahiyetindeki 18.10.2011 tarihli geri ödeme planında yer alan “12-24 ay arasında kapatılması durumunda %10 komisyon alınacağı” hükmüne göre davalının davacıdan ancak 77.279,14 TL komisyon alabileceği, buna rağmen 105.000,00 TL alınmakla 23.856,90 TL fazla tahsilat yapılmış olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 23.856,90 TL’nın 30/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verildiği ancak Kredinin erken kapatılması halinde tahsil edilecek erken kapama komisyonu miktarının taraflar arasında imzalanan 18.10.2011 tarihli geri ödeme planına göre belirlenmesi gerektiği, zikredilen geri ödeme planında, kredinin 12-24 ay arasında erken kapatılması durumunda kullandırılan ana paranın %10’u oranında erken kapama komisyonu tahsil edileceğinin kararlaştırıldığının anlaşıldığı, bu itibarla, mahkemece, geri ödeme planına göre, kullandırılan ana para üzerinden %10 oranında erken kapama komisyonu tahsil edilmesinin doğru olduğu gözetilerek bir karar verilmesi” gerekmektedir, yönlendirmesini içerdiği anlaşılmaktadır.
Usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, yapılan incelemede, 18.10.2011 tarihli geri ödeme planına göre kredinin 12-24 ay arasında erken kapatılması durumunda kullandırılan ana paranın %10’u oranında erken kapama komisyonu tahsil edileceğinin kararlaştırıldığı, bu itibarla, geri ödeme planına göre, kullandırılan ana para üzerinden %10 oranında erken kapama komisyonu tahsil edilebileceği buna göre ana para borcunun 1.000.000,00 TL olduğu, bu miktarın yüzde 10’luk kısmının 100.000,00 TL olduğu ve BSMV vergisi ile tahsil edilecek miktarın 105.000,00 TL olduğu anlaşılmakla, yeniden bilirkişi raporu alınmasına gerek duyulmaksızın, davalı tarafından tahsil edilen erken kapama komisyon arasında hata olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 1.366,20-TL Harçtan düşümü ile bakiye 1.311,80-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 11.200,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 210,00-TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.21/10/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza