Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/56 E. 2019/391 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/56 Esas
KARAR NO : 2019/391

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 04/02/2019
KARAR TARİHİ : 09/05/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, ticaret sicilde … sicil numarasına kayıtlı olup ticari merkezi … adresinde bulunan …Tic. A.Ş.’nin son yönetim kurulu başkanı ve tasfiye memuru olduğunu, şirketin 01/01/2017 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısı sonucunda şirketin faaliyetine devam etmesinde fayda görülmediğinden şirketin 01/01/2017 tarihinden itibaren tasfiye edilmesine, tasfiye memuru olarak müvekkilinin seçilmesine oy birliği ile karar verildiğini ancak tespit edildiği üzere … Tapu Sicil Müdürlüğü’ne kayıtlı … Köyü 2 pafta 123 ada 9 parselde 340/26154 arsa paylı blok F2/2 nolu dört katlı sıra villanın tamamı … adına kayıtlı iken adı geçen malikin bizzat anılan taşınmazın üzerine o dönemdeki ticaret ünvanı … Tic. A.Ş:’den almış olduğu borçlarının teminatını teşkil etmek üzere 2. Derecede 550.000,00-TL bedel için yıllık %20 faiz nispetinde 6 yıl süre ile serbest dereceden istifa etmek kaydı ile şirket lehine ipotek tesis edildiğini, ipotek alacaklısı şirket adına …’in temsilen bu ipoteği şirket lehine aynı bedel ve şartlarla kabul ettiğini, ipotek tesisi ypaılan dönemdeki ticaret ünvanı …Tic. A.Ş. olan şirketin ticaret ünvanının 28/11/2011 tarihli olağan genel kurul kararı ile değiştirilerek … Tic. A.Ş. olduğunu ve kararın 02/12/2011 tarihinde tescil edildiğini, bahsi geçen ipoteğin terkin edilmemesi nedeni ile tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanamadığını belirterek … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicilinde kayıtlı …Tic. A.Ş. unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına, müvekkilinin tasfiye memuru olarak görevlendirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davaya konu olay ile ilgili olarak TTK 32 maddesi gereğince işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirketin tasfiye memurunda olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547. maddesinde düzenlenen, tasfiye işlemlerinin eksik sonuçlandırılması halinde ticaret sicilinden terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan şirketin ek tasfiye işlemlerinin yapılması için tüzel kişiliğinin ihyası talebine ilişkindir. Somut olayda ihyası talep edilen şirketin 01/01/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında şirketin 01/01/2017 tarihinden itibaren tasfiye edilmesine, tasfiye memuru olarak …’in seçilmesine karar verildiği, şirketin tasfiyesinin sona erdiği 29/12/2017 tarihinde sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda ihya davasında husumetin ticaret sicil müdürlüğüne ve tasfiye memuruna yöneltilmesi gerekmektedir (Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulaması bu yöndedir). Ancak iş bu dava tasfiye memuru tarafından açılmıştır. Açıklanan nedenlerden dolayı husumet yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harç başlangıçta peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince davalı vekili lehine hesaplanan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09/05/2019

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza