Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/557 E. 2020/547 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/557 Esas
KARAR NO : 2020/547

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 27/08/2019
KARAR TARİHİ : 03/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin yayın hizmeti sürdüren bir medya kuruluşu olduğunu, davalı borçlu reklam hizmetini verdiği kişilerin reklamlarını ekte sunacağımız ihtarname ve tebliğ şerhi, faturalar ve tebliğ görüntüleri, reklam kayıtları, yazışmalardan ve rezervasyonlardan görüleceği üzere … gösterilmesi konusunda anlaştıklarını ve davalı borçlu ile yapılan anlaşma uyarınca ilgili programlar televizyonda yayınlandığını, reklam yayın bedeli olan muhtelif tarihlerde toplamda 118.000-TL tutarında faturalar düzenlendiğini ve davalı borçluya gönderildiğini, faturaların e-fatura şeklinde düzenlendiğini ve ekte sunacakları tebliğ ekranından görüleceği üzere başarılı bir şekilde tebliğ edildiğini, davalı borçlunun tebliğ edilen bu faturalara karşı herhangi bir itirazı da bulunmadığını, davalı borçlunun söz konusu faturalardan doğan borcun iletilmesine ve ihtarname gönderilmesine karşın ödenmemesi sebebiyle müvekkil şirket tarafından davalı şirket aleyhine toplam 118.220,64-TL alacak için 17/05/2019 tarihinde … 36.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, borçlunun söz konusu icra takibine konu fatura borcundan doğan asıl alacağa, faiz oranına, diğer giderlere 27/05/2019 tarihinde itiraz ettiğini ve icra takibinin durduğunu, ancak davalının itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu, borçlunun yapmış olduğu itirazlar yerinde olmadığından, iptalinin gerektiğini belirterek icra dosyasına yapılmış olan itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkil şirketin davalı yayın kuruluşundan reklam hizmeti satın aldığını, davalının delil listesinde sunduğu gibi taraflar arasında reklam planlamasına ilişkin teyit mahiyetinde yazışmalar olduğunu, ancak hizmet alımı süresince davacının edimlerini ifa ederken bazı aksaklıklar yaşandığını ve bunun da müvekkilce sorumlu bulunduğu reklam veren nezdinde zor duruma soktuğunu, reklam veren … hizmetin istediği talebi karşılamaması neticesinde müvekkil şirkete ödeme yapmadığını, bu durum taraflar arasında geçen e-posta yazışmalarına da yansıdığını, müvekkil şirketin defaatle talep etmesine rağmen pek çok reklam talep edilenden farklı zaman dilimlerinde yayına girdiğini, reklamların yayın saatleri hem ücret hem de etkinliği bakımından büyük değişkenlik gösterdiğini, bu sebeple reklam yayınlarının talep ve taahhüt edilenden farklı saat dilimlerinde yapılması etkisini büyük oranda değiştiğini, davacının yükümlü olduğu edimleri gereği gibi ifa etmemesi sonucunda müvekkil şirket reklam verenden ödemesini alamadığını, hem maddi zarara uğramış hem de itibar kaybettiğini, davacı müvekkile reklam yayınları öncesinde fatura kestiğini, taraflar arasında süregelen bir hizmet alımı olduğu için müvekkil şirket faturalara yasal süresi içinde itiraz edilemediğini, ancak davacıdan planlama ile ilgili mevcut durumun düzeltilmesini talep ettiğini, görüşmelere rağmen reklam yayın saatlerinde yaşanan problemler devam ettiğini, esas ve usule aykırı olarak açılan davanın reddinin gereketiği gibi yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENEDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasındaki ticari alış veriş kapsamında davacının program konuk bedeli alacağına ilişkin düzenlemiş olduğu fatura alacağının davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle başlatmış olduğu takibe, davalı tarafından itiraz edilmesi nedeniyle davalının itirazının iptali ve takibin devamı talebine ilişkindir.
Mahkememizce … 36.İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … E.sayılı icra dosyasının gönderilmesi talep edilmiş olup, dosyanın incelemesinde; davacının bir kısım fatura alacağına ilişkin davalı borçlu aleyhine 118.000,00TL asıl alacak, 220,64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 118.220,64-TL yönünden icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde itiraz ettiği ve İcra Müdürlüğünün 27/05/2019 tarihli yazısı ile takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacı ve davalı şirketlerin 2018-2019 yıllarına ait bildirmiş olduğu BA-BS formlarını göndermesi için … Vergi Dairesine ve Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı Vergilendirme Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmıştır.
Mahkememizce tarafların defterleri incelenerek rapor hazırlanmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 03/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak ” taraflar arasında imzalanmış reklam sözleşmesinin bulunmadığı, davaya konu faturaların program konuk bedeline ilişkin olduğu, dosyaya sunulan e-postaların davacı yayın kuruluşunda yayınlanmış reklamlara ilişkin olduğu, davacı tarafından dosyaya içinde görsel içeriklerin yer aldığı CD’nin bulunduğu, bu CD içeriğinde faturalarda ismi geçen konuklardan 6 tanesinin canlı yayın kayıtlarının bulunduğunun tespit edildiği, dava konusu faturalara ilişin programların davacı televizyon programında yayınlanmış olduğu ve bu programlara ismi geçen konukların katılmış olduğu, dolayısıyla davacı tarafından davalı şirkete faturalara konu hizmetin verilmiş olduğu, davalının bahsetmiş olduğu reklam yayınlarının dava konusuyla alakalı olmadığından değerlendirilemeyeceği’ yönünde görüş ver rapor sunulmuş, sunulan rapor itirazlar kapsamında Mahkememizce dosyaya sunulan BA-BS formları da incelenerek yeniden rapor alınması için heyete mali müşavir bilirkişi eklenerek dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 17/09/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak “..dava dosyasına sunulu davacı yanın davalı yan ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muhasebe işlemlerini gösteren 120 numaralı “alıcılar” hesabı altında R.ÜCR.GD.25659 numaralı muavin hesap incelemesinde takibe konu faturaların bu hesap altında kayıtlı olduklarını, anılan hesabın son işlem tarihi 28/12/2018 ve 17/05/2019 takip tarihi itibarıyla bakiyesine göre davacı yanın davalı yandan 118.000-TL alacaklı olduğunu, dava dosyasında davalı yan ile davacı yan arasındaki ticari ilişkiyi gösteren herhangi bir muavin hesap ekstresinin sunulu olmadığını, ancak dava dosyasına sunulu Ba/Bs formları incelendiğinde davacı yan tarafından davalı yan unvanına düzenlenen 19 adet faturaların davalı yan tarafından vergi dairesine bildirilmiş olduğunu, bu anlamda davalı yanın takibe konu edilen faturaların Aralık 2018 dönemine ait 1 tanesi hariç olmak üzere muhasebe kayıtlarına almış olduğunu, davacı yan tarafından davalı yan unvanına düzenlenmiş 28/11/2018 ve 28/12/2018 tarihli davaya konu edilen 20 adet e-arşiv faturasının “hizmet faturası” niteliğinde olduğu bu nedenle sevk irsaliyesine bağlı olmadığını, faturaların e-arşiv kapsamında elektronik ortamda gönderildiğini ve davalı yan tarafından okundu iletisinin yer aldığını, davalı yanın cevap dilekçesinde “Davacı müvekkile reklam yayınları öncesinde fatura kestiğini, taraflar arasında süregelen bir hizmet alımı olduğu için müvekkil şirket faturalara yasal süresi içinde itiraz edemediğini ifadelerine yer verildiği görülmekle davalı yanın söz konusu faturaları tebliğ aldığını ve yasal süre içerisinde itiraz etmediğinden dolayı fatura ve içeriğini kabul ettiği hususunun mahkemenin takdirinde olduğu, dava konusunun davacı yayın kuruluşunda yayınlanan “…” isimli programa davalı tarafın aracı olması sonucu katılan doktor konukların en az 15 dakika boyunca uzmanlık alanları ile ilgili konuşmaları ile ilgili olduğunu, söz konusu yayınlara emsal oluşturması açısından dava dosyasına 2 adet CD’nin sunulmuş olduğunu, işbu CD’lerin birincisinin içerisinde 5 adet ikincisinin içinde ise 2 parçadan oluşan bir programın yer aldığını, dava konusu “…” isimli programın youtube kanalında yapılmış olan araştırmalar neticesinde davacı yayıncı kuruluşun davalıya karşı tüm vaatlerini eksiksiz olarak yerine getirmiş olduğunu, bu hususlarla ilgili detaylı açıklamaların kök raporumuzda yapılmış olduğunu, davacının davalıya vermiş olduğu hizmetler ile davalı adına kestiği faturaların bir birbirleri ile örtüştüklerinin de dosya kapsamından anlaşıldığını, kök raporlarında tüm programların ve bu programlara ait faturaların detaylı şekilde incelenmiş olduğunu, programlarla faturaların bir birleriyle uyumlu olduğunu, davalı tarafından davacıdan eksik ya da ayıplı hizmet aldığı iddiasıyla, davacıya gönderilmiş her hangi bir ihtarnameye, ihbarnameye, itiraza, şikâyete ve/veya ayıp bildirimine dosya kapsamında rastlanılmadığını olduğu, davacı vekilinin beyan ettiği 31/01/2019, 11/02/2019 ve 08/02/2019 tarihli e-posta yazışmalarına … E. Sayılı dosyada fiziksel olarak rastlanılmadığını davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde ve delil listesinde var olduğu beyan edilen 4. Madde (e-posta yazışmaları) ve 5. Maddesinde belirtilmiş olan (reklam yayım için yapılan rezervasyonlar) başlıklı delillere de dosya kapsamında rastlanılamadığını, dosya kapsamında davalı tarafından sunulmuş üç adet e-posta yazışmasına rastlanıldığını ve bu e-postalann da dava konusu program yayınlan ile ilgili değil, yaklaşık 6’şar dakikalık reklamlar/advertoriallar ile ilgili olduklannın tespit edildiğini, nitekim e-postalann konu bölümünde “…” yazdığının göründüğünü, dosya kapsamında incelenen belge ve delillerden, sektörel açıdan, davacının, davalıya tam ve eksiksiz hizmet vermiş olduğunu” belirtmişlerdir. Sunulan rapor hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, icra dosyası, Vergi Daireleri tarafından gönderilen BA-BS formları ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirketin yayın hizmeti sürdüren bir medya kuruluşu olduğu, davalı tarafından ayarlanan konukların (doktorların) davacı kanalda ‘…’ ismi ile canlı olarak yayınlanan programa konuk oldukları, bu konukların 15 dakika boyunca uzmanlık alanlarıyla ilgili konuştukları ve bu konuşmaları karşılığı davacı yayın kuruluşu tarafından dava konusu faturaların düzenlendiği, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarından ve davacı tarafından sunulan CD’ler kapsamında dava konusu hizmetin verildiğinin sabit olduğu, ayrıca davacı ve davalı şirket tarafından dava konusu faturalara ilişkin BA-BS formlarının ilgili Vergi Dairelerine bildirilmiş olduğu, davalı tarafından dava konusu faturaların bedellerinin ödendiğine dair dosyaya bilgi ve belge sunulmadığı, davalının bahsetmiş olduğu reklam yayınlarının dava konusuyla alakalı olmadığı, dolayısıyla davacı şirketin davalı şirketten takip konusu faturalar nedeniyle 118.000,00 TL alacaklı olduğu ayrıca davacı şirketin takip dosyasına sunulu davalı tarafa tebliğ şerhi içeren ihtarname kapsamında 220,64 TL işlemiş faiz talep edebileceği, davacı şirketin takip miktarı toplam 118.220,64TL davalı şirketten alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Hüküm altına alınan alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, hüküm altına alınan alacağın %20’ı üzerinden hesaplanan 23.600,00TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN KABULÜNE;
-Davalının … 36. İcra dairesinin … esas sayılı dosyasına itirazının iptali ile takiplerin kaldığı yerden aynı şartlarda devamına,
-Hüküm altına alınan alacağın %20’ı üzerinden hesaplanan 23.600,00TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 8.075,65 TL’den peşin alınan1.427,82 TL harcın mahsubu ile kalan 6.647,83 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 1.800,00TL bilirkişi, keşif ve talimat ücreti, 179,00 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.979,00TL yargılama gideri ile 1.472,22 TL ilk harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 15.180,96 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabuluculuk ücreti olarak Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza