Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/522 E. 2022/392 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/522 Esas
KARAR NO :2022/392

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/08/2019
KARAR TARİHİ:10/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket … alan adlı web sitesinin sahibi olduğunu, davalı şirket, işletmekte olduğu konaklama tesisi olan ” … ” isimli otelin odalarının müvekkili şirketin sahibi olduğu internet sitesi üzerinden satışının yapılması için başvuru yaparak icapta bulunduğunu, müvekkil şirket ise kabul ettiğini, taraflar arasında internet ortamında sözleşme akdedildiğini, taraflar arasındaki sözleşme gereğince, davalı şirket müvekkili şirketin paneline internet üzerinden, internet bulunan her ortamdan (bilgisayar, cep telefonu, tablet vs.) bağlanabildiğini, davalı şirket, aşağıda bildirilen işlemleri panel üzerinden gerçekleştirildiğini, oda fiyatlarının girişini yapabilmekte, gecelik oda fiyatlarını değiştirebilmekte, müşteri ödeme bilgilerini görmekte, rezervasyonlarla ilgili bilgileri görmekte, oda müsaitlik durumunu girmekte ve güncellendiğini, davalı ile müvekkili şirket arasındaki sözleşmede de açıkça belirtildiği üzere, davalı şirket, müvekkil şirket internet sitesi üzerinden gelen rezervasyonları kabul edecek, davalı da müşterinin otelde konaklaması neticesinde tahsil ettiği bedelden müvekkili şirkete komisyon ödeyeceğini, müvekkili şirket, davalı şirketin otel odalarına gelen konaklama rezervasyonlarını davalı şirkete ilettiğini ve müşteriler konaklamayı müvekkili şirketin sahibi olduğu internet sitesi üzerinden rezervasyon yaparak gerçekleştirmişse de, davalı şirket müvekkili şirketin aradaki sözleşme gereğince hak kazandığı komisyon bedeline ilişkin alacaklarını ödemediğini, müvekkili şirket konaklama rezervasyonlarına ilişkin faturaları kestiğini, davalı şirkete gönderdiğini, davalı şirket faturalara itiraz etmediğini ve iade faturası da kesmediğini, faturaların hangi rezervasyonlara ve hangi alacaklara ait olduğuna ilişkin döküm faturalar içinde açıkça yazılı olduğunu, müvekkili şirket tarafından faturalar usulüne uygun olarak e-arşiv faturası olarak düzenlendiğini ve davalı şirkete tebliğ edildiğini, kaldı ki düzenlenen faturalar davalı şirket sisteminde yer alan panel üzerinden de görülebildiğini, bu nedenle fatura borcu olmadığına ilişkin itirazları asılsız olduğunu, müvekkili şirketin çalışanları biriken borçların ödenmesine ilişkin davalı şirket ile görüşmelerine karşın, ödeme yapılmadığını, davalı şirketin ilgilisi … internet sitesinden sisteme defalarca giriş yaptığını, her giriş yaptığında ödenmeyene fatura borçlarına ilişkin uyarı ekranı karşısına çıktığını, ayrıca davalı şirket otelinin kendi sayfasında yer alan sağ üst köşede ödenmeyen faturalara ilişkin uyarı mesajı da yer aldığını, sistemde yer alan otelin kendi sayfasında, sisteme giren kişi ödenmeyen fatura dökümlerini çıkartabildiğini, faturanın yanındaki yeşil nokta faturanın ödendiğini, kırmızı nokta ise ödenmediğini gösterdiğini, davalı şirketin ödenmeyen toplam on (10) adet faturası bulunduğunu, müvekkili tarafından 08.11.2018 tarihinde…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı 19.11.2018 tarihinde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak takibe itiraz ettiğini, davalı şirketin itirazı neticesinde TTK 5. Madde gereği zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak yapılan arabuluculuk görüşmesi neticesinde de davalı şirket ile anlaşılamadığını, davalı şirketin borca itirazları da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı kötüniyetli olarak süre kazanmak ve müvekkili şirketin alacağının tahsilini geciktirmek amacı ile borca itiraz ettiğini, müvekkil sözleşme gereği tüm edimlerini yerine getirdiğini, davanın kabulü ile…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyaya yapılan haksız ve hukuka aykırı olan itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı’nın yüzde yirmiden (%20) aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, faiz, dava masraf ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞELENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki akledilen sözleşmesinin kapsamında komisyon alacağına dayalı düzenlenen faturalarn tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vakii itirazın İİK 67 maddesi doğrultusunda iptali talebidir.
Mahkememizce icra dosyasının celp edilip incelenmesinde; alacaklısı … tarafından, borçlu … Ltd. Şti., aleyhine 24.140,69-TL asıl alacağa icra takip tarihi olan 08/11/2018 tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %19,50 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile 08/11/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belgeler ve icra dosyası, tarafların ticari defterleri incelenerek davacı alacağının davalı şirket kayıtlarında yer alıp almadığı konusunda rapor alınmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 23/09/2020 alındı tarihli bilirkişi raporunda özetle:”…Davacının Defter ve Belgelerinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 222 doğrultusunda lehine delil olma kabiliyetinde olduğunu, davalının inceleme gününde defter ve belgelerini incelemeye sunmadığını, 30.09.2018 tarihi itibari ile davacının davalıdan 24.768,69 TL ana para alacağının bulunduğuna…”dair görüş sunulmuştur. Rapora itirazlar doğrultusunda yeniden rapor alınmasına karar verilmiş olup, 15/06/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle:”…Tarafların ticari defter ve kayıtları ile sunulan deliller, davacı ve davalı tarafın bilgisayar kayıtları üzerinde inceleme yapılarak dava konusu hizmetin davacı tarafından davalı tarafa verildiği tespit edildiğini, verilen hizmet karşılığında davalının 628,00 TL ödeme yaptığı tespit edildiğini, mali olarak 2017 ve 2018 yıllarına ait defterlerinin süresi üçünde açılış ve kapanış tasdikinin yapıldığı muhasebe tekniği açısından ilgili hesapların birbirini doğruladığı ve defterlerin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı ve davacının defter ve belgelerinde davalının 15.261,41TL borçlu olduğu tespit edildiğini, davacının icra takibinde sunduğu toplam fatura 24.366,28 TL tutarında olduğunu, talep edilen ise 24.140.69 TL tutarında olduğunu, davacının sisteminde toplam fatura 17.337,29 TL tutarında olduğunu, davacının sisteminde yer alan … 101,31 TL ve … 300,52 TL numaralı faturalar icra takibinde yer almadığını, davacının sisteminde kesilen fatura tutarı 17.337,29 TL (icra takibi olmayan faturalarda dahil) tutarında olduğunu, davacının kendi rezervasyon sistemine göre tespit edilen alacak komisyon tutarı 4.685,92 TL tespit edildiğini, sadece e-arşiv faturalar baz alınırsa davalının 15.261,41 TL borçlu olduğu ancak rezervasyon iptalleri baz alınırsa (davalının iade fatura kesmediği ve davacının sistemi içindeki iptal olmayan rezervasyon kayıtları baz alındığında) davalının 4.685,92 TL borçlu olduğu tespit edildiğini, davacının 628,00 TL ödeme yaptığından alacağın 4.057.92 TL olduğu değerlendirildiğini, sözleşme kapsamında hangi tutarın baz alınacağı hukuki değerlendirme gerektiğinden mahkemenin takdirinde olduğunu, dava konusu faturalaların davalıya e-Arşiv fatura olarak tebliğ edildiği tespit edildiğini, talep edilen icra inkar tazminatının ve icra takip tarihinden tahsil tarihine kadar ticari avans faiz yürütülebileceği konusunun mahkemenin takdirinde olduğunun değerlendirildiğine..”dair müşterek görüş sunulmuştur. Rapora itirazlar doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, 18/03/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle:”..Davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle, 8.858,99 TL alacağı bulunduğu, bu alacağın
talep gibi takip tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faizi ile tahsilinin gerektiğine…”dair görüş bildirmiştir.
Sunulan rapor hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, icra takip dosyası birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında 13/12/2013 tarihli otelz.com Satış Platformu Sözleşmesinin internet aracılığıyla imzalandığı, bu sözleşme kapsamında davacının davalı firmaya internet üzerinden kendisine ait site vasıtasıyla davalı tarafa otel rezervasyonu hizmeti verdiği, bunun karşılığında davacının rezervasyon hizmet bedeli olarak dava konusu faturaları düzenlediği, davalının web sitesinin kullanılmasına onay verdiği, davacı yan tarafından düzenlenen dava konusu faturaların bir kısmının davacı yan defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafça fatura bedelinin ödenmediği, davalı tarafından iade faturası düzenlenmediği gibi dava konusu hizmete dair ayıp ihbarında bulunmadığı, TTK.nun 23/2. maddesinde belirlenen sürede davalının davacı faturasına itirazda bulunmayarak içeriği kabul etmiş sayıldığı, yine davalının ayıp ihbarını TTK.nun 25/3.maddesinde belirlenen sürede yapmadığı, bu suretle davacının satılanı kabul etmiş sayıldığı, bu nedenle bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacı şirketin defterlerinde kayıtlı olan düzenlemiş olduğu fatura doğrultusunda 8.858,99-TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Hüküm altına alınan alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, hüküm altına alınan alacağın %20’ı üzerinden hesaplanan 1.771,79-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE;
-Davalının…. İcra dairesinin … esas sayılı dosyasına itirazının kısmen iptali ile takibin 8.858,99-TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile takibin devamına,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan alacağın %20’ı üzerinden hesaplanan 1.771,79-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 605,15-TL harçtan peşin alınan 291,57-TL harcın mahsubu ile bakiye 313,58-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 5.100,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan 4.775,30-TL’den kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 1.752,40-TL ile 342,37-TL ilk harç ve masraflar olmak üzere toplam 2094,77-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin taraflardan (835,60-TL’sinden davacı tarafın, 484,40-TL’sinden davalı tarafın sorumlu olması kaydı ile) tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/05/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza