Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/507 E. 2021/629 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/507 Esas
KARAR NO : 2021/629

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :29/07/2019
KARAR TARİHİ : 27/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
DAVA: Davacı vekili 26/07/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle :13/10/2016 tarihinde davalı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın davacıya çarpması nedeniyle yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini ve davalı …Ş nezdinde …No’lu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Trafik Poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında müvekkil …’un yaralandığını ve malul kaldığını, davacının kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, tüm kusurun, kasıt seviyesinde dahi olacak şekilde davalı … şirketince sigortalı bulunan araçta olduğunu, davalı … zararın tazmini hususunda kusuru oranında, sürücü …’ün maliki olduğu… plakalı aracın verdiği zararlardan manevi zararların tazmini hususunda sorumlu olduğunu, müvekkilinin davaya konu kaza neticesinde yaralandığını ve uzun süre tedavi gördüğünü, müvekkilin uğramış olduğu bedensel zararlar nedeniyle manevi yönden büyük acı ve ızdırap çektiğini, psikolojik zarara uğradığını, müvekkilinin, bu kaza neticesinde ağır şekilde yaralandığını, … Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, müvekkilinde kaza nedeniyle geçici ve kalıcı vücut fonksiyon kaybı meydana geldiğini, % 100 malûl sayılacakları yatağa bağlı geçirdikleri süre için bakıcı gideri ve eğer bu sürekli bir hale geldiyse ömür boyunca bakıcı gideri tazminatı verilmesi gerektiğini, davacıların SGK tarafından karşılanmayacak ve/veya karşılanması mümkün olmayan tedavi gidiş gelişleri esnasında harcayacağı kesin olan ek tedavi – yol – yemek – refakatçi giderlerinin ödenmesi gerektiğini, davacıların mesleğinde kazanacağı gelirin efor kaybı nedeniyle azalacağına yönelik tazminat hesabını, gündelik işlerinde de aynı efor kaybına uğrayacağı yadsınmayarak buradan kaynaklanan efor kaybı tazminatının da eklenmesinin gerektiğini, dava konusu kazaya sebebiyet veren araç davalı … şirketince Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olup maddi tazminatın ödenmesinden ilgili şirket poliçe limiti kapsamında maluliyete istinaden maluliyet teminatının tamamından ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve bakıcı giderleri teminatı için teminatın tamamından sorumlu olduğunu, davalı … şirketine başvuru yapıldığını ancak bu başvuruya rağmen müvekkilinin zararlarının tam olarak karşılanmadığını, kazaya tam kusuru ile sebebiyet veren aracın maliki ve aracın sürücüsü maddi tazminattan sigorta şirketi ile müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davalı …’nden … plakalı sigortalı aracın karıştığı 13.10.2016 tarihli kaza sebebiyle davacının tazminat talebi için şirkete başvuru yaptığı tarihinin, bu dosyadan davacı için ödeme yapılmışsa ödeme bilgileri ve ödemenin neye istinaden, hangi tarihte yapıldığının sorulmasını, … Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan … No’lu Soruşturma dosyasının istenmesini, geçici iş göremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı; 250,00-TL Sürekli iş göremezlik nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı; 250,00 TL Geçici ve tespit edilebilirse kalıcı bakıcı giderine ihtiyacına ilişkin; 250,00 TL Tedaviye bağlı olarak SGK tarafından karşılanmayan tedavi – yol – yemek refakatçi gideri ve ek giderler için; 250,00-TL Araç Sürücüsü/ Araç Maliki …’ün 10.000-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı taraftan tahsilini, şimdilik; 1.000,00-TL maddi ve 10.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 11.000,00-TL taleplerinin bulunduğunu, yargılama giderleri ile harç ve tazminat kalemleri için ayrı ayrı vekâlet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı …Ş. Vekili 03/09/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; … plakalı araç müvekkil şirket nezdinde … numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 25/06/2016-2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sakatlanma halinde kişi başına azami sorumluluk limiti kaza tarihinde 310.000-TL olup sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğumuz poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını, zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olduğunu, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlandığını, sigortacının ise , KTK ve Genel Şartlar mucibince poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu olduğunu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğini, böyle bir halde zorunlu trafik sigortasında sigortacının karşılamakla yükümlü olduğu zararların, işletme halinde motorlu aracın neden olduğu kazalarda üçüncü kişilerin zararına neden olacak bir kazanın meydana gelmesi ve bu kazada araç işletenin sorumlu bulunması gerektiğini, davacının geliri somut belgelerle ispatlanmasının gerektiğini, 13.02.2011 tarih ve 6111 sayılı Kanun ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ve 6111 sayılı Kanun 59. maddesi ile 6111 Sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesi ile trafik kazalarından kaynaklanan sağlık hizmet bedellerinin, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı düzenlendiğini, bu bağlamda, sigorta şirketlerinin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi’nin tedavi teminatı kalmamış olması hasebiyle işbu teminattan ödenen tedavi giderleri, bakıcı giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı bakımından sorumluluğu kalmadığını, işbu davanın açılmasında müvekkil şirketin kusuru bulunmadığını, arabuluculuk görüşmelerine katılımın olduğunu 01/06/2015 tarihli genel şartlar gereği talep edilen zorunlu evrakların sunulmaması sebebiyle anlaşma sağlanamadığını, bu sebeple davanın reddi ile arabuluculuk masrafları ve yargılama masraflarının davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini gerektiğini, davacı vekilinin talep etmesi gereken faiz yasal faiz olduğunu, davanın reddine karar verilmesini masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir.
Davalı …’e , dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamış , duruşmalara da vekil veya temsilci aracılığıyla katılmamıştır.
DELİLLER:
Hasar dosyası, poliçe, araç kaydı, keşif ve 01/04/2021 tarihli bilirkişi raporu, … 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 04/05/2021 tarihli raporu, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi’nin …tarihli raporu, tarafların yazılı ve sözlü beyanları ile tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; yaralamalı trafik kazasından kaynaklı olarak maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
TBK’nın 49. maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 04/05/2021 tarihli raporda özetle; davalı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki araç ile seyrini; yola gereken dikkati vermesi ve yaya geçidi mahalli kavşak başına yaklaşması nedeniyle buradan her an bir yayanın karşıdan karşıya geçmek için kaplamaya girebileceğini ön görüp, hızını asgari seviyeye düşürerek kontrollü ve tedbir alabilecek vaziyette müteyakkız şekilde sürdürmesi yine istikametine göre sol taraftan kavşak başı yaya geçidi mahallini kullanarak karşıya geçmek için kaplamaya giren davacı yayaya ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, bu yayaya karşı zamanında etkin tedbir almadan çarptığı olayda asli % 85 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’un ise kendi can güvenliği tehlikeye atarak, istikametine göre sağ tarafından gelmekte olan davalı sürücü idaresindeki aracın varlığını dikkate almadan karşıdan karşıya geçmek istemesi neticesi meydana gelen olayda alt düzeyde tali % 15 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 29/01/2021 tarihli raporda özetle; davacının 13.10.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre Grup 1 kabul olunarak E cetveline göre %5.1 (yüzde beş nokta bir) oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili 17/09/2021 tarihli beyan dilekçesi ile; maddi tazminata ilişkin olarak davalı … ile maddi tazminata ilişkin uzlaşmaya varıldığı, maddi tazminat taleplerinin bu sebeple konusuz kaldığını, sigorta şirketinden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davalı …Ş vekili 09/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ile; maddi tazminat talebine ilişkin olarak davacı taraf ile uzlaşmaya vardıklarını ve maddi tazminatı davacıya ödediklerini, davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 13/10/2016 tarihinde davalı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın davacıya çarpması nedeniyle yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 04/05/2021 tarihli raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün % 85 oranında kusurlu olduğu, davacının ise kazanın meydana gelmesinde % 15 oranında kusurlu olduğu ve Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 29/01/2021 tarihli rapora göre kaza neticesinde davacıda % 5.1 oranında maluliyetinin oluştuğu, yargılama sürecinde davalı … tarafından yapılan ödeme yapıldığı ve davacı vekili tarafından maddi tazminat taleplerine ilişkin davalarının konusuz kaldığının beyan edildiği, yine kaza neticesinde davacıda meydana gelen maluliyet durumu dikkate alınarak davacı lehine manevi tazminat koşullarının da oluştuğu anlaşılmakla, olayın oluş şekli , davalının kusur durumu, tarafların sosyal ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi de gözetilerek davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacının, davalılara karşı olan maddi tazminata ilişkin davasının konusuz kalması nedeniyle Esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA
2-Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
3-Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat açısından alınması gereken 68,31 TL harcın başlangıçta alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13,91 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına
4- Harçlar Kanunu uyarınca manevi tazminat açısından alınması gereken 204,93 TL harcın davalı …’ten alınarak hazineye irat kaydına
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat talebi açısından dava değeri üzerinden davacı lehine hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
6- Maddi tazminat talebi açısından davacı vekili ve davalı … vekilinin vekalet ücreti taleplerinin bulunmaması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca manevi tazminat talebi açısından dava değeri üzerinden davacı lehine hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından 384,90 TL keşif harcı, 200,00 TL araç gideri, 415,30 TL posta masrafı ve 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.700,2 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 680,08 TL’nin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmının davacı üzerinde bulunmasına ,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına ,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalıların yokluğunda verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2021

Katip …
☪e-imzalıdır.

Hakim …
☪e-imzalıdır.