Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/50 E. 2020/163 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/50 Esas
KARAR NO : 2020/163

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/01/2011
KARAR TARİHİ : 03/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı borçlu şirket … Tic. Ltd. Şti. müvekkili şirket ile imzalamış olduğu 04/01/2008 ve 28.08.2007 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmeleri ile 112.000-TL ve 15.000-TL tutarında ticari araç kredisi kullandırıldığını, diğer davalı borçlular da borçlu şirketin borcuna kefil olarak söz konusu sözleşmeleri müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, davalı borçlu şirket ayrıca 28.08.2007 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nde 27.11.2007 ve 11.01.2008 tarihlerinde limit artırımı yoluna gittiğini, davalı borçlular, imzalamış oldukları sözleşmelere göre düzenlenen geri ödeme planında gösterilen taksitlerden 02/12/2009, 04/01/2010 02/02/2010 ve 02/03/2010 tarihli olanları vadelerinde ödemediklerini, yine aynı şekilde davalı borçlu şirket tarafından keşide edilen çeklerden, çek hamilleri tarafından müvekkili bankaya ibraz edilmiş olup, 3167 Sayılı Yasa’nın 10. Maddesi gereğince 25/02/2010 tarihinde, toplam 500.00-TL tutar çek hamillerine ödendiğini, ödeme tarihi olan 25/02/2010 tarihinden ihtar tarihine kadar işlemiş faizi, gider vergisi, fonu vs. masrafları ile birlikte 04/03/2010 tarihinde 507.70-TL borç doğduğunu, borçlu şirket nezdinde bulunmakta olan 27 adet çek yaprağı için 3167 Sayılı Yasa’nın 10. maddesi gereğince, müvekkili banka tarafından ödenmesi garanti edilen toplam 13.500,00-TL’nin de müvekkili bankanın depozitolar hesabına nakit olarak depo edilmesi gerekmekte iken, davalı borçlu şirket tarafından işbu yükümlülükler de yerine getirilmemiş olup, 13.500,00-TL tutarında borç meydana geldiğini, toplam 34.599,61-TL tutarında borç meydana geldiğini, davalı borçlulara, toplam 34.599,61-TL tutarındaki borçlarını ödemeleri için … 4. Noterliğinin … Tarihli, … Yevmiye No’lu ihtarnamesinin gönderildiğini ancak davalı borçluların hiçbir ödemede bulunmadıklarından bunun üzerine davalı borçlular aleyhinde, … 7.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile haciz yolu ile ilamsız icra takibine geçildiğini, davalı borçlular, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun birtakım gerekçelerle, serbest iradeleri ile imzalamış oldukları sözleşme ile hüküm altına alınmış olan işlemiş ve işleyecek temerrüt faizine, faiz oranına, borca, yetkiye, masraflara ve diğer tüm fer’ilere itiraz ettiklerini, ancak takibe konu borcun dayanağı olan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmeleri’nin Yetkili Mahkeme ve İcra Daireleri başlıklı 52. ve 53. Maddelerinde yer alan, “Taraflar, bu sözleşmeden doğacak her türlü anlaşmazlıklarda, Türk hukukunun uygulanacağını ve İSTANBUL Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olacağını kabul ederler.” hükmü gereğince, davalı borçluların yerinde olmayan yetki itirazlarının da reddedilmesi, davalı borçluların itirazlarının iptali ile aleyhlerinde başlatılan icra takibinin devamına, haksız yere itirazda bulunan davalı borçlular aleyhine % 40 ‘tan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: tarafları ve konusu aynı olup davacı tarafından 31.08.2010 tarihinde açılan dava … 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esasına kaydolmuş dava bulunduğundan, davacı tarafından aynı sözleşmeye dayalı olarak mükerrer takip yapılmakla birlikte iki dava açılmış bulunmakla derdestlik itirazının kabulü, davaya bakma görevi Tüketici mahkemelere ait olup görev itirazının kabulü, müvekkillerinin adresleri dava dilekçesinde de belirtildiği üzere Bakırköy sınırları içerisinde bulunmakla mahkememizin bu davaya bakmaya yetki olmadığından, davaya konu takip yetkisiz icra dairesinde yapılmış olup yetkili icra daireleri Bakırköy İcra Daireleri olup Yetkili Mahkemeler Bakırköy Mahkemelerinin olması nedeni ile yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar varit ve samimi olmayan beyanlar olup tamamının reddine karar verilmesini, dava ve takip haksız ve mesnetsiz yapıldığından alacağın % 40’ı nispetinde davacının İcra İnkar tazminatına hükmolunmasına masraf ve vekillik ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra dosyasına yapılan itirazın iptali istemlidir.
Mahkememizin 2011/46 esas, 2013/95 karar sayılı ve 21/05/2013 günlü verilen kararının Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/17177 esas 2018/1459 karar sayılı ve 22/03/2018 günlü kararı ile bozularak yukarıdaki esas numarasını almıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde; ”Davanın KISMEN KABULÜNE, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından 25.935,39 TL miktar üzerinden itirazın iptali ile takibin 20.809,65 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yılda % 126 oranında temerrüt faizi ile faizin %5’i oranında gider vergisi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmolunan miktar üzerinden hesaplanan 10.374,16-TL %40 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,” karar verilmiş olup, iş bu karar Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/17177 esas 2018/1459 karar sayılı bozma ilamı ile
“(1)Davacı banka, davalılara karşı nakdi ve gayri nakdi alacaklarının tahsili için takip yaptıktan ve eldeki itirazın iptali davasını açtıktan sonra, nakdi alacaklarını … A.Ş.’ne devretmiş, gayri nakdi alacaklar ise devredilmemiştir. Bu itibarla davacı bankanın gayri nakdi alacaklar yönünden davacı sıfatı devam etmektedir. Davacı tarafların gelmemesi üzerine 05.03.2013 tarihli celsede dosya işlemden kaldırılmış, davacı banka tarafından yenileme yapılmamış, dava yalnızca nakdi alacakları devralan … A.Ş. vekilince yenilenmiştir. Hüküm tarihinde ise davacı banka açısından henüz üç aylık yenileme süresi dolmamıştır. Bu durumda davacı bankanın davası işlemden kaldırılmış olmasına rağmen, gayri nakdi kredi alacağı için davanın reddi yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Kabule göre ise, gayri nakdi alacağa konu 27 adet çekin dava tarihinden önce 11.06.2010 tarihinde davalı tarafından davacı bankaya iade edildiğine ilişkin belge sunulduğu bilirkişi raporunda açıklanmış olmasına rağmen, davalılar yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru görülmemiştir. (2)Nakdi alacakları devralan … A.Ş.’nin alacağına yönelik hükme esas alınan bilirkişi raporu, yeterli gerekçeyi taşımadığından ve rapora yönelik itirazlar da karşılanmadığından hükme esas alınamaz. Bu raporun hükme esas alınması doğru olmadığı gibi, hükme esas alınırken rapordaki verilerin karıştırılarak miktar ve oran olarak davalılar aleyhine yüksek miktarlarda hükme esas alınması da doğru değildir. Öte yandan bilirkişi raporunda davalı kefillere yapılan kat ihtarına ilişkin tebliğin, tebliğ edilmemiş olmasına rağmen, sözleşme şartlarına göre tebliğ edilmiş sayılabileceği gerekçesiyle temerrüdün oluştuğunun kabul edilmesi de doğru görülmemiştir. Ayrıca takip talebinde asıl alacağa % 99 oranında faiz işletilmesi talep edilmesine rağmen, mahkemece talep aşımı yapılarak % 126 oranında faiz işletilmesi de, usul ve yasaya aykırıdır (HMK. m. 26). Mahkemece yapılacak iş nakdi alacaklar konusunda banka kayıtları üzerinde inceleme yapan bir bilirkişiden ya da bilirkişi kurulundan, itirazları da karşılayan gerekçeli ve yeterli yeni bir rapor alınıp, sonucuna göre hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.. Açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına itirazlarının kabulü ile verilen hükmün bozulmasına” karar verilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamı ve Yargıtay ilamı doğrul doğrultusunda bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 20/12/2019 tarihli raporun sonuç kısımında; davacı bankanın krediden dolayı takip tarihi itibariyle toplam alacak tutarının 21.378,80-TL olduğu ve davacının takip tarihinden itibaren 20.337,94-TL üzerinden %99 oranında temerrüt faizi talep edebileceği yönünde görüş bildirilmiş olup, sunulan rapora hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Toplanan deliller, celp olunan belge ve bilgiler, Yargıtay ilamı usul ve yasaya, dosyadaki belge ve bilgilere uygun, Mahkememizce karar vermeye yeterli olduğu kabul ve taktir olunan, 20.12.2019 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı banka ile davalı kredi borçlusu lehtarı arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşmeyi davalılar …-…’ın müşterek ve müteselsin kefil sıfatıyla imzalamış oldukları, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredinin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle davacı temlik alan …’ın davalı kefil hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu, davalıların borçtan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacı temlik alan …’ın takip tarihi itibariyle krediden dolayı hesaplanan alacak tutarlarının davalı … Ltd. Şti için toplam alacak tutarının 25.355,99-TL olduğu, davacı temlik alanın takip tarihinden itibaren 20.406,42-TL üzerinden %99 oranında temerrüt faizi talep edebileceği, davalı kefillerin takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davacı temlik alanın krediden dolayı takip tarihi itibariyle toplam alacak tutarının 25.254,70-TL olduğu, davacı temlik alanın takip tarihi itibariyle 20.419,80-TL üzerinden %99 oranında temerrüt faizi talep edebileceği anlaşıldığından, davalıların davacı temlik alana 20.337,94-TL borçlu olduğu anlaşılmış olup, 20.337,94 TL asıl alacağa, davalı … yönünden 04/03/2010 ihtarname tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 20/05/2010 takip tarihinden itibaren yılda % 99 oranında temerrüt faizi ile faizin % 5’i oranında gider vergisi uygulanmak suretiyle, toplanan tüm delillere göre davanın kısmen kabulüne, itiraz haksız ve alacak likit olduğundan davacı temlik alan lehine hüküm altına alınan alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatına, yine gayri nakdi alacağa konu 27 adet çekin dava tarihinden önce 11.06.2010 tarihinde davalı tarafından davacı bankaya iade edildiğinden davacı tarafından iade istenemeyeceği, iş bu çekler yönünden açılan davanın davacı Yapı Kredi Bankası tarafından Mahkememizin bozmadan önce 2011/46-2013/95 E/K tarihinde ve Yargıtay aşamasında davasını yenilemediği anlaşıldığından bu davacı yönünden davanın açılmamış sayılmasına, dair taktiren aşağıdaki şekilde hüküm kurma gereği hasıl olmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
A-Davacı temlik alan Hayat Varlık yönünden,
– Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından 25.935,39 TL miktar üzerinden itirazın iptali ile takibin 20.337,94 TL asıl alacağa, davalı … yönünden 04/03/2010 ihtarname tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 20/05/2010 takip tarihinden itibaren yılda % 99 oranında temerrüt faizi ile faizin %5’i oranında gider vergisi uygulanmak suretiyle devamına,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Hükmolunan miktar üzerinden hesaplanan 8.135,17 TL % 40 icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 1.389,28 TL ‘den Hazine adına tahsil edilen 1.771,65 TL’nin düşümü ile bakiye 382,36 TL’nin talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından bozmadan önce yapılan 400,00 TL bozmadan sonra 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 36,70TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.436,70 TL yargılama giderlerinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 747,08 TL ile ilk harç 604,60TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı … tarafından bozmadan önce yapılan 200,00 TL bilirkişi ücreti, 94,00TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 294,00 TL yargılama giderlerinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 141,12TL’nin davacıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden temlik alan davacı lehine hesaplanan 3.400,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile temlik alan davacıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalılar lehine hesaplanan 761,67-TL nisbi vekalet ücretinin temlik alan davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
B-Davacı … Bankası yönünden;
1-Mahkememizin bozmadan önce 2011/46-2013/95 E/K sayılı Yargıtay aşamasında davasını yenilemediği anlaşıldığından bu davacı yönünden davanın açılmamış sayılmasına,
2-Davacı banka yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden AAÜT 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/03/2020

Katip
e-imza

Hakim
e-imza