Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/484 E. 2019/1054 K. 20.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/484 Esas
KARAR NO : 2019/1054

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2016
KARAR TARİHİ : 20/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Şirketinin, inşaat ve gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren bir çok başarılı projeye imza attığını, ülke genelinde tanınan bir firma olduğunu, müvekkilinin … 700 yataklı hastane ve 1200 yatak kapasiteli hastane yapımı ihalesini alarak işe başladığını, birçok taşeron firma ile çalıştığını, taşeron firmalardan birinin … Tic. Ltd. Şti olduğunu, bu firmanın hakedişlerini almasına rağmen üstlendiği edimleri yerine getirmediğini, bu nedenle sözleşmesinin feshedildiğini, bu firmanın müvekkilinden herhangi bir alacağının kalmadığını, … aleyhine … 5. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, söz konusu dosyadan müvekkiline birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, müvekkilinin bu haciz ihbarnamesine …’e borçlu olmadığı yönünde cevap verdiğini, buna rağmen … 14. İcra Dairesinin … talimat sayılı dosyasından hacze gelindiğini, müvekkilinin merkezinde bulunan malların haczedilmeye çalışıldığını, borçlu … şirketinin müvekkili şirketin ticari merkezinde faaliyet göstermediğinin davalılar tarafından bilinmesine rağmen hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak müvekkili şirketin merkez adresinde haciz talebinde bulunulduğunu, haciz esnasında gelen avukata adresin borçlunun adresi olmadığının, tüm eşyaların müvekkiline ait olduğunun beyan edilmesine ve buna ilişkin faturalar sunulmasına rağmen haciz yapıldığını, müvekkiline ihtiyati haciz yolu ile birden baskın yapılması ve eşyalarının haczedilmeye çalışılmasının müvekkilini hem toplum hem de çalışanları önünde zor duruma soktuğunu, müvekkilin ticari itibarının haksız olarak zedelendiğini, personelin gözü önünde ve müşteri ziyareti esnasında bu haciz işleminin yapılması sebebi ile hem personeli hem de müşteri nezdinde ticari itibar kaybettiğini, eşyalarının haczedilmeye çalışılmasının, çalışanlarının işlerinden alıkonulmasının, müvekkilinin o gün hiçbir surette iş yapamamasına neden olduğunu, haksız ve kasıtlı olarak art niyetli hareket eden davalıların müvekkilini iş ve çalışmasından alıkoyması, haciz bahanesiyle giriş izinlerinin olmamasına rağmen zorla iş yerine girmeleri neticesinde ticari itibarının zedelenmiş ve işlerinin aksamış olduğunu, müvekkili …’nin bu haciz işlemleri sırasında fenalaştığını, rahatsızlandığını, davalı vekili tarafından ilk olarak 16/11/2016 tarihinde … 3. İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyası ile müvekkilinin … 700 yataklı hastane ve 1200 yatak kapasiteli hastane yapımı şantiyesinde haciz uygulanmasını istediğini, icra memuru tarafından haciz talebinin, haciz adresinin borçluya ait olmaması sebebiyle reddedildiğini, davalıların ertesi gün yeniden haciz talebi aldıklarını, bu şekilde haciz uygulandığını, bu nedenle müvekkili tarafından … 18. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile istihkak davası açıldığını, davalı tarafından 18/11/2016 tarihinde başka bir faktoring şirketinin yine aynı borçludan alacağı nedeniyle … 14. İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyasından müvekkilinin merkezine hacze gelindiğini, haciz talebinin adreste borçluya ait malvarlığı bulunmadığından reddedildiğini, bu şekilde haczin geri çekildiğini ancak bu sefer esas dosyadan yazılan … 21. İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyasından hacze gelindiğini, alacaklı ve avukatının art arda dört iş günü müvekkilinin faaliyet gösterdiği adreslerde haciz talebinde bulunmalarının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin … şantiyesinde idareyle olan sözleşme bedelinin yaklaşık 500.000.000,00 TL olduğunu, bu sözleşmeye göre geciken her bir gün için onbinde beş gecikme cezası bulunduğunu, davalıların haksız ve hukuka aykırı haciz işlemleri sebebi ile işlerde aksama meydana geldiğini, müvekkili tarafından haczedilen malların muhafazası ve icranın durdurulması için teminat mektubu yatırıldığını, bu şekilde müvekkilinin hem maddi hem de manevi yönden zarara uğradığını beyanla fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak koşul ve kaydı ile şimdilik maddi tazminat olarak 100,00 TL, manevi tazminat olarak 99.900,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00TL’nin haksız ve hukuka aykırı haciz işlemi olan 18/11/2016 tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete borçlu … Tic. Ltd. Şti. hakkında … 5. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, borçlunun şantiyesinin bulunduğu … Bölge Hastanesi yanı Hastaneler Birliği şantiyesindeki menkul malların haczi için … 3. İcra Müdürlüğüne talimat yazıldığını, 16/11/2016 tarihinde hacze gidildiğini ancak davacının yetkilisinin itirazları üzerine haciz işlemi uygulanmadığını, 17/11/2016 tarihinde yeniden hacze gidildiğini ve 50.000,00 TL değerinde kompresöre haciz uygulandığını, ardından davacı tarafından istihkak davası açıldığını, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacının merkezinde herhangi bir haciz işlemi yapılmadığını,davacının yapmış olduğu savcılık şikayeti neticesinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, haksız haciz iddiası ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davacı taraf, davalılar tarafından dava dışı şirketin birden fazla adresinde haksız yere haciz işlemi uygulandığından bahisle tazminat talebinde bulunmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre bir davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olabilmesi için mezkur kanunun 4. maddesinde sayılan mutlak bir ticari dava olması veya her iki taraf tacir olup uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husustan doğması gerekmektedir. Eldeki davada mutlak ticari dava bulunmamakta, davacılar ile davalı … tacir olmayıp uyuşmazlık da her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili bir husustan kaynaklanmadığından davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği ve Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK 20/1 md. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi takdirde talep halinde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK 331/2 md. uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.20/11/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza